English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ A ] / Avenue

Avenue Çeviri Portekizce

1,140 parallel translation
Bu herif Park Avenue'nun timsali. Babası Dunning, Sponget ve Leach'i yönetmiş.
O pai era o dono da "Sponget and Leach", é colunável, e a mulher passa a vida em festas famosas.
Bu tren Park Avenue'ya yakın bir yerlerden geçer mi?
Este comboio passa perto de Park Avenue?
Park Avenue ve Wall Street'in Sherman McCoy'u bir daha asla Sherman McCoy olmayacak!
O Sherman McCoy de Park Avenue e da Wall Street nunca mais será o mesmo Sherman McCoy!
Garrick Bulvarı, Numara 50'de buluşalım.
Encontre-me em 50 Garrick Avenue.
Mahkeme ilanları sonucunda Frank'in Park Avenue avukatı... on dakika içinde onu dışarı çıkarabildi.
...... para que a advogada da Park Avenue do Frank o consiga libertar em dez minutos.
Truman Caddesi.
Jerome Avenue.
Beni yalnız bırak. Haline bak. Buraların en zengin adamı.
Billy Behan... veja você- -... o homem mais rico da Bathgate Avenue.
Bathgate Bulvarı.
- O Bronx. Bathgate Avenue.
Sonra Basket Yolu vergisi.
E imposto da Bathgate Avenue?
Bathgate Bulvarı'nın nerede olduğunu biliyorum. Nereden sigara aldığını biliyorum. Annenin çalıştığı çamaşırhaneyi biliyorum.
Por exemplo, sei onde fica a Bathgate Avenue sei onde compra cigarros e conheço a lavanderia onde sua mãe trabalha.
Ben de yapardım. Ama bunu kimseye görünmeden yapardım. Asla bir zenciyi koluma takıp 18'inci Cadde dolaşmam mesela.
Mas não passeava na 18rh Avenue com uma prera.
Lenox Avenue binasında son bir aile kaldı, sonra yıkabileceğiz.
É a última família no prédio da Lenox Avenue, depois podemos demolir.
Tesekkür ederim Dr. Wells.
912 Stone Avenue. Verei-te em frente.
Tam da İlk Bulvar'da oturuyor, yarış için müthiş bir manzarası var.
Vive na First Avenue. Tem uma bela vista sobre a corrida.
1 324 Amsterdam Bulvarı, 4D apartmanı.
Amsterdam Avenue, número 1324, apartamento 4D.
Jewel caddesinde, orta yolu kullandım.
Na Jewel Avenue, fui pela faixa do meio.
Park Avenue'de oturuyor.
Vive na Park Avenue!
Size kargolarım. Ama batı yakası caddesindeki bu büyük daireye ne olacak?
Mas e o grande apartamento de West End Avenue?
Park Avenue'ye doğru kaçan iki tip görmüş.
Viu dois tipos a correr em direcção a Park Avenue.
Pennsylvania Bulvarı'ndan direk gidin. Önünde sütunları olan büyük beyaz bir bina.
Desça Pennsylvania Avenue, é a grande casa branca com colunas.
Park Avenue'dayız.
Estamos na Park Avenue.
Cadde'deki çok güzel.
O da First Avenue é melhor.
Clinton Avenue 1087.
1087, Av. Clinton.
Canyon Avenue'de parti veriyorlardı.
Deram uma festa em Canyon Avenue.
Ya da DeKalb'a köprüden gidip Atlantik Bulvarında Q'ya binersin.
Ou então atravessarem a ponte para DeKalb e apanhar o "Q", para Atlantic Avenue e depois mudarem para o IRT.
Pleasant caddesinden mi?
Da Pleasant Avenue?
İspanyol asıllılar Park caddesinin doğusuna geçemez.
não passam hispanos a Leste de Park Avenue.
Amcası Pleasant caddesi avenesinin ağır toplarındandır.
O tio dele é um chefão. Tem o "gang" da Pleasant Avenue.
Park Caddesi'nde hoş bir Pekin köpeğiyle randevum var.
Tenho encontro com uma Pequinês, em Park Avenue.
- Hayır. Sorun değil. Götünü kurtarmak için zenci tutmaya korkmuyorsun ama.
Espero que ache o caminho até a Compton Avenue, filho da puta!
Kentucky Avenue.
Kentucky Avenue.
Kapkaççılar gidince, etrafa baktım, Fifth Avenue evlerini gördüm.
Quando os ladrões se foram embora, vi estes apartamentos da 5th Avenue.
6. Cadde ile 4. Caddenin köşesindeyim.
Na esquina da 6th Avenue com a 4th Street.
Ben sadece Larimer Avenue'lu bir İtalyanım.
Sou só um emigrante da Av. Larimer.
JT Opikteki Dwayne'e git.
Ir ter com o meu amigo na J T Optical, na Columbus Avenue.
Columbus Bulvarında bir yürüyüş belki?
Não foste passear na Columbus Avenue? Sim, mas saí por um bocadinho.
Columbus'da biriyle tükürüklerinizi transfer ettiğini biliyorum.
Julgas que não sei que andaste a curtir na Columbus Avenue?
Bugün kendimi çok iyi hissediyorum. Biliyor musun, bugün 34. Cadde'ye gittim.
Hoje sinto-me bem, comprei este vestido na 34th Avenue.
Creekmore Bulvarı'nda büyükannesinin yanında kalacaktı, bu beni çok sevindirdi çünkü çok yakındaydı.
Iria viver com a avó em Creekmore Avenue, o que me fez feliz, por ela ficar tão perto.
Waring Hudsucker, Madison Avenue'de soyut bir sanattır.
Waring Hudsucker é arte abstracta na Madison Avenue.
Park avenünün partilerinden hula huplarla evlenmek isteyen sevgililere kadar.
Das festas da Park Avenue aos que querem casar com o "girar" das coisas.
Yayını yeni açanlar için tekrar ediyorum eski yıldız beyzbol oyuncusu Steve Gendason 27 s9 Amsterdam Bulvarındaki... Royal Kuru Temizlemeciliğin sahibi Bobby Pinkus'u öldürmekten... polis karakolunda sorgulanmak üzere gözaltına alındı...
Caso tenha ligado a televisão agora, a antiga estrela do baseball, Steve Gendason, foi levado para a esquadra da Polícia para ser interrogado acerca do homicídio de Bobby Pinkus, o proprietário de uma lavandaria em 2 7 59, Amsterdam Avenue.
Miami'de Saks Fifth Avenue'den aldım.
É do Saks Fifth Avenue, em Miami.
Evet, ya da burada New York'daki Fifth Avenue'a gidersen.
Ou se alguma vez estiveres na Quinta Avenida em Nova Iorque.
Elaine, sen Madison Avenue'dayken gösteriş yapmaktan kaçınmadın.
Quando fazes compras na Madison Avenue, não queres poupar na camurça.
Çünkü Esplanade caddesindeki o lanet olası malikanelerinde oturuyorlardı.
Porque viviam em alguma mansão na Esplanade Avenue.
Raleigh Oteli, 1775 Collins caddesi.
Estão no Hotel Raleigh, no 1775 da Collins Avenue.
- 8151 Red caddesinde.
8150 Wonderland Avenue. É à saída da Laurel.
Evet o!
Mora na Park Avenue.
Nostrand Avenue.
Avenida Nostren.
- Bronx.
Bathgate Avenue.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]