Yazarım Çeviri Fransızca
3,108 parallel translation
Yazarım herhalde. O biçim hem de.
Je suis reporter, parfaitement.
Ben bir yazarım, ben buyum.
Je suis un écrivain, c'est ce que je suis.
Ben bir yazarım, ben buyum?
Je suis un écrivain, c'est ce que je suis?
Bana gelince, ben bir yazarım.
Quant à moi, je suis écrivain.
- Evet, yazarım ben.
Je suis auteur.
Ya da tedavi olabilmen adına senin durumundaki biri için en iyi olduğunu düşündüğüm ilacı yazarım.
Ou bien... je te prescrirai ce que je crois être le mieux pour toi. Pour te sevrer.
Hayır ama ismini yaldızlı harflerle üstüne yazarım.
Non, mais j'y écrirai votre nom en lettres d'or.
Yazarım.
Le scénariste.
Sana priminin değerinde bir çek yazarım.
Je vais te faire un chèque pour ton bonus.
Benim yazarım, Loorie Moore'un altına yazabilirsin.
Alors met-le en-dessous de Lorrie Moore, mon auteur.
Benim yazarım onu daktilolu maymuna çevirecek...
Mon auteur lui fera ressembler A un singe avec une machine à écrire...
Sana yazarım.
Je t'envoie un texto.
Onu ancak ben yazarım.
Je voudrais écrire un livre d'auto assistance.
.. "Ben yaşayan genç bir yazarım."
.. "Mais un jeune auteur vivant."
Belki içtikten sonra kitap yazarım.
Peut-être que je vais écrire un livre tant que j'en suis sorti.
Bir not yazarım.
Je vais vous écrire un mot d'excuse.
Tamam. Oscar konuşmanı ben yazarım, tamam.
D'accord, Je vais, je vais t'écrire ce discours pour les Oscars.
Ben, yazarım.
Je suis un écrivain.
Ben bir yazarım, Sasha ; seks oyuncağı değil.
Je suis un écrivain, pas un jouet sexuel.
Ben bir yazarım, Sasha, seks oyuncağı değilim.
Tu sais Sasha, je suis un écrivain, pas un jouet sexuel.
Yoksa sadece onların medikasyonunu mu yönetiyorsun? Ben de bir yazarım.
- Ou vous leur donnez juste leurs médicaments?
"Tarih soykırımlarla dolu, bir tanesini seçip bir kitap yazarım" demiş olmanı anlayışla karşılıyorum.
Je comprends qu'on se dise : "Je vais prendre un massacre, et écrire dessus."
Bunu aklımın bir köşesine yazarım.
Je le garderai à l'esprit.
Superman haberlerini her zaman, olmadan önce yazarım.
Je relate toujours ses exploits avant qu'ils ne se produisent.
Başını hep en sonda yazarım ben... hayalgücüm engellenmemiş oluyor.
Vous savez, j'écris toujours l'intro en dernier pour ne pas limiter ma créativité.
Ben roman veya eleştiri yazan bir yazarım.
Non, je suis écrivain, romancier, critique.
Micol, oraya park edersen, sana ceza yazarım.
Micol, si tu te gares là, je te mets une amende.
Sana bir not yazarım.
Je t'écrirai un mot.
O zaman ben de yazarım.
Je peux aussi écrire de la merde.
Hayır. Sadece yayınlanmış yazarımızı tebrik ediyor ve onunla karşısına kırk yılda bir çıkacak Titan'a gitme fırsatını tartışıyordum.
Non, je félicitais notre auteur, et nous discutions de cette occasion unique d'aller sur Titan.
Genetiği değiştirilmiş organizma mı? - Sen ne doktorsun ne yazar.
Vous n'êtes ni médecin ni reporter.
Yazar tutulması mı?
L'angoisse de la page blanche?
Zorlanıyorum çünkü ben bu zamana kadar edebiyat dünyasına girememiş bir Hollywood yazarıyım.
Je ne suis qu'un écrivaillon de Hollywood qui ne s'était jamais lancé dans la vraie littérature. Je t'en prie...
Baksana, o iyi bir yazar mı?
C'est un bon écrivain?
Ben bir yazarım. - Ne yazarsın?
Qu'écris-tu?
Ben yazarıyım.
Je suis l'auteur.
Evet, bir genç yetişkin serisinin yazarıyım. Rahatsız edici derecede popüler.
Je suis auteur d'une série si populaire que ça fait peur.
Korku yazarı mı?
Un écrivain de roman d'horreur.
Çünkü çocukken bir şeyi çok ama çok istiyorsam, onu bir parça kağıda yazar ve yakardım.
Quand j'étais enfant, quand je voulais vraiment quelque chose... je l'écrivais sur un morceau de papier, que je brûlais. Pourquoi? C'était comme un charme.
Polisiye yazarı olarak tüm o yıllar boyunca hep belirli bir katile işaret ettim.
Mon expérience d'auteur de polars m'oriente vers un assassin incontestable.
Damian Westlake'siz ben avukatım, dolandırıcıyım, rodeo palyaçosuyum, ama yazar değilim.
Regardez le trépied, à l'arrière-plan. Là, vous voyez?
- Yazar mı?
- Ecrivain?
Bir yazarım eksildi.
J'ai un écrivain en moins.
Yazar mı?
Un écrivain?
- Yazar mı?
- Vous écrivez?
- Bana yazar mısın?
Tu l'as noté?
Navigasyon cihazına adresi yazar mısın artık?
Tu veux utiliser le GPS?
- Ben bir yazarım!
Je suis écrivain!
Bize yeni bir konuşma yazarı lazım.
Il nous faut de nouveaux auteurs.
Bakalım James Joyce, büyük İrlandalı yazar o mu demiş bunu?
James Joyce.
- Yazar mı olmak istiyorsun?
Vous voulez être écrivain?