English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ W ] / Wildman

Wildman Çeviri Fransızca

48 parallel translation
- Larry Wildman, ilk akıncılardan biri.
- Larry Wildman. Un grand raider.
Sir Larry Wildman.
Sir Wildman!
"Beyaz Kral" Wildman.
Wildman, le chevalier blanc!
Her neyse, Wildman'ın operasyonunda bir muhbirim vardı.
Bref, j'avais une taupe chez Wildman.
Wildman şehre geldi.
Wildman est en ville.
Bay Wildman o uçakta mı?
M. Wildman est à bord de cet avion?
- Wildman yakınlarda.
- Wildman s'inquiète.
Size telefon, efendim.
Un appel de Sir Wildman.
Sir Lawrence Wildman. Önemli olduğunu söylüyor.
Il dit que c'est urgent.
Larry Wildman uçurumdan atlıyormuş gibi... yeni Maserati'mle!
Comme si Wildman tombait dans un ravin, mais dans ma Maserati!
Bay Wildman'la bir görüşmemiz var.
Nous avons rendez-vous avec M. Wildman.
Yağmacı Sir Lawrence Wildman devreye girdi ve büyük miktarda Bluestar aldı... ve yarın sendikaların desteğini içeren bir anlaşmayı bildirecek.
Le raider Sir Wildman a acheté un bloc substantiel de Bluestar, et annoncera demain un plan qui a le soutien des syndicats.
Doğru. Wildman'ın sana önerdiği Bluestar'daki işi düşün.
A ta place, j'accepterais le job à Bluestar que Wildman t'a proposé.
Teğmen Wildman, tekrar eden örnekler için, alanı tarayın.
Enseigne, cherchez la trace de signaux.
Teğmen Wildman bahsetmişti.
L'enseigne Wildman m'en a parlé.
Wildman... hamile misin?
Wildman, êtes-vous enceinte?
Teğmen Wildman, tıbbi kayıtlarınıza göre, bu sizin ilk hamileliğiniz, doğru mu?
Enseigne Wildman, c'est votre première grossesse, non?
Aynı zamanda, Teğmen Wildman'ın bebeğini de kaybettik.
Je dois signaler que le bébé de l'enseigne Wildman n'a pas survécu.
Ben Teğmen Wildman ile konuşmaya gidiyorum. Belki yardımım dokuna....
Je vais voir l'enseigne Wildman...
Wildman'ın bebeği, Kes'in ortadan kayboluşu. On iki yaşımda iken, yaşadığım şeyleri bile biliyor, tenis maçını kaybettiğim için, fırtınada, 12 kilometre kadar yürümüştüm.
Les avaries, le bébé de Wildman, la disparition de Kes, et même de ma fureur quand j'ai perdu un match de tennis à l'âge de 12 ans.
Çatlaktan geçmek üzere, Harry Kim ve Wildman'ın bebeğini göndereceğim.
Je vais envoyer Harry Kim avec le bébé de l'enseigne Wildman.
Gözünüzün önüne bir getirin : Teğmen Wildman çalışmaya giderken, ben de tam olarak yemekhaneden çıkıyordum.
Imaginez-vous que je m'apprêtais à quitter le mess, quand Wildman a eu des contractions.
Tayfa Foster, ağrı kesici için geldi, ve, Teğmen Wildman rutin kontrolü için geldi.
M. Foster voulait un analgésique et Wildman pour sa visite prénatale.
Bu Teğmen Wildman'ın kamarası.
- Les quartiers de l'enseigne Wildman.
Teğmen Wildman, bu programın müdavimlerinden birisidir.
Wildman est l'une de mes plus fidèles téléspectatrices.
Teğmen Wildman, bu şeyi 11 saat önce sentezlediğini söyleyebilirim.
Je dirais que l'enseigne Wildman a synthétisé tout ça il y a 11 heures.
Teğmen Wildman'dan Neelix'e.
- Enseigne Wildman à Neelix.
Teğmen Wildman'dan Neelix'e.
- Wildman à Neelix.
Teğmen Wildman ile vardiya değiştirdim, yarın hem köprüde hem de Doktor'un yanında çift vardiya yapacağım.
J'ai échangé avec l'enseigne Wildman, et demain, je fais le double d'heures.
Bunu iyi bir fikir olduğuna emin misin? Teğmen Wildmana verildi o görev.
- Enseigne Wildman devait le faire.
Naomi Wildman dan bir geçmiş olsun kartı.
C'est une carte de Naomi Wildman.
Naomi Wildman. Diğer dronlarla olanları duydum.
On m'a dit pour les drones.
Naomi Wildman, benim ailen olduğumu düşünüyor musun?
Naomi Wildman, me considères-tu comme un membre de ta famille?
Naomi Wildman, burada bulunma gayenizi açıklayın.
Naomi Wildman, la raison de votre présence ici.
Naomi Wildman.
- Naomi Wildman.
"Zamanın çok hızlı aktığı tuhaf bir gezegen ve orada yaşayan insanlar,"... Yazan, Naomi Wildman.
"et donc les habitants aussi" de Naomi Wildman.
Naomi Wildman.
Naomi Wildman.
Doktor... Teğmen Wildman'ı en son ne zaman muayene ettin?
Quand avez-vous examiné l'enseigne Wildman pour la dernière fois?
Naomi Wildman üzgün olduğu zaman o tatlıları yiyor.
Quand Naomi Wildman est triste, elle consomme des desserts.
Benim, Naomi Wildman.
- C'est moi. Naomi Wildman.
Mürettebatımın arasında, Samantha Wildman adında bir Teğmen var.
- Je connais une Samantha Wildman.
Turk Pollatta ve Wildman'ı koç olarak takımın başına getireceklermiş.
Ils ont... Pollatta et Laco le dingo pour les coacher.
Kanal 9 haber spikerleri, Matt Wildman ve Katie Gonzales.
Channel 9, les nouvelles locales, présentées par Matt Wildman et Katie Gonzales.
Binbaşı Wildman tutuklandı mı?
Le major Wildman en prison?
Naomi Wildman. Nereye gidiyorsun?
- Où allez-vous?
Teğmen Wildman'ın şaşırtıcı bir önerisi var.
Enseigne Wildman a une suggestion.
Naomi Wildman?
- Naomi Wildman? - Elle est en fait à moitié ktarienne.
Yarı Ktarian gibi görünüyordu. Teğmen Wildman'ın kocası Ktarian.
Le mari de l'enseigne Wildman est ktarien.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]