Bilerek yapmadım Çeviri Portekizce
129 parallel translation
Sean, bilerek yapmadım!
Sean, não fiz de propósito.
- Bilerek yapmadım.
Não foi minha intenção.
Özür dilerim, bilerek yapmadım.
Eu não queria...
Bilerek yapmadım.
Não era minha intenção.
Özür dilerim. Bilerek yapmadım.
Desculpe, não foi minha intenção.
Bilerek yapmadım!
Papai!
Bilerek yapmadım.
Espera! Espera, não foi de propósito.
Bilerek yapmadım.
Não foi por mal.
- Bilerek yapmadım!
Não fiz de propósito!
Üzgünüm Julie. Bilerek yapmadım. Orada oturuyordu ve...
Desculpe Julie, não fiz por querer, eu simplesmente estava...
Bilerek yapmadım.
Não era essa a minha intenção.
Sonuçta bunu bilerek yapmadım ya.
Eu não fiz de propósito.
Hayır, bilerek yapmadım.
Não o fiz de propósito.
Bilerek yapmadım.
Não o fiz de propósito.
Bilerek yapmadım.
Nem me apercebi.
Bunu bilerek yapmadım.
Eu nunca faria nada disto.
— İlk defasında bunu bilerek yapmadım.
- Não o fiz de propósito. Na primeira vez.
Bilerek yapmadım.
Foi sem querer.
Ama onu bu öldürdüyse, bilerek yapmadım.
Mas se isso o matou, foi um erro.
Bilerek yapmadım ki.
Não o fiz de propósito.
Bilerek yapmadım.
Desculpe, foi sem querer.
Bilerek yapmadım.
Não foi de propósito.
Bilerek yapmadım.
Não tive intenção.
Bilerek yapmadım, Louis.
Não foi de propósito.
- Bilerek yapmadım.
- Não me espalhei.
Bilerek yapmadım, ben yalnızca...
Tu, vai primeiro! Vai!
Ayakkabılar mı? Ah, hayır, bilerek yapmadım.
Foi sem querer.
Bilerek yapmadım.
Não fiz de propósito.
Bunu bilerek yapmadım.
Não fiz de propósito.
Bilerek yapmadım.
Não deliberadamente.
- Bilerek yapmadım.
- Não fizeste de propósito.
En sevdiklerimin üzerine yemin ederim ki bilerek yapmadım.
Seria um filho da puta se tivesse feito de propósito.
İlk kez, bilerek yapmadım.
Por acaso não foi de propósito.
Yaşlı bir adamın kalp krizi geçirmesine neden oldum. Bilerek yapmadım, anlarsınız ya?
Causei um enfarte a um velhote, mas não fiz de propósito!
Bilerek yapmadım ki.
Foi inconsciente.
Bilerek yapmadım ki.
- Não sem saber.
Yemin ederim bilerek yapmadım.
Juro que não fiz de propósito.
Kusura bakma, bilerek yapmadım.
Desculpe, não tinha a intenção.
- Aferin, Vincent! - Bilerek yapmadım ki!
- Não fiz de propósito!
Bilerek yapmadım.
Peço imensa desculpa.
Bilerek yapmadım. Kamyonuna çarpmak istemedim.
Não tinha intenção de bater na vossa carrinha.
Bilerek yapmadım.
Não tinha intenção.
- Bunu bilerek yapmadım.
- Não foi propositado.
Bunu bilerek yaptın! - Yemin ederim, bilerek yapmadım.
- Fizeste de propósito!
Ben Valerie Highsmith olsaydım... Ve bu köyü yakmış olsaydım - - Bunu bilerek yapmadığından eminim.
Se eu fosse a Valerie Highsmith... e tivesse queimado esta aldeia...
Bayım, şu topluluğun önünde bilerek bir kötülük yapmadığımı söylüyor ve hoşgörünüze sığınarak düşüncenizle beni temize çıkarmanızı diliyorum.
Diante de todos, que minha declaração de inocência... me liberte em vossos generosos pensamentos.
Bilerek yapmadım.
Sem ofensa.
Asla onu bilerek kıracak bir şey yapmadım!
E nunca teria feito nada para o magoar deliberadamente. Está bem.
Senin de yardımınla Tom, ki bunu bilerek yapmadığını düşünmek isterim bütün kasabaya bela getirdi. Tadımızı kaçırdı.
Com a tua ajuda, que prefiro pensar que foi acidental Tom, ela conseguiu espalhar amargura e problemas por esta aldeia toda.
MONTGOMERY İL MECLİSİ birşeyler yapmamız gerektiğini bilerek... kendi kendime yaşayamazdım ve yapmadınız.
CONSELHO DE MONTGOMERY COUNTY não me perdoarei. Não me perdoaria se pudéssemos ter feito alguma coisa e não o fizéssemos.
- Bilerek bir şey yapmadım.
- Foi sem querer.