Vucudun Çeviri Fransızca
13 parallel translation
Zenginliğin Her birini tekrar ve tekrar yoğun şekilde bulacaksın Vucudun şehvetin gemisi olana kadar.
Tu prendras du plaisir encore et encore, chaque fois plus intensément, jusqu'à ce que ton corps devienne un vecteur immodéré de concupiscence.
Sesinin seksiligine bakilirsa harika bir vucudun olmali.
Le corps correspondant à cette voix sexy doit pas être mal.
Bu demek oluyorki bizim savaşımız vucudun içinde devam edecek.
Ce qui indique qu'il faut livrer la bataille de l'intérieur.
Yani vucudun ısı üretiyor, ve EEG beyin aktivitenin yükseldiğini gösteriyor.
Ton corps produit donc de la chaleur et ton activité cérébrale augmente.
Ve vucudun çok büyük bir fiziksel zorlanmanın altında.
Et ton corps est mis à très rude épreuve.
Vucudun ilaçlara olması gerektiği şekilde tepki vermiyor
Ton corps ne répond pas au traitement comme il le devrait. Je crois que je fais une crise cardiaque.
- Vucudun güzelmiş.
- Joli petit corps.
Vucudun sana bir şeyler demek istiyor.
Ton corps essaie de te dire quelque chose.
Dr. Yang'in ifadesine göre, kendisi önce yapmak istemiş, çünkü enfeksiyon kalbe doğru ilerlemiş, ve vucudun heryerine pıhtılar atmaya başlamış.
D'après le témoignage du Dr Yang, elle voulait commencer car l'infection s'était propagée jusqu'au coeur de Travis, via l'embolie... ou les caillots... dans tout le corps.
Vucudun zihninin kontrol edemedigi bir silah!
Ton corps est une arme que ton esprit ne contrôle pas.
Çok güzel bir vucudun var.
Prends ça, s'il te plaît.
İŞİNİ SEV VÜCUDUN İÇİN Mİ SEVİYOR?
N'en veut-il qu'à votre corps?
VÜCUDUN ÜSTÜNE KAYNAR SU
EAU BOUILLANTE SUR LE CORPS