Über Çeviri Fransızca
23 parallel translation
Almanya, her şeyden üstün.
"Deutschland über alles!"
Alman ulusal marşını bile çalamazken ne yararı var ki?
Ça ne peut même pas jouer le Deutschland über alles.
İşçi sınıfıyla birlikte bizi çevreledikten sonra... über sınıfın pisliklerini kürekle temizlettiklerinde mi?
Quand elle nous rassemblera avec le reste du prolétariat... et nous fera nettoyer les étables de l'über-class?
Tanrı aşkına, über sınıf da nedir Larry?
Que diable est l'über-class de toute façon, Larry?
Üç öğrenci aynı gizemli über-projeriyadan ölmüş.
Trois élèves morts d'une mystérieuse progéria.
Üstün vampirler mi?
Des über - vamps?
Almanya hep ilerde... ( Alman milli marşının ilk mısrası ).
Deutschland über alles... * * "L'Allemagne au-dessus de tout".
"Brian Clough sen bizim her şeyimizsin."
Brian Clough über alles, bordel!
Horst "Vampirler Hakkında Yazılar" kitabında vampirleri şöyle tarif ediyor...
Horst, dans Schriften und Hypothesen über die Vampyren, définit le vampire comme " un corps mort qui continue à vivre
Bu yüzden ilk işim oyuncu arayan Hollywood ajanslarına gitmek oldu.
Ich suis allé à ma première rencontre mit un über agent hollywoodien.
Amacım, her iki tarafa dünya basını önünde barış anlaşmasını imzalatarak Brüno'yu şöhrete kavuşturmak.
Selon mein Plan, les deux partis signeraient un accord de paix devant les médias, ce qui rendrait Brüno über célèbre.
Has erkek olacağım.
Je serai über hétéro.
Bu hadise dünyanın her yerine yayılarak, Brüno'yu ünlü yaptı.
Les images furent diffusées partout, und Brüno devint über célèbre.
Ja, über zinirlenmiş.
- Ja, elle est über en colère.
Omurga destekli yatakların über olduğunu söylemiştim.
Je t'avais dit que ces matelas sont géniaux.
Prens Zafran genç ve über zengin.
Le prince est jeune et super riche.
Bak, biliyorum şu anda bana, süper über galaktik bir şekilde kızgınsın, ama gerçekten özür dilerim. Ve bunun olmasına nasıl izin verdim bilmiyorum.
Écoute, je suis sûr que tu dois être super énervée et que tu dois m'en vouloir à mort, mais... mais sache que je suis désolé et que je sais même pas comment ça a pu arriver.
Bu röportajı yapacağız, herkes seni über ciddiye alacak, ve sonra beni hiçbir zaman terk etmeyeceksin.
On va faire cette interview, tout le monde va te prendre super sérieusement, et tu ne vas jamais me quitter.
Evet, Schramm, yani, über zengin, korumları falan var, değil mi?
Oui, Schramm, je veux dire, il est plein aux as, il doit avoir un garde du corps?
- Hayır über tuttuk.
- Non, un Uber.
Güzel, über taksi.
Bien, un Uber.
- Tek istediğim iPhonundan über gezintinizi görmek bu sayede araba kullanmadığınızı doğrulayayım.
- Tout ce que je demande c'est de voir le trajet Uber sur votre iPhone pour confirmer que vous ne conduisiez pas.
Rachel Duncan, über kaşar.
Rachel Duncan, super-salope.