Beysbol Çeviri Portekizce
1,344 parallel translation
Ülkedeki en kaliteli amatör beysbol Cape Cod Ligi'nde oynanır.
O melhor basebol amador do país joga-se na Liga de Basebol do Cabo Cod.
Bu yaz ligi beysbol oynamak için para almandan bir önceki adım.
Esta liga de Verão é o último passo antes de receberem dinheiro para jogar.
Beysbol için harika bir gün.
Que belo dia para jogar basebol.
Beysbol senin kariyerin olabilir.
O basebol pode ser a carreira certa para ti.
Beysbol bir oyundur efsanelerle doludur.
O basebol é um jogo... cheio de lendas e tradições.
Ben de bir beysbol efsanesiyim.
Eu sou apenas mais uma lenda do basebol.
Ama sana beysbol kariyerinde yardımcı olabilirim.
Mas eu posso ajudar-te na tua carreira no basebol.
Elimde beysbol sopası olmadığı için şanslılar.
Tiveram sorte de eu não estar com o taco de basebol na mão.
Neden elinde beysbol sopası olsun?
E por que haverias de estar com um taco de basebol na mão?
Beysbol topu kadar büyümüş.
Está do tamanho de uma bola de baseball.
lvan beysbol sopalarını duvara çiviledi çünkü kendini beğenmiş herifin tuttuğu balıklarla geleceğini biliyordu.
Ele pregou os tacos em cima da balança... porque o cara ia chegar com as lagostas, saca?
Bir keresinde onu küçük çocuklar için düzenlenen bir beysbol lig maçından çıkartıp eve göndermiştin eldivenini çamura attı diye. Ve o daha kaç yaşındaydı?
Uma vez você o arrancou de um jogo da Liga Infantil... e o mandou para casa... só porque ele jogou a luva na lama.
Tamam, çizgi romanlardan önce, sporlar, beysbol var.
Ok, antes da banda desenhada, temos os desportos, baseball.
Beysbol sopasıyla aptal bir kavgaya girdiğini, bir de sanırım bir çocuğu öldürdüğünü duymuştum.
Ouvi dizer que o Lyle entrou numa luta fodida... com um bastão de basebol e, tipo, matou um puto. - Nem pensar!
Beysbol sopası olmadan kavga etmek yemedi mi?
Tiveste de arranjar um bastão de basebol?
O çocuğun kafatasını beysbol sopasıyla ezmeyi de mi sen istemedin?
Não escolheste golpear a cabeça daquele miúdo com... o bastão de basebol?
Tek bir beysbol topunu fırlatıcıyı bozana kadar atardım.
Era bom lançador, até começar a ter problemas no pulso.
- Burası iyi bir beysbol sahası Ray.
- É um bom campo de basebol, Ray.
Halk, Başkan eşi olabileceğini düşünmesini gülünç buldu. Ama en büyük beysbol oyuncusuyla evlenebileceğini kim düşünürdü?
A 31 de maio os seus nervos estavam visivelmente em franja... durante a sequência com Wally Cox.
Anlaşılan barda Dünya Beysbol Şampiyonası maçı var. Gidin hadi.
Por outras palavras, está a dar o World Series no bar.
Beysbol şapkası takmış ayaktakımından bir çiftti.
Dois pelintras com bonés de basebol.
Beysbol topu çalıyordum. Sen ne yapıyorsun?
A roubar uma bola de basebol.
- Oh, beysbol topunu çalmaya karşı olduğun gibi mi?
Oh, ao invés de roubar uma bola de basebol? O sujeito, que é o dono da galeria é um grande bandido. Isso é diferente.
Küçükken hep beysbol oynardık.
Quando eu era pequeno nós jogavamos à "bola pegajosa".
Bir beysbol maçı için çocukların okulu asmalarına neden olamazsın.
Não podes pôr os miúdos a faltar ás aulas para irem ver um jogo de basebol.
Bu topu senin beysbol sopanla değiştireceğim.
Queres trocar esta bola pelo teu taco.
Beysbol oynamak istiyorum!
Quero jogar basebol!
Hey, öğleden sonra beysbol var.
Ei, vai haver um jogo de softball esta tarde.
Sakallı, iri yarı bir adamdı. Beysbol kepi takıyordu.
- Era um matulão de barba e boné.
Beysbol oynarkenki birkaç resmimizi buldum.
Encontrei umas fotografias nossas a jogarmos basebol.
Beysbol sopası kullanmanın cezası bu.
É para aprenderes a não usar tacos de basebol.
Paramparça derken, beysbol topunun pencereyi kırmasını kastediyorum.
Destroçado como se lhe tivéssemos atirado uma bola contra a janela.
Beysbol kartı toplamakla başladı. Sonra snowbal kartları.
Começou com uns cartões de baseball, e depois multiplicou-se.
Çoğu insan beysbol oynar, ama boks yapan insan sayısı oldukça azdır.
As pessoas jogam basebol, mas ninguém joga boxe.
Ünlü bir beysbol oyuncusuyla çıkmak, çocukken olduğu gibi ilgi odağı olmak hoş olmalı.
Deve ser fantástico... ter um famoso jogador de baseball como namorado. És o centro das atenções, Tal como sempre foste quando éramos mais novas.
15-20 dakika beysbol oyna, her şeyi unutursun.
15 ou 20 minutos disto e tens o problema resolvido.
Yani duygusal krizimi beysbol oynatarak mı geçireceksin?
A tua cura para a minha crise emocional é mandar tacadas numa bola? É isso?
Baba, bana beysbol eldiveni aldığın zamanı hatırlıyor musun? ... ve onunla küçükler liginde o topu yakalamıştım sen de beni omuzlarına almıştın hani.
Pai, lembraste quando me compraste uma luva de basebol... e eu apanhei aquela bola alta no campeonato infantil... e me carregaste nos ombros?
Hokey ve beysbol sopanı sakla
Guarda o teu "stick" do Hóquei E o teu bastão do basebol
Saçları Briyantinli, naylon spor ceketli ve St. Anthony madalyonlu.. ... ellerinde Jason Giambi beysbol sopası olan, "Sopranolar" ın elemelerine katılan Bensonhurst İtalyanlarının canı cehenneme.
Que se fodam os Italianos de Bensonhurst com o cabelo besuntado, com os seus fatos-de-treino de nylon, as suas medalhas de S.to António, a brincar com os seus tacos de baseball Louisville Slugger da Jason Giambi a tentar entrar para "Os Sopranos."
Chicago'da durup bir beysbol maçı izleriz.
Pelo caminho, parar em Chicago e ver um jogo dos Cubs.
Bütün hayatım boyunca beysbol hayranı oldum.
- Não é verdade. Adoro basebol.
- Elinde beysbol sopası yok, değil mi?
Ela trouxe o taco de basebol?
Ayak ucunda şimdiye kadar aldığı bütün beysbol kartları var.
Já lá está toda a colecção de cromos de basebol, milhares deles.
Diğer insanlar bu beysbol kartlarına sahip olabilmek için ölürdü.
Até na morte é egoísta. Há pessoas que adorariam ter aqueles cromos de basebol.
Beysbol maçında olduğunu varsay.
Faz de conta que estás no basebol.
Beysbol maçı başladığı anda, hayatın bütün gerçekleri uçar gider.
Assim que começa o jogo, todas as realidades da vida são esquecidas.
Meyve suyu içip, beysbol oynayacaksınız. Sonra onu dairene davet edeceksin.
Bar de sumos, redes de basebol... e depois pedes-lhe para ir ao teu apartamento.
Beysbol maçını bul.
Coloque no jogo.
- Ya beysbol şapkalarından?
- E o desfile de moda de bonés de basebol?
Eline toptan çok beysbol sopası yakışır.
Ela é tudo isso e tem um corpo roliço.