Virage Çeviri Fransızca
932 parallel translation
"Dikkat et. Bu dönüşten sonra suya düşme".
Cramponnez-vous, je vais faire un virage!
Baksana, James üstteki dönemeçle ilgili ortaya attığın fikir bir harikaydı.
Dites, James, vous avez eu une idée brillante pour le virage.
Araç şimdi tepeyi döndü.
La diligence prend le virage!
Şu virajda yavaşla. Eğimin kenarındaki ağaçların orada durdur.
Ralentissez au prochain virage et arrêtez-vous au niveau des arbres.
İleride kötü bir viraj var. Çamurlu. Dikkatli sür.
Fais gaffe, iI y a un mauvais virage devant, avec de la boue.
Aşırı süratli araba kullanan bir kadın keskin virajı alamadı.
Une femme qui conduisait à toute vitesse a manqué un virage brusque.
Tren şimdi bir viraja giriyor. Düdüğü bir çığlık gibi.
Le train prend un virage. ll siffle :
Belki de yola aşina değildi ve virajı kötü aldı.
Mais il a dû mal prendre son virage.
Öyle ama gene de aynı bend işte.
Non, mais il y avait un virage quand même.
Yol kenarında bir tabela göreceksin
Au virage vous verrez un panneau
Evet, ilerideki dönemecin orada.
Juste après le virage.
Evet, şu köşede patinaj yaptım.
J'ai dérapé dans le virage.
Sonra Pasquale, "Yürü be, Bersagliere!" dedi ve o da...
dans le dernier virage Bersagliere est parti comme...
Bir at arabasından kaçtım ve virajı alırken...
J'ai évité une charrette et quand j'ai pris le virage...
Johnny yaralıydı ve virajda onu bıraktı.
Johnny était blessé et dans le virage, il a tout lâché.
Elde kullanılan plakalar, banyodan büyütece kadar her şey burada.
Tout sous la main... cuvettes... bains de virage... agrandisseur...
Hayır, hemen virajı dönünce.
Non, elle est juste après le virage.
Bir sonraki dönemeçte bizi bekliyordur. Gidip bir göz at. Silahını da bu arada bana bırak.
Allez voir après le virage et laissez-moi votre arme.
Bu dönemeçten sonra yarışmacılar son tura girecekler.
Ils approchent du virage pour le dernier tour.
Viraja biraz hızlı girdi, değil mi?
Sacré virage, hein?
Uzak dönemeç geçilirken KızıI Şimşek... mesafeyi koruyarak lider...
Au virage du fond c'est Red Lightning... menant d'une longueur un quart.
Uzak dönemeç geçilirken KızıI Şimşek... mesafeyi koruyarak lider...
Dans le virage du fond c'est Red Lightning... menant d'une longueur un quart.
Olay yedinci yarışın koşulması sırasında gerçekleşti... Anlaşıldığı üzere 250.000 dolar değerindeki atın yarışı önde götürürken vurulması da bu planın bir parçası.
Ca s'est produit durant la 7e course, et était apparemment synchronisé... pour coïncider avec un coup de fusil abattant Red Lightning, alors que... ce cheval estimé à 250 000 dollars, menait dans le virage du fond.
Tek bir kelime söyle, ben de 180 derecelik bir dönüş yapayım.
Dites un seul mot et je fais un virage à 180 degrés.
Yoldaki ani bir viraj.
Un virage brutal sur la route.
Ne kadar büyük ya da küçük olursa olsun... yaptığı her dönüşü, hızındaki her değişimi kaçırmayacaksın.
Ne ratez aucun virage ni changement de vitesse.
Pilotlar göl pilonunu dönüp pist pilonuna doğru yönelirlerken Burnham hâlâ birinci sırada. Shumann ikinci, Murphy ise üçüncü sırada.
Au virage du pylône du lac, les pilotes ont conservé les mêmes positions.
Shumann, ölüme meydan okuyan sansasyonel bir dönüşle Burnham'ı geçiyor!
Shumann dépasse Burnham dans un virage périlleux!
Ve şimdi ikisi de göl pilonunu dönerken Burnham'ın Shumann'ı yakalaması gerekiyor.
Burnham essaie de rattraper Shumann au prochain virage.
Ancak yarış liderinin çok gerisinde.
Il a pris un grand retard au premier virage.
Göl pilonunu dönerlerken Shumann süratleniyor! Göl pilonunda olağanüstü bir keskin dönüş yaptı.
Shumann remonte encore sur le lac, dans un virage spectaculaire!
Yarışın lideri hâlâ Crash Wilson, Miller ikinci sırada. Shumann ise uzaktaki pilonu sıyırarak geçerken 3. sırada yer alıyor.
Wilson est en tête, suivi de Miller, et Shumann s'établit 3e dans ce virage très serré!
Shumann'ın gidişine bakın. Savaş kahramanı iç kulvardan sokuluyor ve rakibinin önüne geçiyor! Shumann ilk defa liderliği alıyor!
Notre as de guerre Shumann effectue un virage intérieur, et voilà qu'il prend la tête de la course!
Pist pilonunu hızla geçerlerken Shumann yeniden iç kulvardan dönüyor. Ve Shumann farkı açıyor!
Shumann exécute un nouveau virage par l'intérieur et il garde la tête!
Nasıl dönüyorum, seyret.
Regarde si je prends ce virage!
- Beni solladı ve yanımdan hızla- -
- Il m'a doublé dans le virage...
Tehlikeli oluyorlar.
Elles sont dans le virage.
Araçlara binip bir yerde toplanalım.
Enlevons les voitures du virage.
Virajlarda daha dikkatli olmalısın Patron!
Patron, attention au virage!
Değişiklik üç hafta olmayacak.
Le virage, c'est dans 3 semaines
İyi, Köşe başında bırakır.
Il est tombé juste aprés le virage.
Sola dön!
Virage à gauche!
! Virajda neden bu kadar hızlandın?
Pourquoi t'accélères dans un virage?
Sancak tarafına 50 derece dönme sinyali ver.
Virage à 50 ° à tribord!
50 derece iskele tarafına.
Virage à 50 ° à bâbord!
Dönüşte tüm silahlar.
Au sortir du virage, feu partout!
Barberino kavşağında, hepimizi uçurumdan aşağı süreceğim.
Au virage Barberino, je précipiterai la voiture dans le vide.
Gasometer virajında neredeyse çarpışıyorlardı. Çok yakındılar.
Ils évitent un accrochage au virage du Gazomètre.
Tam şu ileride keskin bir dönüş var.
Là-bas, il y a un virage un peu brusque.
Yaptığı keskin dönüş Shumann'ı yarışçıların önüne taşıyor!
Ce nouveau virage lui donne une avance confortable.
Sağa dön!
Virage à droite!