Zant Çeviri Fransızca
46 parallel translation
Roger Van Zant.
Roger Van Zant.
Van Zant'i ara, parayı al.
ça marche. Appelle Van Zant et encaisse.
Bugün Van Zant'ten parayı alacağız. Sonra ben Kelso'ya şu banka işi için avans vereceğim.
On encaisse de Van Zant, puis je verse un acompte á Kelso pour la banque.
Roger Van Zant, lütfen.
Roger Van Zant?
Ya Van Zant'e ne olacak?
Et Van Zant?
Polisler peşimizdeyken Van Zant'le savaş oyunu mu oynayacaksın?
On est grillés, et tu veux jouer á la guerre avec Van Zant?
Senin kadar ben de Van Zant'i haklamak istiyorum.
J'ai plus de raisons que vous de me payer Van Zant.
Van Zant mi?
Van Zant?
Van Zant, Encino "da Hillside Terrace" da yaşıyor.
Il habite Hillside Terrace, á Encino.
Van Zant.
Van Zant.
Şu sırada ekipler Van Zant'in evinde... çünkü adam bu akşam öldürülmüş.
La police est chez Van Zant, il s'est fait flinguer ce soir.
Sağ köşede, 120 kiloda, yeşil-sarı şortlu... Vern Van Zant, 1982 yılında mahkum edildi Tecavüz, adam kaçırma, cinayet "SS Low Riders" çete üyesi
Dans le coin ouest, 104 kilos, short vert et or, invaincu, 8 victoires, zéro défaite, de la prison de Lodi, le grand espoir blanc, Vern van Zant!
Henüz Vant Zant ona dokunamadı.
L'autre l'a pas encore touché.
Düştü! Vern Van Zant düştü!
Vern van Zant est déjà à terre!
Vern Van Zant sırf bu maç için dövme yaptırdığını söylüyor.
Van Zant s'est fait tatouer pour l'occasion.
Ona Abraham Lincoln'u ve Ronnie Van Zant'ı öğretiyorum çünkü benim evimde, her ikisi de eşit derecede önem taşır.
Je lui ai enseigné Abraham Lincoln et Ronnie Van Zant... car dans ma maison, ils sont égaux.
- Evet, son 4 rakamını bu da sistemde bu jipin bu adam tarafından kiralandığını gösteriyor Kurt Van Zant.
- Oui, les derniers chiffres, qui coïncident avec un S.U.V. loué à ce gars...
Van Zant hapisteyken "Saturday Night Tonight" ın pilot bölümüne para yatırdığı ve Sid'in onu saf dışı bırakıp bütün kârı aldığı iddiasıyla ona dava açmış.
Pendant qu'il était en prison, van Zant a intenté un procès, clamant qu'il avait financé le pilote de "S.T.N." et que Sid lui aurait rafflé tous les bénéfices.
Evet ama Sid zenginleşip Van Zant de hapiste çürüdükçe dava zaman aşımına uğramış.
Oui, mais les poursuites ont été rejetées, donc pendant que Sid devenait riche, van Zant pourrissait en prison.
Belki de karısının söylediği, Sid'in peşindeki adam Van Zant'tir.
Tu sais, peut-être que van Zant était celui avec qui Sid parlait quand il disait à sa femme que quelqu'un était après lui.
Van Zant, Sid'in programdan kazandığı paraların üzerine yatmaya çalıştığını öğrendiyse belki de tahsilat için ona gitmiştir.
Si van Zant pensait que Sid lui devait une part des profits venant du show, peut-être venait-il récupérer son dû.
Sid de vermek istemediyse Van Zant bunun yerine intikam almayı seçmiş olabilir.
Et quand Sid n'a pas été d'accord, van Zant a choisi la revanche à la place.
"S.N.T." nin güvenliğine dün gece gören var mı diye Van Zant'in resmini göndermiştim.
J'ai envoyé la photo de van Zant à la sécurité de "S.N.T.", j'ai demandé si quelqu'un l'avait vu hier soir.
Ama 30 dakika önce Van Zant programdan birinin ona çıkardığı bir giriş kartıyla binaya giriş yapmış.
Mais il y a une demi-heure, van Zant est entré dans le bâtiment avec un laissez-passer de jour demandé par quelqu'un du show.
Chad, Kurt Van Zant adına giriş kartını kim çıkarmış öğren.
Chad, trouvez qui a demandé un laissez-passer pour Kurt van Zant.
- Onu içeri çek Van Zant.
faites-le rentrer, van Zant, maintenant!
Van Zant payını istedi ama Sid öldü, onun da tek seçeneği senin peşine düşmekti.
Donc van Zant voulait sa part, mais avec la mort de Sid, sa seule option était de courir après votre part.
Bu kin tutmak için çok uzun bir süre Bay Van Zant.
C'est un long moment pour garder sa rancune, Mr van zant.
Güvenlik kameraları Van Zant'in 12 : 30 ila 3 : 30 arasında arabasının içinde Sid'in evinin önünde beklediğini gösteriyor.
Je pense qu'il dit la vérité. la vidéo de sécurité à l'extérieur de l'appartement de Sid montre van Zant qui attend devant dans sa voiture de 12h30 à 3h30 ce matin.
- Evet, Van Zant yapmış olamaz.
Oui, van Zant n'aurait pas pu le faire.
Kardeşini kaçıran adamın Luca Van Zant olduğunu mu söylüyorsun?
Donc tu me dis que l'homme qui a ton frère est Luca Van Zant?
- Ne yapacağız? - Van Zant ile konuşacağız.
Comment on la joue?
- Onu nerede bulacağız?
On parle à Van Zant. Où peut-on le trouver?
Bay Van Zant, paranızı ben almadım.
Monsieur Van Zant, je n'ai pas pris votre argent.
Luca Van Zant'ın parasını ben çaldım Vega.
C'était moi, Vega. J'ai volé l'argent de Luca Van Zant.
Van Zant parasının gitmiş olduğunu öğrendiği zaman aylarca Nellas'ı bulmaya çalışacaktı. Hayaleti takip edecekti.
Écoute, même après que Van Zant ne découvre que son argent avait disparu, il n'aurait pas traqué Nellas pendant des mois.
Van Zant için bu bir para meselesi değil, şan meselesi.
Ce n'est pas à propos de l'argent de Van Zant. C'est à propos de sa réputation.
Van Zant'ın iş ortağı.
Connu comme associé de Van Zant.
Yapman gerekeni yap, ben Van Zant'ı görmeye gideceğim.
Tu fais ce que tu as à faire. Je vais voir Van Zant.
Gerçeği istiyorum, emri Van Zant mı verdi?
Je veux la vérité. Est-ce que Van Zant l'a ordonné?
Şimdi sana paranı neden geri vermeyeceğimi anladın mı Bay Van Zant?
Voyez-vous, ce pourquoi je ne vous rendrai pas votre argent,
Çünkü o senin paran değildi.
M. Van Zant, c'est que ce n'était pas à vous au départ.
Bu sol direkler Van Zant'ı bayağı uğraştıracağa benziyor.
Petite gauche.
- Van Zant şu an nerede?
Où est van Zant maintenant?
Kurt Van Zant mi?
Kurt van Zant?
- Van Zant ne dedi?
Qu'a dit Van Zant?