50 dolar Çeviri Portekizce
2,910 parallel translation
Neredeyse yepyeni olan Destroy All Vampires'ın 125. sayısı tek başına 50 dolar eder.
Só esta edição do "Destroy All Vampires" no 125... em condição quase perfeita vale 50 dólares sozinha.
Telgrafınızda 50 dolar demiştiniz.
No telégrafo você disse cinquenta dólares.
Ek olarak, size 50 dolar mükâfat ödeyeceğim.
Além disso, eu pago uma recompensa de cinquenta dólares.
50 doların olduğuna inanmıyorum.
Não acredito que tenha cinquenta dólares.
Chaney'nin izini sürmek için 50 dolar veririm demiştim ama bana inanmamış mıydınız?
Disse que lhe dava cinquenta dólares para capturar o Chaney, não acreditou em mim?
Masraflar için peşin 50 dolarını alırım.
Fico com os cinquenta como adiantamento. Para custear as despesas.
Sİze 50 doları verip atınıza binip gidişinizi izleyecek kadar aptal olduğumu sanıyorsanız beni yanlış tanımışısınız.
Julgou-me mal se acha que lhe vou dar 50 dólares e vê-lo partir.
Senin 50 doların da gitti.
Os seus cinquenta dólares, desapareceram.
Farrel, sana payımdan 50 dolar veririm.
Ferrel, ter pago cinquenta dólares da minha parte.
Bir keresinde ona bir kart attım Yell bölgesi civarına yolu düşerse beni ziyaret etmesini istedim ve ona borçlu olduğum 50 doları da biriktirdiğimi yazdım.
Quando cheguei a casa escrevi-lhe um convite para lá passar da próxima vez que estivesse perto do condado de Yell. Mandei os cinquenta dólares que ainda lhe devia.
- 97,50 dolar.
- 97,50 dólares.
50 dolar.
Apostas de 50 dólares.
Ben buraya, sana 50 dolar önermeye geldim. Böylece belki de sen polislere gidip, onlara geçen gece Travis'in sadece seni eve bıraktığını söyleyebilirsin belki hani.
Vim oferecer-lhe 50 dólares para ir à polícia dizer que foi de boleia para casa com o Travis na outra noite.
Gecesi 50 dolar, değil mi?
É 50 dólares por noite?
Tabii, 50 dolar.
Cinquenta dólares. Claro.
Sadece 50 dolar ile.
Com apenas 50 dólares,
Kitap için 50 dolar.
- 50 dólares pelo livro.
Üyelik 50 dolar.
São 50 dólares para entrar.
50 dolarım yok.
Não tenho 50 dólares.
Sakın beni fidye için kaçırdığını söyleme. Çünkü benim için 50 dolar bile vereceklerinden şüpheliyim.
Por favor não me diga que me raptou para pedir resgate porque duvido que lhe dêem 50 dólares, quanto mais para salvar as baleias.
Victor'a 50 dolar.
Aposto $ 50,00 no Victor.
Basit mektuplar için 50 dolar.
50 dólares por página para cartas simples.
Evet, bazı düşük kalite gece kulüplerinin önünde broşür dağıtmaya 50 dolar veriyorlar.
- Sim, são 250 dólares, para distribuir publicidade num clube nocturno.
Bazen sadece 50 dolar harcayarak 5000 dolar kazanıyordum.
De uma coisa que custava 50 dólares, por vezes conseguia fazer 5 mil.
50 doları da bir adım attığının göstergesi. - Var mısın, yok musun?
Os 50 dólares em como ele avança.
Tamam, 50 dolarını alabilirsin, tamam mı?
Muito bem, podes ficar com $ 50, certo?
- 50 dolar.
- 50 dólares.
- Ne için 50 dolar?
- 50 dólares para o quê?
Kızla oynaşırsam 50 dolar ödersin. Sen bir kız seç.
Escolhe a rapariga.
- Az önce 50 dolar kaybettin!
- Acabaste de perder 50 dólares. - Sem problema.
Ava nın mutluluğu için 50000 dolar benim için bir şey değil
E 50 mil dólares em troca da felicidade da Ava são trocos para mim.
Hesabımda elli bin dolar vardı, ama Sonny'ye borcum yüz elli bindi. Bugün.
Eu tinha $ 50.000 comigo, mas devia $ 150.000 ao Sonny.
- Evet, 50 bin dolar.
- É, $ 50.000.
Evet, sanırım Caprina'nın demeye çalıştığı şey, eninde sonunda 200 bin dolar gerekecek ama şimdilik 50 bin yeter.
É, acho que Caprina quer dizer... É que, eventualmente, precisaremos de $ 200.000. Mas agora, 50 mil está bom.
50 bin Amerikan Doları.
$ 50.000 dólares.
İşte 50 bin dolarınız.
Aqui estão $ 50.000.
El için 25, ağız için 50, göte de 75 dolar alırım.
Bem... 25 dólares com a mão, 50 para a boca e 75 no rabo.
Beş yıl önce, ilk büyük gangster davan sırasında hesabında 50.000 dolar ortaya çıkmış.
Há cinco anos, num caso de extorsão, apareceram 50 mil dólares na sua conta.
Tam daha da kötü olmak üzereyken hesabıma 50.000 dolar yattı.
E antes de ter piorado, apareceram 50 mil dólares na minha conta.
Geçen ay 50.000 doları alınan üç çocuklu bir adam vardı şimdi kafalarını sokacak bir çatı bulamıyorlar.
Um tipo no mês passado foi burlado em 50 mil dólares. Ele tem três filhos, e agora não tem maneira de lhes providenciar um tecto.
Ya bana 50.000 dolar ödersin ya da seks kasetin CNN'e El-Cezire'ye ve alışveriş merkezlerine çıkar. Ölmezsen tabii.
Ou me paga 50 mil, ou a sua "escapadela sexual" vai parar na CNN, Al Jazira e nos canais de cabo.
Oradan 50,000 dolar kaldırabiliriz.
Pode subir até $ 50,000.
Muayenehanede yerini garantilemek için verdiğim 50 bin dolar kalpsiz olmadığımı kanıtlıyor.
Os 50 mil que dei para te comprar um lugar aqui provam que não sou insensível.
50 ilâ 75 dolar arası diyelim.
Entre 50 e 75 já dá para me safar...
İslami Savaşçılar'a 50 milyon doları gönderecek olan banka çalışanının ismini istiyorum.
Quero o nome da pessoa do banco que vai enviar os 50 milhões para a Frente Jihad.
O hesapta 50 milyon dolar olacak.
Deve ter, aproximadamente, 50 milhões.
Eğer doyurmazsa Boyd'u hapishaneye geri gönderebilecek bilgiyi verene Birleşik Devletler federal teşkilatının, 50,000 dolar ödül vereceği bilgisiyle belki huzur bulabilirler.
Mas se não der, que encontrem conforto em saber que o Departamento de Delegados está a oferecer $ 50.000 a quem fornecer informações que voltem a pôr o Boyd na prisão.
Onu ilk ihbar edene 50,000 dolar ödül vereceğimizi söyledim.
Disse que quem se chegasse à frente primeiro, estávamos a oferecer uma recompensa de $ 50.000.
50.000 dolar.
50.000 dólares.
50.000 dolar sağımdaki beyefendiden geldi. 50.000 dolar.
50.000 dólares do senhor à minha direita. 50.000.
Will'in babası geçen hafta geldi. Spor kitapları üzerine bir vurgun yapmış : 50,000 dolar.
Ganhou um aposta desportiva, $ 50,000.