Bin dolar Çeviri Portekizce
5,406 parallel translation
İçeride olan 6 bin dolar değerindeki yakıtı istediler.
Queriam os $ 6.000 de combustível que tinha dentro.
Küçük kamp geziniz için bin dolar daha pahalıya gelir.
Por pessoa. Serão mais mil dólares, para quem acampar.
- Bin doları mı?
Mil dólares?
İki bin dolar.
- $ 2,000.
Evde iki bin dolarım var.
- Bem... $ 2,000. Em casa.
Rica etsem bana 20 bin dolar borç verir misin?
Podes emprestar-me 20 000 dólares?
-... 100 dolara karşılık tedaviye 30 bin dolar harcıyoruz.
- gastamos quase 30 000 em tratamentos.
- 5 bin doları yere döktün.
- Entornou 5.000 dólares.
Bunların hepsi için sana 40 bin dolar verebilirim.
Posso levar isto tudo, e oferecer-lhe 40 mil dólares.
İmzanı atar atmaz 95 bin dolar.
Noventa e cinco mil assim que assinar.
Çaylak mühendis, deneyimsiz... 20 bin dolar.
Engenheira júnior, sem experiência... Vinte mil dólares.
Adli tabip Julian Duval'ın Sal'ın cesedini görmek için 3 bin dolar verdiğini söyledi.
O, médigo legista diz que este homem,... Julian Duval, aparece, dá-lhe 2,2 mil para ver o corpo do Sal.
Maurice Owens için beş bin dolar.
Cinco mil dólares pelo Maurice Owens.
60 bin dolar.
60,000 Dólares.
Evet, bu insanlar küçük bir kızı sana veriyorlar senden 100 bin dolar alıp, sonra kızı geri alıyorlar.
Sim, estas pessoas elas... elas... elas dão-te uma criança, elas tiram 100 mil dólares de ti... e depois elas levam-na outra vez.
100 bin dolar?
100 Mil dólares?
"Nakit çalışırım. Kişi başı 25 bin dolar." dedi.
Ela disse, "eu pago em dinheiro 25,000 Dólares."
600 bin dolar tutuyor ama eğer peşin verirsek 100 bin dolar düşeceklerini söylediler, o yüzden.
Custou 600 mil dólares, mas eles disseram que iam baixar para 100.000 dólares, se pagássemos em dinheiro, por isso...
Çok fazla bilgisayar oyunu oynadığını düşündüğünüz çocuk, belki de yılda 250 bin dolar maaş aldığı bir konuma ulaşacak.
Aquele miúdo que tu achas que passa muito tempo a jogar videojogos pode muito bem chegar ao ponto de ganhar um salário de 250.000 dólares por ano.
- Elli bin dolar mı?
50 mil dólares?
İçinde ayakkabılarımın ve elli bin doların olduğu mavi bir çanta vardı.
Havia uma bolsa azul aqui, com meus sapatos dentro dela.
Yüz bin dolar nakit. Bir de Şikago'ya otobüs bileti.
100 mil em dinheiro e uma bilhete de autocarro para Chicago.
Yüz bin dolar.
100 mil.
Atlantic City'deki kumarhaneden 11 milyon aktarıldı. Mağazalardan 6,5 milyon. Yönetim kurulu üzerinden de 3 milyon 250 bin dolar kişisel kredi.
11 milhões num Casino em Atlantic City, 6.5 milhões da rede de hipermercados, e 1.3 milhões de empréstimos do conselho dos directores.
Ayrıca hayallerinin peşine düşmek için üniversiteyi asan ya da bırakanlar için yüz bin dolar teklif ediyor.
De qualquer maneira, está a oferecer dinheiro a pessoas que saltem ou saiam da Universidade por esse ideal.
Bunlar ne demek oluyor bilmiyorum ama sana 600 bin dolar vereceğim.
Não sei o que significa isso mas vou dar-te 600 mil dólares.
Sana 300 bin dolar vermeye hazırım.
Estou preparado para oferecer 300 mil dólares.
Peter Gregory'nin 200 bin doları alıp kendi şirketimizi kursak ne olur?
Se aceitarmos os 200 mil dólares do Peter Gregory e criarmos a nossa própria empresa?
Birkaç yüz bin dolar.
Alguns milhares.
Sadece beş bin dolar.
- São só 5000 dólares.
Beş bin dolar.
- 5000 dólares.
Los Angeles'da 18 aydan beri ayda 6 bin dolar bağış alan bir terörist birimi var.
Temos uma célula terrorista a operar em Los Angeles, a receber fundos nos últimos 18 meses de 6000 por mês.
10 bin dolar ver senin olsun.
Dá-me 10 mil dólares e ele é todo teu.
- 25 bin dolar.
- 25 mil dólares.
Ailemle birlikte bu hastaneye elektrik sağlamak için 12 bin dolar harcadık.
Eu e a minha família pagámos mais de 12,000 dólares para electrificar este hospital.
10 bin dolar istiyorum.
Por dez mil dólares.
Örneğin FitzCORE'a banyonun tamiri için 80 bin dolar ayırmışız. Ama ben bunun daha önceki ödemeye ait olduğunu sanıyorum. Belirtilmemiş tesisat hizmetleri için.
Por exemplo, pagaram 80 mil dólares à FitzCORE pela reparação da casa de banho, mas pensava que isso estava incluído no montante pago antes por reparações de canalização não especificadas.
Sadece birkaç bin dolar.
São apenas alguns milhares de dólares.
10 bin dolar.
10 mil dólares.
Sana 10 bin dolar yatıracağımı düşündüren nedir?
- O que te faz pensar que tenho 10 mil dólares por aí?
Bunların sokaktaki değeri 50 bin dolar olmalı.
O valor de mercado disto tudo devem ser uns 50 mil dólares.
Daha sonra arkadaşlarıma kişi başı beş bin dolar vereceğine söz verdi.
Ele prometeu às minhas amigas 5 mil dólares para cada uma.
Gördün mü, yaklaşık olarak yirmi bin dolar para cezası alabilirsin.
Vejo cerca de 20.000 dólares em multas até agora.
Kelle başı bin dolar.
Mil por cabeça.
- 250 bin dolar mı?
- 250 mil?
Dışarı çıktığımda mahalleye geri döneceğim. Uyuşturucu satıp günde bin dolar kazanırım.
Assim que sair, vou regressar ao bairro, traficar droga e curtir o dia.
Keşke dün 200 bin dolar harcamadan önce fark etseydin.
Podias ter percebido ontem, antes que eu gastasse 200 mil dólares.
Senin kadar yüzsüzünü görmedim. Son karşılaşmamızda 10 bin dolarımı ve arabamı almıştın.
És muito corajosa, da última vez que te vi, roubaste 10 mil e o meu carro.
Bin dolar mı demiştiniz?
Disseste mil?
Geçen sene 152 milyon 998 bin, 324 dolar harcadınız, açık var.
Os 152.998.324,00 dólares que gastou no último ano não vão dar.
Burada... 42 bin 252 dolar var.
Estão aqui... 42 252 dólares.