Wet Çeviri Fransızca
64 parallel translation
You're all wet!
Vous êtes trempé!
Rustoleum, Krylon, Wet-look,
Rustoleum, Krylon, Wet-look,
Komiser De Wet, beni para yemiş ve bir kartonun arkasından konuşan bir muhbirin sözlerine dayanarak Pretoria mahkemesine gönderemezsiniz, değil mi?
Vous n'allez pas m'envoyer devant un tribunal de Pretoria sur le témoignage d'un indic qui m'a identifié dans une boîte en carton?
Hey, Wet Willie, otur!
Assieds-toi, branleur.
Handel'in'Messiah', ve Bon Jovi'nin'Slippery when Wet'!
'Messiah'de Handel, et'Slippery when Wet'de Bon Jovi!
Take off everything wet.
Retirer ce qui est mouillé.
Prince diye bilinen sanatçının "Soft and Wet"'i. ( Yumuşak ve Islak )
"Soft Wet" de Celui Qu'on Appelait Prince.
"Soft And Wet."
"Soft Wet"...
Saldırılmış, dövmelenmiş sırtıma, sırılsıklam olmuş ağlama ve gülüş kasılmalarına katılmış
Charged, tattooed on my back, soaking wet Joined to spasms of crying and laughter
Truva, Lifestyle, Chic, Wet and Wild.
- Quel type de préservatifs? - Durex, Chic, Wet Wild...
It's all wet.
Elle est toute mouillée.
Okay, now close your eyes and wet your lips.
Ferme les yeux et mouille tes lèvres.
During practice, in the hallways, in the lockers, taking a shower whipping boys with a wet towel.
A l'entraînement, dans les couloirs, les vestiaires, sous la douche... m. le fouetteur à la serviette.
- Wet Dreams hakkında bir makale yapıyorum.
Un magazine m'a demandé un article sur Wet Dreams.
Şartlı tahliyesinden beri gürültü çıkarıyor.
Il y a un certain Wet Willie qui se la joue depuis sa conditionnelle.
- lslak Willie ile konuşmaya.
- Parler à Wet Willie.
Tamam, işte lslak Willie.
Voilà Wet Willie.
lslak Willie! Polis!
Wet Willie!
- lslak Willie'den bir şey çıktı mı?
- Wet Willie a parlé?
- Formaldehit.
- Des fry, des wet, des illy.
Kan içinde kalırsın sonunda Çünkü yağmur hep sağanak olur
End up wet up'Cause when it rains it pours
Müttefik olarak, bu WET listesini defalarca talep etmiştik.
En tant qu'alliés, on a demandé cette liste plusieurs fois.
WET listesinin karşılığında, sana Collette'i vereceğim.
Je vous donne Collette en échange de cette liste.
Sunucularına bağlanıp, WET listesini çekmene ve derhal PDA'ime göndermene ihtiyacım var.
J'ai besoin que tu récupères cette liste sur leurs serveurs, et que tu l'envoies sur mon PDA.
Collette Stenger'ı almamız için ödememiz gereken şey, WET listesi.
Cette liste est le prix à payer pour avoir Collette Stenger.
Callote Stenger'ı tutuklayana kadar, WET listesini sizinkilere gönderemezsin.
Vous n'enverrez la liste à personne tant que j'aurai pas arrêté Collette Stenger.
Jack'in WET Listesine ihtiyacı vardı.
Jack avait besoin
- Ona WET Listesini henüz verdin mi?
Lui avez-vous donné la liste des terroristes?
Derhal WET listesini geri al, aksi halde Ajan Manning ve ekibine almaları emrini vereceğim.
Récupérez la liste maintenant, ou j'ordonne à Manning et son équipe de le faire.
- WET Listesinde dökülmeler yaşanacak.
- Il y aura des retombées avec la liste.
Wet and Wild mavi göz farı veya saç maşalarının tartışılır çekicilikteki şöhretine ne oldu?
Où sont passés les fleurons du style flamboyant, le fard bleu fluo et le fer à friser?
Tüm gece ellerim direksiyonda, araba sürdüm kafamda bir ses- -
I--I been drivin'all night my hand s wet on the wheel Th-there's a voi- - voice in my head that drives my heel
Wet Willy's'de dans ediyordum. Raytown'daki o yeri bilir misin?
Je dansais au Wet Willy's. Tu connais cette boîte à Raytown?
- Islak ama çalışabilir.
- It s wet but it should work.
Karaya ayak bastım çünkü.
"Wet foot, dry foot." ( C'est l'application de la règle )
Wet Wet Wet birlikte çalıyorlar.
Toné! Avec Wet Wet Wet.
Amerikan göçmen yasasına göre herhangi bir göçmen karaya çıkmadan önce tutuklanırsa hemen Küba'ya geri gönderilecektir.
Selon la loi "Wet foot / Dry foot", les réfugiés arrêtés avant d'atteindre la terre ferme sont immédiatement renvoyés à Cuba.
Islak ayak / kuru ayak kanunu.
La loi "Wet foot / Dry foot".
Feet Wet'e 10 dakika.
10 minutes jusqu'au but.
Islaklığı da emiyor.
Il s'agit du Wet Vac.
IRK'a yönelik muhtemel bir saldırıya karşı WET ekipleri hazır hale getirilmişlerdi.
Une équipe de mercenaires était prête en cas d'attaque contre l'IRK.
Toad the Wet Sprocket'ın büyük bir hayranıydım.
J'étais une grande admiratrice de Toad the Wet Sprocket. Garde-le pour toi.
Bir dallamayla kaldım. Toad the Wet Sprocket ritmini bile çalamıyor. Onlara bayılırım.
Il ne ferait même pas la rythmique pour Toad the Wet Sprocket.
# Kapısı kapalı bir Starbuck's lavabosunda #
♪ Mortaring your ear holes shut in a rush with wet coke ♪
- Adı da "Islanma Cumhuriyeti Devasa Havuzu". - Yok artık.
- C'est la piscine Wet Republic.
* Tercih etti dudaklarını ıslatmasına *
Kept his lips wet
Oh, Ben ıslandım şimdi.
Oh, l'm so wet.
Ben 125 gr. AK-47, 125 gr. da Islak Julie alayım.
Je te prends un peu de AK-47 et de Wet Julie.
Kings, Wet Dragons, Judged.
Les Peyote Kings, les Red Dragons et les Judged.
Şiddet yanlısı biri değilim biliyorsun De Wet. Ama sakın bana saygısız davranmak gibi bir hataya düşme.
Je ne suis pas un adepte de la violence, De Wet, mais ne commettez pas l'erreur de me manquer de respect.
Komiser De Wet olduğundan emin misin?
Je vous parie qu'il trouvera une bonne excuse.