Üşüttüm Çeviri Fransızca
44 parallel translation
Ben de kafayı üşüttüm deme sakın.
Ne me dites pas que vous êtes une mordue vous aussi.
Bu sabah biraz sesim kısılmış, Bedwin. Korkarım ki üşüttüm.
J'ai peur de m'être enrhumé.
Biraz üşüttüm, Lavinia.
J'ai attrapé froid, Lavinia.
Şapkayı sallamaktan üşüttüm.
À force de soulever mon chapeau.
Çok fena üşüttüm ve ateşim var.
J'ai un rhume et de la fièvre.
Hayır, öpme, biraz üşüttüm.
Non, ne m'enlace pas, chérie, j'ai un peu de grippe. Laisse.
Çok kötü üşüttüm.
J'ai attrapé un rhume, lutin des eaux ou pas.
Çok kötü üşüttüm. Çok hassas durumdayım.
Mais enfin commissaire, je vais prendre froid, je suis fragile, moi!
Belki de üşüttüm de ondan ağrıyor.
J'ai dû attraper un rhume.
Galiba biraz da üşüttüm.
Je crois que j ´ ai un rhume.
Galiba üşüttüm.
Je m'enrhume, je crois.
Ben sadece üşüttüm.
J'ai un rhume.
Sanırım üşüttüm.
Je crois que je couvre un rhume.
Rıhtımda üşüttüm.
Et alors? J'ai attrapé froid sur les quais.
Kalamayacağım için üzgünüm George ama evinde üşüttüm.
Navré, je dois partir. Je me suis enrhumé chez vous.
Sadece üşüttüm.
J'ai juste un rhume.
- Bilirsin, herhalde üşüttüm.
- Ça va? J'ai dû attraper froid.
- Ateşin var mı? - Sadece üşüttüm.
- De la fièvre?
- Özür dilerim, üşüttüm de.
Je suis désolé, j'ai pris froid. C'est pas grave.
Hayır. Ben sadece... Biraz üşüttüm.
Non, j'ai un rhume, c'est tout.
Sanırım üşüttüm.
Je pense que c'est un rhume.
Sadece üşüttüm biraz.
C'est juste un coup de froid.
Sadece üşüttüm.
J'ai si froid.
Sence kafayı mı üşüttüm?
Vous croyez que je suis tombée sur Ia tête?
Galiba üşüttüm.
Maintenant, je m'enrhume.
Ama yerinde olsam üstündeki mendilleri kalemle falan ittirirdim çünkü fena üşüttüm.
Faites gaffe, les mouchoirs collent, j'ai eu un rhume.
Çok kötü üşüttüm.
Quel froid!
Biraz üşüttüm galiba.
Je suis un peu enrhumé.
Evet, galiba biraz üşüttüm.
- Je crois que je couve quelque chose. - Purée.
- Sadece üşüttüm, anne.
- Ce n'est qu'un coup de froid, maman.
Midemi üşüttüm sanırım.
C'est... Mon estomac est un peu tordu. Je vais bien.
Neredeyse bir yıldır üşüttüm.
J'ai un rhume depuis genre, un an.
- Bu aralar biraz üşüttüm de ondandır ama merak etmeyin, gün geçtikçe iyileşiyorum.
Je me suis senti un peu patraque, mais là, ça va beaucoup mieux.
Çünkü üşüttüm ve Berlin'de yaşamıyorum.
Parce que j'ai le rhume.
Açıkçası üşüttüm ve evime gitmek istiyorum.
J'ai un rhume et je veux rentrer chez moi.
Bu yüzden hafif üşüttüm.
Tout ça à cause de mon rhume!
Sanırım biraz üşüttüm.
Je couve un rhume.
- Zaten üşüttüm.
- C'est déjà fait.
Biraz üşüttüm de.
Je suis enrhumé.
Sadece üşüttüm.
C'est un rhume c'est tout.
- Ayaklarımı üşüttüm.
- J'avais froid aux pieds.
Kafayımı üşüttüm?
- Non.
Çünkü üşüttüm.
Dans mon pays, on tue les gens qui ont un regard déplacé. On massacre des innocents.
Kafayi üsüttüm, amina koyayim. Anliyor musun?
Merde, ça me rendait folle, tu comprends?