Vücüdun Çeviri Fransızca
9 parallel translation
Üstündeki koca beyaz vücüdun derisi pörsüyüp, taşakları buruş buruş olunca sen beni çok ararsın.
Je suis sûr que je te manquerai... quand ce corps blanc, gras, ridé... t'écrasera... avec sa peau flasque... et ses vieilles balluches.
Dylan, eğer beni duyuyorsan, İnsansıl vücüdun onarımı tamamlandı.
Dylan, si tu peux m'entendre, On a un repérage sur mon corps humanoïde.
Vücüdun kaplandığı şu filmlerden birini izlemiş miydin?
Tu as déjà regardé des films d'horreur?
Vücüdun hayır diyor, ve onları çıkartmak zorunda kalıyorsun.
Car ton corps dit non, et non.. et alors non. Et tu dois te les faire enlever.
Bana gösterdiğin şeyler, yüzün, vücüdun, senin...
Tout ce que vous m'avez montré, .. votre visage... votre corps, votre...
Kana karışır karışmaz vücüdun farklı hücre ve merkezlerinde, nereye gideceğini iyi bilir.
Lorsqu'il arrive à la circulation sanguine il trouve son chemin vers différents centres ou différentes parties du corps.
2 saniye içinde, vücüdun farklı yerlerine 2 atış yaptın.
En moins de 2 secondes, tu as pu tirer sur 2 parties du corps.
Çünkü beyninde ne varsa vücüdun bunu dışarı vuruyor.
Parce qu'on peut lire en toi comme dans un livre ouvert.
"Vücüdun yaşaması kandadır."
"L'âme de la chair est dans le sang."