English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ W ] / Woody

Woody Çeviri Fransızca

1,320 parallel translation
Woody'i bulduğunda bunu ona iletirsin.
Pour Woody, quand tu le retrouveras.
Bay Buzz Işıkyılı, dostum Woody'i kurtarmalısınız.
Monsieur Buzz, tu dois absolument sauver mon ami Woody.
Hey, yaratıklar, gidip Şerif Woody'i getirin.
Les bébêtes, courez chercher le shérif Woody!
Woody ve Bullseye sağ salim karşıya geçebilecekler mi?
Se crasheront-ils à l'atterrissage?
Tüm bunları gelecek haftaki bölüm "Woody'nin En Güzel Saati" nde öğreneceğiz. "
Ne ratez pas le prochain épisode de "Woody le héros".
- Müze sadece senin de içinde bulunduğun bir koleksiyonla ilgileniyor, Woody.
Le musée ne nous prendra qu'avec toi.
- Hadi ama, arkadaşlar. Woody, Sid beni rokete bantladığı zaman vazgeçmiş miydi?
Woody a-t-il lâché quand Sid m'a scotché à la fusée?
Jessie, Woody. Bırakın dövüşmeyi hemen.
Arrêtez tout de suite!
- Gerçek şu ki, yok, Woody bu yüzden sabaha kadar beklemeni öneriyorum.
- Tu ne les as pas. Attends demain matin.
Woody'e çok yakınız.
On est tout près de Woody.
Vay canına! Woody'i bu yerde nasıl bulacağız?
Comment retrouver Woody dans ce bazar?
Al'ı arayın. Al'ı bulunca, Woody'i de bulacağız.
Cherchons AI et on trouvera Woody.
- Woody?
Woody!
Woody, sakın Jessie'ye kızma.
Il ne faut pas en vouloir à Jessie.
Bu ne zamana kadar sürecek, Woody?
Combien de temps ça durera?
Bu senin seçimin, Woody.
A toi de choisir.
Ben kim oluyorum ki böyle bir çeteye karşı çıkayım?
De quel droit puis-je mettre fi n à "La bande à Woody"?
- Hey, Woody, içerde misin?
- Woody, t'es là?
- İşte Woody'i kaçıran kişi.
C'est bien lui le kidnappeur.
En iyi at binen, en iyi silah kullanan, tüm zamanların en iyi kovboyu, Şerif Woody!
Le plus cavalier et vif cow-boy de tous les temps, le shérif Woody!
Hayır kesinlikle, Şerif Woody varken böyle bir şey olamaz.
Pas quand le shérif Woody est là!
Woody yine günü kurtarıyor!
Une fois de plus le héros a frappé!
- Bu Woody'nin sesi!
C'est Woody!
- Seni kurtarmaya geldik, Woody!
On vient te libérer!
- Woddy'i alın, hemen gidelim! - Çocuklar, durun!
- Prends Woody et fi lons!
- Woody! Tanrıya şükürler olsun ki iyisin.
- Dieu merci, tu vas bien.
Bakın, durum şu ki, ben nadir bulunan bir Şerif Woody bebeğiyim ve bunlar da benim ekibim.
Je suis une poupée rare, le shérif Woody, et eux, c'est ma bande.
- Woody, lütfen saçmalamayı kes de gidelim.
Cesse de délirer et partons.
Woody, sen koleksiyon parçası değilsin. Sen bir çocuk oyuncağısın.
Tu n'es pas un objet de collection, mais un jouet d'enfant.
- Peki ya Woody?
Et Woody?
Ne yapmak için, Woody?
De faire quoi?
- Şerif Woody! - Başaracağını biliyordum!
Shérif, je savais que tu nous sauverais!
- Woody, nereye gidiyorsun?
Woody, où vas-tu?
Woody, ben... Ben... bilemiyorum.
Je ne sais pas...
Sana mantık çerçevesinde yaklaşmayı denedim, Woody, ama sen beni aşırı güç kullanmak zorunda bıraktın.
J'ai essayé de te raisonner mais tu m'obliges à utiliser les grands moyens.
Artık çok geç, Woody.
Trop tard.
İşte geldik, Woody! Woody, geldik!
On arrive, Woody!
- Woody! - Hadi, Jess.
Woody!
Dayan, Woody!
Tiens bon!
- Bunu "Woody'nin Ekibi" dizisinin final bölümüymüş gibi varsay.
Dis-toi que c'est le dernier épisode de "La bande à Woody".
- Bu kesinlikle Woody'nin en iyi bölümüydü!
C'est décidément le plus bel exploit de Woody!
Woody, Buzz, o sinsi Zurg benim uzay ineklerimi çaldı!
Woody, Buzz, ce putois de Zurg a volé mes vaches de l'espace.
- Hey, Woody'i onarmışsın!
Tu as réparé Woody!
- Artık ilginizi çekebildiğime göre, fiyata bir sıfır daha ilave ederiz herhalde artık. - Bu Woody!
C'est Woody!
- Woody, burada tehlikedesin.
Il faut partir.
- Neden mi bahsediyorum? Woody'nin Ekibi'nden!
De "La bande à Woody"!
- Aferin, Woody!
Bien joué!
Woody!
Woody!
Pekâlâ, Woody, hadi gidelim!
Viens, Woody.
Seçim senin, Woody.
A toi de choisir.
Woody!
Woody?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]