English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Blondie

Blondie Çeviri Portekizce

70 parallel translation
Harvey "Blondie's Chicken Inn" i önerdi, Doktor "Eddi's" i.
O Harvey sugeriu o "Blondie's Chicken Inn", o doutor queria ir para o "Eddie's".
Blondie?
Louro?
Hayvan, Harry, Hoffy, Price, ya da Blondie, Joey, veya Duke?
O Animal, o Harry, o Hoffy, o Price, o Louro, o Joey, ou o Duke?
Sen, Hoffy ya da Duke veya Price, Hayvan ya da Blondie hatta Joey.
Tu, o Hoffy, ou o Duke, ou o Price, o Animal, ou o Louro, ou até o Joey.
Blondie, sis makinesini getir.
Louro, vai buscar o preparado de fumo.
Blondie'yi vurdular.
Apanharam o Blondie.
Kurudum, Blondie.
Estou seco.
Blondie, dinle...
Escuta, Lourinho...
Haydi Blondie.
Anda, Lourinho, não nos falta muito para lá chegar.
Blondie...
Bem, Lourinho...
Ve, Blondie... hoşçakal.
Então, Lourinho... é um adeus.
Blondie, ölme.
Lourinho, não morras.
Blondie, yardım edeceğim.
Lourinho, eu ajudo-te.
Blondie, neyin var?
Lourinho? Que se passa?
Lütfen... Blondie... Biraz insaf...
Por favor, bebe um pouco.
Blondie, şu Angel Eyes değil mi?
Lourinho, não é o Olhos de Anjo?
Blondie...
O Lourinho...
Blondie, o cehennem çukurundan nasıl kurtuldun?
Lourinho, como é que saíste daquela pocilga?
Blondie, benimle çalıştığın için çok mutluyum. Demek yine beraberiz.
Lourinho, estou muito feliz por trabalhares comigo, e estarmos juntos de novo.
Blondie, Angel Eyes benimdir.
Lourinho, o Olhos de Anjo é meu.
Blondie...
Lourinho...
Blondie, hayatımızı tehlikeye attığımızı farkında mısın?
Lourinho, percebes que talvez estejamos a arriscar a vida?
Blondie!
Lourinho!
Hey, Blondie.
Ó Lourinho!
Woman : "Blondie" graffiti sanatıyla önemli bir figür gibi görünüyor.
"Blondie" parece ser uma figura importante dentro do estilo grafiti Art.
Duran Duran var... Popüler müzikte bir numara. Blondie var.
Tenho Duran Duran, do melhor.
Toots and the Crazy Maytals var. Bunlar ve daha bir sürü var.
Blondie, Toots e Crazy Maytals.
"Eva Braun ve kurt köpeği Blondie, Berchtesgaden'deyken."
Eva Braun e o seu cão Blondie em Berchtesgaden.
Savaşın sonuna doğru, Blondie'yle.
No final sim... com a Blondie.
Blondie kim?
Quem é a Blondie?
Hitler emin olmak için, önce Blondie'ye verdi.
O Hitler não estava seguro. Começou pela Blondie.
Eva, Blondie ve Hitler öldükten sonra, cesetleri yakıldı ve külleri birbirine karıştı.
E quando a Eva, a Blondie e ele morreram, queimaron os corpos e misturaram as cinzas.
Best of Blondie Kraftwerk, Young Marble Giants.
The Best of Blondie, Kraftwerk, Young Marble Giants...
Pekala, Blondie, Brace Face,
Aparelhada.
Blondie için, Blondie.
os Blondie.
- The Ramones orada başladı. Blondie.
- Os Ramones começaram lá.
Sonic Youth. Television. Talking Heads.
Blondie, Sonic Youth, Televison, Talking Heads, a lista continua.
Dean Martin hakkında pek bir şey bilmiyorum, ama bu haftanın en çok satanının Blondie * olduğunu biliyorum.
Bem, não sei muito acerca de Dean Martin, mas sei que o disco mais vendido esta semana é Blondie.
Hey, Blondie...
Ei, Blondie...
Blondie...
Blondie...
Blondie.
Blondie.
Blondie onlarla birlikte bir Amerikan denizcisinin de olduğunu söyledi
O Blondie disse que havia um fuzileiro Americano com eles!
Lütfen mesajımı Blondie'ye iletir misin?
Podias fazer o favor de entregar a minha mensagem para o Blondie?
Nereye gidiyorsun, Blondie?
Para onde vais, Blondie?
Blondie?
Lourinho?
- Blondie?
- Lourinha?
Blondie'yi buldun mu?
- Eu também.
Hayır. Sanırım bir ara yeniden boyamışlar.
- Encontraste a Blondie nalgum lado?
Blondie mi?
Blondie?
Sen ne düşünüyorsun, Blondie?
O que te parece, lourinha?
Nereye gittiğini sanıyorsun, Blondie?
Onde é que pensas que vais, lourinha?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]