Woolf Çeviri Fransızca
109 parallel translation
Virginia Woolf'tan kim korkar, Virginia Woolf, Virginia Woolf?
Qui a peur de Virginia Woolf?
Virginia Woolf'tan kim korkar?
Qui a peur de Virginia Woolf?
Virginia Woolf'tan kim korkar?
Qui a peur de Virginia Woolf? Virginia Woolf?
Virginia Woolf'un yeni kitabını incelememi istiyor.
David Cohen. Je dois faire la critique d'un bouquin sur Virginia Woolf.
NİŞANCI CATHERINE WOOLF
FLINGUEUR Catherine Woolf
Djuna Barnes, Jane Bowles, Dorothy Parker Jean Rhys, Flannery O'Connor, Virginia Woolf Edith Warton, Isak Dinesen, Janet Frame gibi çılgın, maceracı ve intihara eğilimli olanları.
Aventureuses, suicidaires... Djuna Barnes, Jane Bowles, Dorothy Parker, Jean Rhys, Flannery O'Connor, Virginia Woolf,
Kocam, Virginia Woolf'tan gerçekten korkan bir adamdı.
Mon mari, voilà un homme qui avait vraiment peur de Virginia Woolf.
İngiliz literatürüne Virginia Woolf'un büyük katkısı vardır.
Se noyer était la plus grande contribution de Virginia Woolf à la littérature anglaise
Ya da akşam yemeği için şu İsviçre restoranına gidip "fondu" yeriz. Ya da ceplerimizi şeker ve çikolatayla doldurabiliriz. Stars Hollow İlk Okulu'nun sahnelediği "Kim Korkar Vırgina Wolf'tan"... oyununu izleyebiliriz.
Ou on pourrait aller manger une fondue dans ce restaurant suisse, ou remplir nos sacs de bonbons et de chocolats et aller voir la représentation que donne l'école Stars Hollow de Qui a peur de Virginia Woolf?
- Bay Woolf.
- M. Woolf.
Özür Dilerim, Bayan. Woolf.
Excusez-moi, Mme Woolf.
Woolf Ne var söyle O sizinle konuşmaya geldi.
Woolf m'a dit de venir vous voir
Günaydın, Bayan. Woolf.
Bonjour, Mme Woolf.
Bay. Woolf, Bayan. Bell O Geldi.
M. Woolf, Mme Bell est arrivée.
O bayan Woolf'u görmeye mi gidiyor?
Je me demandais si vous aviez vu Mme Woolf?
Bildiğim kadarıyla, Zannederim Bay ve Bayan Woolf dışardalar.
IJe croyais que vous étiez au courant, Monsieur. Mme Woolf est sortie.
Bu beklenmedik ziyaret için şaşırdım, Zevk duydum..
M. Woolf, c'est un plaisir inattendu.
Odama gelip akademik egosunun korkusuz olduğunu söyleyen sendin.
Je veux dire nous allons étudier les poignantes divagations de "Joyce" et "Woolf"
George Woolf, dünyanın en müthiş jokeyi.
George Woolf. Le meilleurjockey au monde.
Woolfu ara.
Appelez Woolf.
- Neden, George Woolf...
George Woolf est...
Tipik bir kız gibi davranıp seni arıyorum. Aslında geriye bakınca yılbaşı o kadar da kötü geçmedi.
Rétrospectivement, je ne pense vraiment pas que Noël s'est si mal passé, si tu l'évalues sur une échelle du genre "Qui a peur de Virginia Woolf?".
Hemingway, Sexton, Plath, Woolf.
Regarde Hemingway, Sexton, Plath, Woolf.
Galiba Daniel Woolf " la konuşuyordun.
Il devait s'agir de Daniel Woolf.
Virginia Woolf'un "Her kadın kendine ait bir odası olsun ister" yazısında bahsettiği oda mutfakmış.
Quand Virginia Woolf écrivait : "chaque femme a besoin de son propre espace." Elle devait sûrement parler d'une cuisine.
"Virginia Woolf" umu tek başına finanse edip prodüktörlüğünü yapacaktı.
Il devait financer et produire mon Virginia Woolf.
O Virginia Woolf.
Ca c'est Virginia Woolf.
Archway Road'da bir dairedeyiz. Sense kendini Virginia Woolf sanıyorsun!
Un appart à Archway Road... et madame se prends pour Virginia Woolf!
"Kim Korkar Hain Kurttan" filminde kullanılan dil gerçekten şaşırtıcı ve yeniydi.
Le langage utilisé dans "Virginia Woolf" était inédit et très cru.
Sokrates, Virginia Woolf, Ernest Hemingway, Hunter S. Thompson ve Fred Kanickee'nin yolundan gidiyorsun.
Vous allez marcher dans les traces de Socrate, Virginia Woolf, Ernest Hemingway, Hunter S. Thompson et Fred Kanickee. Qui est Fred Kanickee?
Martin Amis veya Virginia Woolf ya da Charles Bukowski mi?
Martin Amis, ou Virginia Woolf, ou Charles Bukowski?
Bu sabah Delia oraya gidiyor ve kendini "Kim Korkar Virginia Woolf'tan" * * setinde buluyor.
Et ce matin, Délia vient dans la maison et se retrouve en plein milieu de la pièce "Qui a peur de Virginia Woolf?"
Polis şefi Harry Woolf.
Commissaire divisionnaire Harry Woolf.
Basın, halk, Harry Woolf.
La presse, le public, Harry Woolf.
En azından bugün bir ara verdik. Amir Woolf bu soruşturmada bize yardım teklif etti.
Au moins une bonne nouvelle, le commissaire Woolf a proposé son aide.
On yıl içinde, Harry Woolf'u Ronnie Biggs'in ardında çocuk gibi dolanırken istemiyorum. Bunun için fazla iyi.
Dans dix ans, j'ai pas envie de voir Harry Woolf traîner ses guêtres à essayer d'attraper des fantômes, il vaut mieux que ça.
Eğer Woolf bunca zamandan sonra Malone'u yakalayamadıysa... sana bunu yapabileceğini düşündüren ne?
Si Woolf n'a pas réussi à coincer Malone depuis tout ce temps, pourquoi vous, vous y arriveriez?
Bay Woolf. Oh, çok yorgun görünüyorsunuz.
M. Woolf, vous avez mauvaise mine.
Bunun Malone ile ilgisi yok. Bu Harry Woolf!
Ça n'a rien à voir avec Malone, c'est Harry Woolf!
Bu Harry Woolf.
C'est Harry Woolf.
Woolf gibi bir aynasız delil bırakmaz.
Un flic comme Woolf ne laisse pas d'indices.
Eğer arkasında Woolf varsa anlamlı geliyor..
Tout colle, si Woolf les a orchestrées.
Harry Woolf rüşvetçinin teki.
Harry Woolf est véreux comme pas deux.
Ve o Arnold Malone's kan davalısı Harry Woolf'a karşı.
Et il pourrait... faire partie de la vendetta d'Arnold Malone contre Harry Woolf.
Amir Woolf teşkilatın en saygı duyulan üyesidir.
Le commissaire Woolf est l'un des officiers les plus respectés.
Amir Woolf'un onu bir gurup soyguna... yardım etmek için hapisten kaçırdığını ve Harry Woolf'un bu işin başında olduğunu iddia ediyor.
Que le commissaire Woolf l'a fait enlever, pour qu'il participe aux braquages que lui, Harry Woolf, a organisé.
Sana Harry Woolf uzun ve şanlı bir kariyerle ödüllendirildiği övgü çeşitleri ve sayılarından bahsedebilirim.
Je pourrais aussi t'énumérer les récompenses que Harry Woolf a reçues au cours de sa longue et prestigieuse carrière.
Sana sokaktan kurtardığı hayatların listesini ezbere sıralayabilirim.
Je pourrais aussi dresser une liste de toutes les ordures dont Harry Woolf nous a débarrassé.
THE FlRST TlME CATHERlNE WOOLF
Vous ne dites pas merci?
Joyce ve Woolf'un dokunaklı sayıklamalarına başlamak üzereydik ve senin çalışman onlarla tezat oluşturuyor. Bilmiyorum.
Je pensais que vous auriez été flattée d'être mise en vedette.
Kim korkar hain kurttan?
Qui a peur de Virginia Woolf?