English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ A ] / Anlayamıyor musun

Anlayamıyor musun Çeviri Portekizce

159 parallel translation
Dubois'nın bunu neden yaptığını anlayamıyor musun?
Não entende porquê Dubois está a fazer isto?
Bunu anlayamıyor musun?
Não compreende isso?
- Anlayamıyor musun?
- Não vês, querida?
- Anlayamıyor musun?
- Não percebe?
# Anlayamıyor musun #
Não consegue entender?
# Haydut olmak istiyorum Anlayamıyor musun #
Quero ser um bandido Não consegue entender?
Anlayamıyor musun, Jesse?
Não vê, Jesse?
Seninle servetin için evlenmediğimi anlayamıyor musun?
Não percebeste ainda, que não casei contigo pelo teu dote?
- Anlayamıyor musun Pete?
- Ai não, Pete?
- Anlayamıyor musun, Vinnie? Benim için sadece yaşlı bir adamsın. Kötü kokuyorsun.
Para mim, és apenas um velho, e que cheira mal.
Bayan Wilberforce'un, planım için sadece ufak bir parça olmadığını onun çekirdeğindeki kişi olduğunu anlayamıyor musun?
Não percebe que a Ra. Wilberforce não é um mero acessório do plano, mas o seu próprio centro. Uma avozinha chéché.
Görünüşünden anlayamıyor musun?
- Não dá para ver só de olhar?
Vanya, savaşın yetişkin erkekler için olduğunu anlayamıyor musun aptal?
Vânia, vê se compreendes : A guerra não é para ti!
Anlayamıyor musun?
Não podes entender isto?
Bunu anlayamıyor musun?
Tinha de sair dali.
Anlayamıyor musun? Bu yeteri kadar açık değil mi?
Não entendes, não é evidente?
Farkı anlayamıyor musun?
Näo consegue ouvir a diferença?
Anlayamıyor musun, bu bir acil durum?
Não compreendes que é uma emergência?
Başka doğru yok, bunu anlayamıyor musun? ! Burada, lanet olası!
Há, raios te parta!
Anlayamıyor musun?
Não conseguem entender?
Tanrı aşkına Alistair, bunun doğal olmadığını anlayamıyor musun?
Por amor de Deus, Alistair, näo vês que näo é normal?
Beni anlayamıyor musun?
Não vês isso?
Anlayamıyor musun?
Não?
Anlayamıyor musun
Não conseguem vê-lo?
İngilizce anlayamıyor musun?
Bolas. Não percebe o que lhe digo?
Anlayamıyor musun?
Não entendes?
Onu nasıl bana tercih edersin anlamıyorum. - Bunu anlayamıyor musun?
Sempre que cá venho, não percebo por que a preferes a mim.
Anlayamıyor musun?
Compreende?
Anlayamıyor musun?
Não compreendes isso?
Bunu yapamayacağımı anlayamıyor musun?
Não percebe que não posso?
Anlayamıyor musun?
Não pode entender?
Anlayamıyor musun?
Não consegues entender?
Bunu anlayamıyor musun?
Não vê isso?
Anlayamıyor musun?
Não compreendes?
Bunu anlayamıyor musun?
Não percebes isso?
Anlayamıyor musun?
Não és capaz de entender?
Madam Gaston... Anlayamıyor musun?
Madame Gaston Consegues imaginar?
Anlayamıyor musun?
Será que não entendes isso?
anlayamıyor musun?
Você não entende?
Sonra sen, "Seçme şansım yok. Bunu anlayamıyor musun?"
E tu respondes : " Está a destroçar-me, mas não tenho opção.
Anlayamıyor musun?
Você não pode?
Anlayamıyor musun?
É um dia bonito. Não consegues ver isso?
Neden hala koşuşturduğumu anlayamıyor musun?
Não sabe o porquê de eu estar aqui e de não ter fugido?
Böyle konuşursan, seni öldüreceklerini anlayamıyor musun?
Não percebes que se falares dessa maneira eles matam-te?
Bunu anlayamıyor musun, seni Yahudi piçi?
Não entende isso, seu judeu maldito?
Anlayamıyor musun?
Por acaso não entendeste?
Gloria, anlayamıyor musun?
Gloria, por favor, não entendes?
Bu gece beni anlayamıyor musun?
Posso lidar com eles, entendes?
Anlayamıyor musun?
Não vês isso?
Bunu anlayamıyor musun?
Não percebes?
Anlıyor musun? Onda ne gördüğünü anlayamıyorum
Acima de tudo, eu amo-te.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]