English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Fransızca / [ Y ] / Yapıyorsun

Yapıyorsun Çeviri Fransızca

76,469 parallel translation
Ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que vous faites?
Ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
- Ne yapıyorsun?
- Qu'est-ce que tu fais?
Dur, ne yapıyorsun?
Attendez.
Hadi ama Steve, şaka mı yapıyorsun?
Je t'en prie. Tu me tues.
İyi yapıyorsun dostum, oluruna bırak.
C'est ça, mon pote. Laisse filer.
Kapıya ne yapıyorsun?
Que fais-tu avec la porte?
Ne yapıyorsun sen?
Mais qu'est-ce que vous faites?
- James. Ne yapıyorsun? - Uzaklaş.
James, qu'est-ce que vous faites?
Bill ne yapıyorsun?
Bill, tu fais quoi?
Burada ne yapıyorsun Winter?
Winter, que fais-tu là?
- Ne yapıyorsun?
- Qu'est-ce que tu fous?
Daha fazlasını isteme. Sen ne yapıyorsun? 40.000 asker daha istiyorsun.
Et vous demandez 40 000 soldats supplémentaires?
Abigail, ne yapıyorsun sen? Serviste olman gerekiyordu.
Abigail, tu étais censée prendre le bus.
Sen ne yapıyorsun?
Tu fais quoi?
Norman, ne yapıyorsun?
Norman, qu'est-ce que tu fais?
Bana daha çok işler çıkaran aptallıklar yapıyorsun.
Tes bêtises me donnent du travail en plus!
Norman, ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
- Şaka yapıyorsun.
- Non.
Ne yapıyorsun sen?
Qu'est-ce que tu fais?
Sana ilgi gösterdiğim anda hemen naz yapıyorsun. Bak.
Dès que je commence à montrer un peu... d'intérêt, tu joues le dure à atteindre.
Baker, ne yapıyorsun?
Baker qu'est-ce que tu fous?
Ne yapıyorsun dostum?
Tu fais quoi, mec?
Ne yapıyorsun?
Que fais-tu?
- Ne yapıyorsun delikanlı?
- Que faites-vous, mon garçon?
Ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fous, putain?
Burada ne yapıyorsun?
Que fais-tu ici?
- Ne yapıyorsun?
- Que fais-tu?
Şaka mı yapıyorsun?
Tu te fous de moi, là?
Ne yapıyorsun?
Que faites-vous?
Ne yapıyorsun?
Hé, qu'est-ce que tu fais?
Yapma diyorum, ne yapıyorsun?
Arrête. Qu'est-ce que tu fais?
Sana saldıran kişiyle görüşme öncesinde atış talimi yapıyorsun.
On va aller voir ton violeur et tu t'entraînes au tir.
Maddy ne yapıyorsun? - İyi misin?
Qu'est-ce que tu fais?
Ne yapıyorsun. İçeri gir. Git.
Qu'est-ce que tu fais?
Madeline ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
Her ilkbahar aynı. Bütün işi sen yapıyorsun, dualar ona ediliyor.
C'est toi qui bosses, c'est lui qu'on prie.
Ne yapıyorsun?
- Quoi? Qu'est-ce que tu fais?
Chris, hangi sporu yapıyorsun?
Chris, quels sports aimes-tu?
İşte onu yapıyorsun.
C'est ce que tu portes.
- Ne yapıyorsun?
- Qu'est-ce que vous faites?
- Bunu neden yapıyorsun?
- Pourquoi vous faites ça?
Cesedimle ne yapıyorsun?
Que fais-tu avec mon corps?
Ne yapıyorsun?
- Un turbo du pauvre.
Ne yapıyorsun?
Tu fais quoi?
- Amına koyduğumun çantasını aç Steve! - Ne yapıyorsun sen?
- La putain de mallette!
Neden geç kalmıyorsun, seni yapışkan ayyaş?
Et pourquoi toi, tu ne passerais pas un examen physique, gros sac visqueux.
Yanılıyorsun çünkü kundakçılık için ödeme yapılmadı.
C'est là que tu as tord, parce qu'il n'y a pas d'argent pour un incendie criminel.
- Ne yapıyorsun?
Qu'est-ce que tu fais?
- Ne yapıyorsun?
Tu fais quoi?
Yani paniğe gerek yok. Ne yapıyorsun sen? Kes şunu.
Il est trop tôt pour paniquer, mais une chute des notes aussi soudaine laisse penser qu'il y a un problème.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]