Wander Çeviri Fransızca
31 parallel translation
- Adı "Wanda, Wander" idi.
Ça s'appelait "Wanda, Wander".
* Wanda, geziniyor... * * Kalemim yok.
- Wanda, wander m'a fait du mal. - Je n'ai pas de crayon.
- Kahretsin, "Wanda, Wanders".
- Merde, c'était bien "Wanda, Wander".
- "Wanda, Wander"! "Wanda, Wander"! - "Wonder, Wanda."
"Wanda, Wander"! "Wanda, Wander"!
Şu iki odalı Wander-Kings araçlarından biri mi?
Est-ce un de ces Wander-kings à deux étages?
Tebrikler Yüzbaşı.
Bravo, capitaine Wander.
Her zaman Yüzbaşı Wander.
Toujours, capitaine.
Ne Clady, ne Wander, hiç kimse.
Ni Clady, ni Wander, personne.
- Kral Wander!
- Au roi Wander!
Elimdesiniz, sen ve Wander.
Je vous tiens, toi et Wander.
Wander'ın mizah anlayışı kuvvetliymiş.
Au moins, Wander a le sens de l'humour.
Wander çarşafları değiştirdi.
Wander est là pour changer les draps.
Senin, Wander'ın ve Özel Ahlak'taki herkesin üstüne gaz dökeceğim.
Je vais vous couvrir d'essence, toi, Wander et toute la brigade.
Wander. Wander.
Wander.
Baştan beri bir Wander dümeniydi.
C'est une magouille de Wander.
Wander seni dilediği gibi kullandı.
Wander s'est servi de toi.
* Ve dolanıp, dururken bile * * seni gözümün önünde tutuyorum *
And even as I wander l'm keeping you in sight
* Neden dolaşıp, durdum *
Why did I wander
* Merak ettim dolanırken *
Wondr'ing while I wander
♪ Orman boyunca dolaşırız ♪
♪ We can wander through the forest ♪
* Ve benden uzaklaştığın saniye *
♪ And the moment that you wander far from me ♪
* Hayatımın kenar köşelerinde * * izin verirsem * * özgürce dolaşmama *
♪ if I allow myself a fragment of ♪ ♪ your life ♪ to wander free.
- Those Who Wander
- Those Who Wander
# Lead us down the path we wander #
"Guide nous sur le chemin où nous errons"
Şu Gezgin hakkında bir şeyler biliyor muyuz...
Sait-on quoi que ce soit au sujet de ce Wander...
♪ You wander around ♪
You wander around
Başıboş dolaşmak.
J'en ai un. "To wander."
Amaçsızca başıboş dolaşıyorum.
"I wander aimlessly about." ( j'errais sans but )
Hem de dudaklarından.
J'ai dû embrasser Marc Wander sur la bouche.
¶ That I wander through the city ¶ Bu kızımın gitarı!
{ \ 1cH00ffff } La guitare de ma fille!