Violation Çeviri Fransızca
1,479 parallel translation
- Hayır ve kocaman bir kalbin var...
C'est une violation de domicile!
FİB ihlaliymiş. Sanırım gelenler polisti.
Oui, violation des fréquences, enfin, j'ai cru que c'était la police.
Dağınıklığı görmezden gelirseniz....... biz de sivil haklarımızın çiğnenmesini görmezden gelebiliriz.
Si vous vous accommodez du désordre... on pourra accepter cette violation de nos droits.
Bu kabullenemeyecekleri bir saldırı.
C'est une violation flagrante qu'ils ne peuvent accepter.
Ama 11'inci randevuda, Cenevre Antlaşması'nın ihlali olur.
Au onzième, ce n'est pas une violation de la convention de Genève.
Kanıt saklamanın NCIS kurallarına aykırı olduğunu biliyorum.
Je sais que retenir des preuves constitue une violation du règlement du NCIS.
Luthor Corp güvenlik ihlallerini çok ciddiye alır. Sizde bunu biliyorsunuz.
Mlle Sullivan, Luthor Corp considère toute violation de sécurité comme très grave.
İstediğin kadar incele ama özel hayatın ihlali konusunda üçüncü kişilere karşı oldukça temkinli. Martin'e haber vereyim.
Tu peux creuser aussi profond que tu veux mais... il était méfiant d'ouvrir la porte à la violation de la vie privée d'un tiers.
Davis altı yılımı tekrar işleme koyacaklarını ve federal bir antlaşmayı çiğnediğim için bir 25 daha vereceklerini söyledi.
Davis disait qu'ils ajouteraient 6 ans, et 25 de plus pour violation d'un accord fédéral.
Eğer bu ortaya çıkarsa, mahremiyetin ihlali bu.
Si ça devait sortir, ça serait une violation à ses droits.
Bak, geçen gece yatağında olan doğal olarak bir sınır ihlaliydi.
Ce qui s'est passé dans ton lit était bien sûr une violation.
Kasaba kurallarına göre ortak alanda mangal yapmak yasaktır.
Faire un barbecue en plein air sans permis est une violation des règles de la ville.
çünkü ben, bunun, alan ihlali mi yoksa, gözetleme mi olduğuna karar veremiyorum.
Je n'arrive pas à choisir entre violation de propriété ou harcèlement.
Kasten red halinde, diğerlerine bunun bulaşmasını engellemek.. için ölümle cezalandırılacak bir suç sayılır.
Refuser volontairement de protéger les autres de la contamination est une violation du code, punissable de mort.
Etiğin ve protokolün ihlaliydi yaptığın. Ve bu yüzden seni suçlamadığım için şanslısın.
C'était une violation du protocole et de l'éthique, et vous avez de la chance que je n'a pas retenu ça contre vous.
Ben buradaki gizemi çözmek istiyorum. Okul devletten yardım aldığı halde.. .. nasıl olur da laikliğe karşı suç işler?
J'aimerais résoudre le mystère de cette école qui reçoit des fonds fédéraux et qui promeut un agenda religieux en violation directe de la séparation de l'Eglise et de l'Etat.
Federal devletten fon alıp kilise devlet ayrımına aykırı olarak dini eğitim yapan okulun gizemini çözmek istiyorum.
J'aimerais résoudre le mystère de cette école qui reçoit des fonds fédéraux et promeut un agenda religieux en violation directe de la séparation de l'Eglise et de l'Etat.
Ciddi bir güvenlik ihlali yapmak üzereyim.
Je vais commettre ce qui pourrait être une violation majeure de la sécurité intérieure.
- Bu adamın kaçmasının bir sebebi var.
Violation du code des peignoirs... OK.
Sinclair, medya için hoş bir gösteri sunması ve Mac'in prosedürü ihlal etmekten başına iş açılması için müdürü dolduruşa getiriyor.
Sinclair vise le poste de préfet. Alors il fait un joli petit show pour les médias. et se paye Mac pour violation de procédure.
Buraya kişisel yeteneklerini test etmek için gelmedik. Örgütün kurallarını çiğneyen birinin cezasını infaz etmek için buradayız.
Nous ne sommes pas venues nous entraîner, mais punir une violation des règles de l'organisation.
O kamera değil mahremiyetime tecavüz.
- C'est pas une caméra, c'est... - Une violation de ma vie privée. Vous savez quoi?
- Arabada içki ihlali.
- Violation d'ouverture de container.
Anlaşmanın şartlarını ihlal etmenden bahsediyorum.
Je parle de la violation des clauses de l'accord de justice.
Ya da başka izinsiz girenler.
Ou une plainte pour violation de vie privée.
- Hayır, aranmamış. Şartlı tahliyelilerinden birinin ayak bilekliğinden ihlâl mesajı gelmiş. Kyle Harmon.
Un message de violation de conditionnelle venant du bracelet électronique de Kyle Harmon.
En yakın şartlı tahliye ihlâli sen olduğun için olabilir.
Parce que tu es son dernier cas de violation de conditionnelle en date. Quoi?
Ve tahliye şartının ihlâli.
c'est également une violation directe de ta conditionnelle.
Bu gösteri en azından altı farklı belediye kuralını ihlal ediyor.
OK, cette cinglée est en violation avec au moins 6 arrêtés municipaux, et elle sent les frites.
Uzman değilim ama bu yaptığının kuralları çiğnediğine eminim.
Je ne suis pas un expert, mais je suis plutôt certain que c'est une violation du code.
Tek tutuklanması, 2004'te haneye tecavüzdenmiş. Evet.
Une seule arrestation, en 2004, pour effraction et violation de propriété privée.
Karmaşa kanunları ihlal..
Désordre sur la voie publique, violation de propriété...
Size söyleyeceğim her şey, onunla olan anlaşmamızı ihlal eder.
Quoi que je vous dise c'est une violation de l'accord qu'on avait avec lui.
Şimdi, vicdanen, seni bilgilendirmek zorundayım ki bu yazılımı kullanmak vatanseverlik yasasının Stratejik Savunma Girişimi'nin ve 1948'de CIA'in düzenlediği Ulusal Güvenlik Kanunu'nun ihlaline yol açar.
Pour ma conscience, je dois t'informer qu'utiliser ce logiciel est une violation du Patriot Act, de l'initiative de défense stratégique, et le National Security Act de 1948 qui a créé la CIA.
"İnsani değerlerin ihlalidir, kutsal ilkelere saldırıdır."
Une violation des valeurs humaines, des principes les plus sacrés.
Nasyonalist Çin'e halk yardımı ve İngiltere'ye de askeri yardım yaptı ki her iki devlet de Japonya'nın düşmanıydı.. Bunların hepsi uluslararası savaş kurallarına tamamen aykırıydı.
Il fit des prêts publics à la Chine nationaliste et apporta une aide militaire aux Anglais, tous deux étant des ennemis du Japon dans la guerre... ce qui, au fait, était en violation complète des accords internationaux de guerre.
New York'taki "Birleşik Bankacılık Kurumu", düşmanla ticaret prensiplerine tamamen aykırı hareket etti.
L'Union Banking Corporation de New York fut en définitive saisie pour violation de la Loi de Commerce avec l'Ennemi ( "Trading with the Ennemi Act" ).
Kadın ticareti ile ilgili yasayı ihlal etmekten tutuklusunuz.
Vous êtes en état d'arrestation pour violation de la loi sur le marchandage sexuel.
Acık bir bicimde Genç Yaşta Büyücülüğün Makul Kısıtlaması Kararnamesi'ni ihlal ettiğinizden Hogwarts Cadılık ve Büyücülük Okulu'ndan atılmış bulunuyorsunuz.
Pour cette violation du Décret sur la restriction de l'usage de la magie chez les sorciers du 1 er cycle, vous êtes renvoyé de l'Ecole de Sorcellerie Poudlard.
O gece çok çirkin bir yasayı çiğnediğimiz için bizi tutukladılar.
Cette nuit-là, nous fûmes arrêtés pour violation de la loi anti-laideur.
İstediği şey sendika tüzüğümüze aykırı.
C'est une violation de la charte de notre syndicat.
Yapmama izin verilmeyen bazı şeyler var. İnsan haklarını ihlal dolayısıyla.
Je ne peux me permettre certaines choses... qui constitue selon certains une violation des droits de l'homme.
Bu... karavan yasası 101-40'a göre bir saygısızlık..
C'est une violation de la remorque - parc l'ordonnance numéro 101-40.
Sahte evlilikleri ve babamızın öteki oğlunu reddetmesi Chris için gündelik gerçekliğin katli anlamına geliyordu.
Leur mariage frauduleux et le rejet de cet autre fils né en secret signifiaient pour Chris une violation de la vérité au quotidien.
Ellerinizi birbirine çarpın, eğer elleriniz yoksa, ayaklarınızı çarpın. Moving violation için!
Applaudissez, ou agitez vos pieds, si vous n'avez pas de mains pour Moving Violation!
" "Moving violation hiti patladı." "
MOVING VIOLATION CARTONNE
- Çok geç. Karbonhidrat günü dündü. - Elbette.
- En cas de violation importante, le serveur la signale et suspend la carte de crédit du contrevenant.
Şartlı tahliye ihlali?
Violation de ma libération sur parole?
- Sadece bir yıllığına buradasın.
Pour une violation de votre libération sur parole? - Vous êtes là pour 1 an.
Haneye tecavüz, izinsiz girme.
Effraction, Violation de propriété...
Geleneksel anlamıyla, telif hakkı bir bireysel hukuk meselesiydi.
Traditionellement, la violation du droit d'auteur et strictement une affaire civile.