Armstrong Çeviri Portekizce
1,003 parallel translation
Tğm. David Armstrong Tğm. John Powel
Tenente David Armstrong Tenente John Powell
Philip Armstrong Scott.
Phillip Armstrong Scott.
Philip Armstrong Scott.
Philip Armstrong Scott!
Bay Philip Armstrong Scott'ın başına böyle bir olay gelmemiş.
Tal coisa não poderia acontecer ao sr. Philip Armstrong Scott!
Ben George Armstrong Custer, Monroe, Michigan'dan.
Sou Mr. Custer. George Armstrong Custer de Monroe, Michigan.
Ben öğrenci George Armstrong Custer.
Chamo-me Custer, Cadete George Armstrong Custer.
George Armstrong Custer.
George Armstrong Custer.
Karnesine gelince George Armstrong Custer Ulysses S. Grant dahil burada okumuş olan herkesten daha düşük not alıp en çok kusuru işledi.
Quanto ao seu cadastro... ... George Custer tem as piores notas e as piores reprimendas... ... de sempre, de todos os cadetes da academia, incluindo Ulysses Grant.
Teğmen George Armstrong Custer, 2. Süvari.
Tenente George Armstrong Custer, 2º de Cavalaria.
Karargahtan Tuğgeneral George Armstrong Custer'a geldi.
Uma carta para o Brigadeiro General George Armstrong Custer.
- George Armstrong Custer.
- George Armstrong Custer.
- General Armstrong.
- General Armstrong.
Armstrong, General'i Dikenli Taç'a götürmeni istiyorum.
Leve o general ao Coroa de Espinhos.
George Armstrong Custer...
George Armstrong Custer,
İsim hala üzerinde, Jerome Armstrong.
Ainda tem o nome, Jerome Armstrong.
Aralarında en iyisi Bay Louis Armstrong var.
E de entre os nossos músicos o maior de todos : o Sr. Louis Armstrong. Sim!
Armstrong.
Armstrong.
Bu avukatımız Bay Armstrong,
Este é Mr. Armstrong, O nosso advogado.
Henry Armstrong gibi dövüşmüştü.
Lutou como Henry Armstrong.
Yardımcım, Bay Armstrong.
Egan Powell, serviços secretos.
- Professor Armstrong?
- Professor Armstrong?
Ben Michael Armstrong.
Sou Michael Armstrong.
Şey Profesör Armstrong için bir kitap var mı?
- Um livro em nome de Armstrong?
- Kim bu Profesör Armstrong? - Duymadın mı hayatım.
Quem é este Professor Armstrong?
Kim bu Profesör Armstrong?
Não te oiço. Quem é o Professor Armstrong?
- Profesör Armstrong.
- Professor Armstrong.
Armstrong'un uçuşu ne zaman Stockhol'e kalkacak? Armstrong?
Quando é o voo do Professor Armstrong para Estocolmo?
Armstrong. Tek kişilik bilet.
Armstrong.
- Armstrong nerede?
- Wo ist Armstrong?
Profesör Armstrong diğer yolcular uçaktan inene kadar bekleyeceğiz.
Esperamos até os outros passageiros desembarcarem.
Başbakanımız Alman Demokratik Cumhuriyeti adına, ayrıcalıklı bir Amerikan Nükleer bilim adamına hoşgeldin der Profesör Michael Armstrong.
O Vice-Ministro acolhe com prazer na República Democrática Alemã o distinto físico nuclear americano, o Professor Michael Armstrong.
Profesör Armstrong barış için Halkların Demokrasisinde yaşamaya ve çalışmaya karar vermiştir.
O Professor Armstrong decidiu viver e trabalhar pela paz numa democracia popular.
Bakın, Profesör Armstrong ile yalnız konuşabilir miyim?
Não sei. Posso falar a sós com o Professor?
Profesör Armstrong şimdi İngilizce olarak beyanını okuyacak.
O Professor Armstrong vai agora fazer a sua declaração em inglês.
Profesör Armstrong kirli bir hain rolunü oynamak nasıl bir duygu?
Como é que se sente no papel de traidor?
- Affedersiniz, siz Profesör Armstrong musunuz? - Evet, benim.
- É o Professor Armstrong?
Profesör Armstrong, bayan Sherman, Size Rektör Gutman'ı takdim edeyim.
Apresento-lhes o vice-reitor Gutman.
Baylar, sizlere Amerikan meslekdaşımız Profesör Armstrong'u, takdim etmekten şeref duyuyorum, Bilim ve Fizik Profesörü, Chicago Üniversitesi.
Tenho a honra de lhes apresentar o colega americano Armstrong, licenciado em Física pela Universidade de Chicago, doutorado em Física pelo Instituto de Tecnologia da Califórnia...
Hepimiz Profesör Armstrong'un niteliklerine aşinayız.
Todos conhecemos as habilitações do Professor.
Profesör Armstrong, Fakülte komitesi tarafından size bazı sorular sormam istendi.
Professor Armstrong, a comissão da faculdade pediu-me que lhe fizesse algumas perguntas.
Bu doğru değil mi, Profesör Armstrong?
Não é assim, Professor?
Unutmayın bay Armstrong, yarın sabah 10 : 00.
Não se esqueça. Às dez manhã de manhã.
Ah, Armstrong.
Armstrong...
Armstrong, sanırım, Profesör, Rektör bekliyor.
Creio que o vice-reitor está à espera.
Ben Armstrong ile bir parti yapıyorum.
Estou a fazer uma festa com o Armstrong.
Sana söyleyeyim, Armstrong, bir kuralım vardır.
Eu tenho uma norma.
Sanırım yanında küvetiyle birlikte Armstrong geliyor.
Acho que Armstrong vem com a banheira.
Bas gaza, Armstrong.
Pé na tábua. O general está com pressa.
Ama ters-yön Armstrong
Mas o Armstrong está às avessas.
Bu sabah bir bilet verdiniz.
Armstrong?
Sen söyle, Profesör Armstrong.
Diz-lhes!