English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ V ] / Vassal

Vassal Çeviri Fransızca

119 parallel translation
Yine kaybettim.
Le vassal de Yorimitsu connut à nouveau la corde de la défaite...
Bay Ballard soylu değil yani tebaa...
M. Ballard, à cause de son statut d'ouvrier... - n'est qu'un vassal si l'on veut...
Neden prens Kurbsky ona tabi?
Pourquoi le prince Kourbski est-il vassal de Johan?
Muzaffer Komutan Yoshitsune Kyoto'ya yürümeye hazırlanmaktaydı ama kuşkulu Shogun Yoritomo öz kardeşinden bile rahatsız olmaktaydı.
Leur vainqueur, Minamoto no Yoshitsune, aurait dû reprendre le chemin de la capitale, après ses valeureux faits d'armes. Mais le shogun Yoritomo, connu pour sa grande méfiance, croit les médisances de son vassal, Kajiwara, et décide d'éliminer Yoshitsune, son cadet.
Halk ne istiyor? Napolyon'un kulları mı olmak?
Devenir le vassal de Napoléon?
Shogun'un olarak rütbe benim emanetim sana ödeme yapmamı yasaklıyor.
Mon rang de vassal direct du Shôgun me l'interdit.
Saray nazırına, ikinizin de onayladığını bildireceğim.
Je dirai au Grand Vassal que vous l'avez testé tous les deux.
" Emekli olmayı ve büyük oğlum Yogoro'nun, görevimi devralmasını rica ediyorum.
"Moi, vassal Sasahara, j'ai décidé de me retirer " au profit de notre fils aîné Yogoro.
Bir askerin karısı olarak kalmaya devam ederse, bu dedikodulara yol açar.
La mère du futur héritier du clan ne peut pas rester l'épouse d'un vassal ordinaire. Cela ferait jaser.
Oğlunun annesi bir sıkıntı yaratınca, onu tebaasından biri ile evlenmeye zorluyor.
Il chasse d'abord sa concubine et l'impose à un petit vassal.
Aizu klanından, İsaburo Sasahara ".
Sasahara Isaburo, vassal du fief Aïzu
Sorunlar, daimyonun kurallarına bağlı kalınarak efendimizin vârisinin annesini bir hizmetkârın karısı olarak bırakmamaya çalışırken ortaya çıktı.
Cette affaire a commencé parce que vous avez voulu respecter le règlement qui dit que la mère de l'héritier ne peut être l'épouse d'un simple vassal.
Muhafız alayından, İsaburo Sasahara nereye gidiyorsun?
Il semble que vous soyez le vassal Sasahara Isaburo. Où allez-vous?
Bizi hükümete ihbar edebilirler.
Un vassal direct du shogunat.
Hatta Matsuo -
Même le vassal Matsuo...
Yaptığımız her şey Sabai'nin prestijini korumak içindi.
Notre devoir de vassal, c'est de maintenir le prestige des Sabai.
- Hizmetli Koriki.
- Vassal Koriki.
Benim hırslarım farklı. Partideki yumuşak başlardan olmaktansa ülkem için sorun çıkaran ama üretken bir adam olmayı tercih ederim.
Mon ambition est autre.. je préfère être le serviteur de l'Etat mais qui construit, plutôt qu'être le vassal docile et inactif d'un parti.
Ona bağlı kişiler olarak bu, bizim görevimiz.
C'est notre devoir samouraï vassal.
Başında, halkı yönetmekten yoksun ve varisi olmayan bir Lord bulunan bir eyalet olsa, Derebeylik ne yapardı?
Supposez que je vous révèle l'existence d'un suzerain vassal du shogunat incapable de gérer les affaires de son fief, et qui tue sans raison ses vassaux,
Bu senin kölen olan şövalye
Le coeur de votre Chevalier, votre vassal,
Ben Shusuke Mogami, Kuroda Klan'ına bağlıyım.
Je m'appelle Shusuke Mogami, vassal du clan Kuroda.
Benim adım Hachiro Mawatari, Kuroda-Klanı'nın bir üyesiyim.
Mon nom est Hachiro Mawatari, Je suis un vassal du Clan Kuroda.
Ben, Yamon Kikuchi, Kuroda-Klanı'nın üyesiyim.
Je suis Yamon Kikuchi, vassal du Clan Kuroda.
Otora, eski bir savaşçı olan Rahip Dokai ile birlikte çocuğu aldı.
Peu après, Mikazuki Otora fut relâchée. Elle s'occupa du bébé avec l'aide de Dokai, un prêtre et ancien vassal.
Her ikimizi de tehdit eden tehlikelere karşı kendisinin müttefiki ve silah arkadaşıyım.
Je suis son allié et son frère d'armes devant les dangers qui nous menacent. Mais pas son vassal.
Uşağım ve Efendi Takechiyo'nun şahsi koruması.
Il veille sur notre Seigneur. C'est mon vassal, Gyobu Igo.
Bize haraç ödeyerek sadık bir ülke olarak aramızdaki sevgi, palmiye misali serpilsin diye barışı buğday başağında, çelenge hep taşısın diye ve dostluklar arasında bir gül geçsin diye ve benzeri pek çok ağırlıklı nedenle yukarıda belirtilen hususları dikkate alarak herhangi bir gecikmeye yer vermeksizin bu belgeyi taşıyanların derhal canını alması, tövbe ve nedamet fırsatı verilmemesi rica olunur.
Attendu que l'Anglais est son fidèle vassal, que leur amitié doit fleurir comme un palmier et la paix, tresser sa guirlande d'épis en trait d'union entre eux, et bien d'autres âneries de ce genre, il convient, au vu et au su de cette lettre et sans autre forme de procès, d'en faire exécuter les porteurs. - Immédiatement.
Kulun biri evlendi mi gerdek gecesi derebeyi isterse gelinle yatardı.
Si un vassal se mariait... c'était le droit du seigneur... de coucher avec l'épouse la nuit de noces.
Ben Elaine Vassal. Büyük bir hayranınızım.
Je suis une de vos fans.
Usta, öğrencisi için yegâne önemli şeydir.
Ne pas oublier son maître est la chose fondamentale pour un vassal.
Ben senin takipçinim.
Je suis ton vassal.
Eğer sen benim takipçimsen, bu da her neyse dediğimi yap ve vur beni!
Si tu es mon vassal, quoi que ça puisse être, obéis et descends-moi!
Ben onun takipçisiyim.
Je suis son vassal.
Baş yardımcım, Ishiyama Kihei.
Mon vassal-en-chef, Ishiyama Kihei.
İkinci yardımcım, Akashi Butayu.
Le vassal-en-second, Akashi Butayu.
Kiracı bir çiftçinin hizmetkarı imiş.
Il était serviteur chez un vassal.
Şeytanın kölesi! ?
Vassal de Satan?
Ally McBeal'in odası. Ben Elaine Vassal.
Bureau d'Ally McBeal.
Gününüzü nasıl renklendirebilirim?
Elaine Vassal. Puis-je agrémenter votre journée?
Bebeği Elaine Vassal'ın kollarında gördüğümde, olması gereken yerde olduğunu biliyorum.
J'ai vu ce bébé dans ses bras... et il est à sa place.
Bebek, bir yıldan beridir Bayan Vassal'da olsaydı, onu göz önünde bulundururduk.
Si Mlle Vassal avait le bébé depuis un an...
Elliot ve Elaine Vassal.
Elliot et Elaine Vassal.
Birkaç soru cevaplayabilir misiniz, acaba?
J'ai quelques questions concernant Elaine Vassal.
Elaine Vassal'la ilgili.
A quel sujet?
Bayan Vassal'ı ne kadar süredir tanıyorsunuz?
Depuis longtemps. Mais pendant qu'on y est...
Bebekle Bayan Vassal arasında bir bağ olmayabilir, ama olasılıklardan yola çıkarak karar veremeyiz.
C'est improbable... mais pas impossible. A votre avis...
Senin ve Efendinin, iki aptal olduğu ne kadar da âşikâr!
Tel vassal, tel seigneur!
Ancak ona bağlı değilim.
Jamais je ne serai le vassal de quelqu'un.
Fakat sizin amacınız ingiltereyi fransa yada ispanya nın bir parçası yapmak.
Avec vous, l'Angleterre ne sera jamais qu'un vassal de la France ou de l'Espagne.
- Hem anne hem de çocuk için mi?
Le bébé est-il déjà attaché à Mlle Vassal?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]