English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ A ] / Amirim

Amirim Çeviri Portekizce

1,270 parallel translation
Amirim kayıttasın.
Chefe, dentro.
Amirim ışığı kapatır mısın?
Chefe, pode desligar a luz?
Amirim, kapı kırma tokmağını kim taşıyacak?
Senhor, quem leva os aríetes?
Amirim ne yapıyoruz?
O que vamos fazer, chefe?
Amirim, amirim, doktor.
Chefe, chefe, doutor.
Amirim, sakin olun.
Chefe, relaxa.
Amirim bu herif ne zırvalıyor?
Mas que caralho ele está a dizer, chefe?
Amirim, bu adam rahip çıktı.
Chefe, o tipo é um padre.
Amirim, adam rahipmiş.
É um padre, chefe.
Amirim!
Chefe!
Ne demeye yolladılar bizi amirim!
Para onde raios eles nos enviaram, chefe?
- Zaten sakinim amirim.
Eu estou relaxado, chefe.
- Amirim, neydi bu?
- Chefe, o que foi aquilo?
Amirim!
Chefe, chefe!
Amirim. Amirim burada bir şey var.
Chefe, está uma coisa aqui.
- Hemen amirim.
- Sim, chefe.
Onlardan ilerideyim amirim.
Eu estou na frente, chefe.
Bittim amirim!
O clipe, chefe!
Amirim...
Chefe...
Amirim, Martos'tan sinyal alıyorum.
Chefe, eu estou a receber um sinal do Martos.
Dikkatli olun amirim.
Cuidado, chefe.
Amirim, o tarafta değil.
Chefe, não por ai.
- Dikkatli olun amirim.
- Tenha cuidado, chefe.
Amirim, amirim!
Chefe, chefe!
- İyi günler amirim.
- Boa tarde, senhor!
Burada ben amirim.
Lembra-te que eu mando aqui.
Amirim.
Chefe.
- Amirim...
Capitão?
Amirim, bir dakika özel olarak konuşabilir miyiz?
Podemos falar em privado?
- Beni mi görmek istediniz, amirim?
Queria falar comigo?
- Görünen o ki bir hayranın var. - Hayran mı, amirim?
- Parece que tem um fã.
Amirim, adam şeker peşinde koşan 9 yaşındaki çocuklar gibi. Olayları ciddiye almada tamamen aciz.
- Ele parece um puto atrás de doces, é incapaz de levar algo a sério.
Amirim?
Desculpe?
Bu operasyondan kimsenin haberi yok... ben ve amirim hariç.
Ninguem no FBI sabe desta operação... sem ser eu ou o meu Superior.
Amirim dışarıda- -
O meu capitão...
- Bozacının şahidi şıracı, amirim.
São todos cadastrados.
Amirim olduğunu aklından çıkarma, Bill.
Lembra-te que sou o teu xerife, Bill. Não somos iguais.
Amirim, neler oluyor?
O que se passa, Capitão?
- Anlayamadım, amirim. - Madem cinayet değil ben neden buradayım?
Se não é um homicídio, por que estou aqui?
Amirim, bu davadaki özel ajan kim? - Beckett, önemi yok.
- Beckett, isso não interessa...
- Amirim, kim? Sorenson.
O Sorenson.
- Hayır, amirim.
Não, Capitão.
Nerede, amirim?
- Onde está ele?
- Amirim. Açıklayabilir- -
- Senhor, posso explicar.
Çok iyi iş. - Sağ olun amirim.
Obrigada, senhor.
Amirim, bugün şehirde araba arama çalışması yapmak için mükemmel bir hava var.
Chefe, está um tempo perfeito para fazermos uma busca a um carro.
Amirim.
- Chefe.
- İzliyorum. Şuna bakın, Amirim.
- É o que estou a fazer.
Amirim, Summers'ların telefonu çalıyor.
Chefe, o telefone dos Summers está a tocar.
Arama izine ulaşılamıyor, Amirim.
Não conseguimos localizar a chamada, Chefe.
- Bulacağım, amirim.
- Hei-de encontrar alguma coisa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]