English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ 2 ] / 20 dakika

20 dakika Çeviri Portekizce

3,759 parallel translation
- 20 dakika evvel FBI'la konuştum.
- Falei com o FBI há 20 minutos.
Seninle önümüzdeki 20 yıl uğraşmaktansa önümüzdeki 20 dakika uğraşmayı yeğlerim.
Prefiro tratar de ti nos próximos 20 minutos, do que nos próximos 20 anos.
20 dakika?
- 20 minutos?
Bir gözün saatte olsun. 20 dakika içinde çıkmazsak geç kalacağız.
Se não sairmos dentro de 20 mins chegaremos atrasados.
Uyuşturucuların mide tarafından hazmedilmesi en az 20 dakika alır.
Leva pelo menos 20 minutos, para as drogas serem absorvidas pelo estômago.
İletişim ekibinin toplanmasını ve 20 dakika sonra beni bilgilendirmesini istiyorum.
Quero o pessoal das comunicações pronto para a reunião em 20 min.
20 dakika erken gelerek ne kadar geç kalacaksak...
Só se atrasados significar 20 minutos adiantados.
- 20 dakika sonra...
- 20 minutos depois...
Yok, yok, her şey yolunda. 20 dakika önce müşteriler sinemadan dağıldı.
Não, não, está tudo bem. O filme acabou há 20 minutos.
İki yıllık bir alet. 16 GB RAM ile Intel Core i7 işlemciye sahip. Ayrıca size garanti veriyorum alet bir astronot penisinin üzerinde en fazla 20 dakika geçirdi.
Só tem dois anos, 16GB de RAM, processador Intel core i7, e posso garantir pessoalmente que passou menos de 20 minutos no pénis de um astronauta.
20 dakika.
20 minutos.
20 dakika boyunca önsevişme için ne yapacaksınız? Çok sıkıcı!
O que fazem durante 20 minutos de preliminares?
Okulda olmak zorunda değilim en azından 20 dakika öncesinde.
Não tenho que estar na escola até... Pelo menos vinte minutos atrás.
Hafta 20 dakika sana, 30 dakika bana ve 10 dakika da "Yemekteyiz" e.
20 minutos para ti, 30 para mim, e dez para "American Bake Off".
Sallama testis çayında 20 dakika boyunca durmak ilgimi çekmiyor.
- Não me interessa ficar de molho em chá de testículos durante 20 minutos.
O girdikten, 20 dakika sonra...
Ela entra, e 20 minutos mais tarde...
20 dakika içinde, Riverview patlatılmış olacak.
Em 20 minutos, a torre do lado do rio será destruída.
- Yayına 20 dakika var Ron.
- Estamos em 20, Ron, 20.
Bir sabah 20 dakika boyu kaval kemiğimi sıvazlayıp "Nerede bu his" diye meraklandım.
Uma manhã, eu passei 20 minutos a esfregar agressivamente a minha canela, perguntando : Onde está a sensação?
Yerinizde olsam 20 dakika oraya girmezdim.
Não entre ali ninguém nos próximos 20 minutos.
Orada ilk 20 dakika falan cidden geleceğini düşünmüştüm.
Nos primeiros 20 minutos, achei mesmo que ia aparecer.
Konum konusunda haklıysa Pepper'dan 20 dakika uzaklıktayız.
Se ele acertou no local, estamos a 20 minutos da Pepper.
Gipsy Danger nöral testi 20 dakika sonra başlıyor.
Teste neural do Gipsy Danger a começar dentro de 20 minutos.
Sabah aradılar, 20 dakika boyunca bağırıp çağırdılar bizden bıkmışlar.
Ligaram-me esta manhã, aos gritos, durante 20 minutos, a dizer que estão fartos de nós.
Bu Kızıl Meydan'da 20 dakika önceki durum.
Isto foi obtido na Praça Vermelha há 20 minutos.
20 dakika içerisinde taksi hazır olacak.
Eles têm um táxi aqui daqui a 20 minutos.
20 dakika içinde orada olurum.
Chego dentro de 20 minutos.
20 dakika sonra tekrar ararım.
Volto dentro de 20 minutos.
20 dakika beklemeniz gerekiyor.
Terá de esperar 20 minutos.
20 dakika sonra 1000 Ocean Avenue'da buluşalım.
Vou ter consigo a Ocean Avenue, 1000, dentro de 20 minutos.
20 dakika önce kardeşimi almam gerekiyordu.
Era para eu ter ido buscar o meu irmão há 20 minutos.
Lütfen bana 20 dakika daha ver.
E, por favor, dá-me mais 20 minutos.
20 dakika içinde orada olmazsam, bir daha benimle konuşmak zorunda kalmazsın, tamam mı?
E se não estivar aí em 20 minutos, nunca mais terás que falar comigo, está bem?
Şuna bak. 20 dakika önce e - posta atmış.
Olhem só. Ele mandou-me um email há 20 minutos.
20 dakika falan.
Talvez uns 20 minutos.
Bize 20 dakika kaybettirdin.
Podia-nos ter poupado 20 minutos.
Jay Street'te ki sinyal bozuklukları yüzünden gelecek tren 20 dakika içinde burada olacak.
Atenção. Devido a uma avaria de sinalização em Jay Street, o próximo comboio para a zona norte chegará dentro de 20 minutos.
Keza konukları yemek odasına toplayın, 20 dakika içinde.
Reúna também os hóspedes na sala de jantar em 20 minutos.
Bak, DeBrie ancak metadonun etkisi başladıktan sonraki ilk 20 dakika içinde bir şeyler yiyebiliyor. O yüzden bir şeyler atıştırmak için bize katılmayı düşünür müsün?
DeBrie só consegue manter comida no estômago... vinte minutos após usar metadona... então, você quer ir conosco por aí, filar um rango pra forrar o estômago?
20 dakika sonra.
20 minutos.
20 dakika önce son sınıf olduk.
há 20 minutos.
20 dakika içinde burada olmazsan eğlenmeye başlarım.
Se não estiveres aqui dentro de 20 minutos, vou começar a divertir-me com ela.
Sadece 20 dakika.
Não, só 20 minutos.
Sonra Vermeer Cafe'ye en sevdiğimiz kahveyi almaya gittim ama döndüğümde yani yaklaşık yirmi dakika sonra, ortada yoktu.
Depois fui ao Café Vermeer buscar o nosso café preferido e quando voltei, talvez uns 20 minutos depois, ela tinha desaparecido.
Telefonumun kablosuz ağıyla yirmi dakika boyunca oynanmış. Tanık korumayı Gibson'ın delillerini kontrol için aradığımda aslında New Jersey'deki bir elemanla konuşuyormuşum.
O meu telemóvel foi hackeado durante 20 minutos, por isso liguei para a WITSEC para verificar as credenciais do Gibson, e estava a falar com alguém de Jersey.
4 SAAT ÖNCE KİMYASAL SALDIRIDAN 20 DAKİKA ÖNCE
4 HORAS ANTES 20 MINUTOS ANTES DO ATAQUE QUÍMICO
20 dakika.
Em 20 minutos.
McGarrett. 20 dakika sonra oradayım.
Vou estar aí dentro de 20 minutos.
20 dakika önce çıktı.
Parece que nos desencontrámos.
20 dakika arayla.
Separadas apenas por 20 minutos.
20 dakika beklemem bile.
- Nem espero 20 minutos.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]