English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Boxing

Boxing Çeviri Portekizce

52 parallel translation
BOKSTA BU AKŞAM
BOXING ESTA NOITE
Boksta Bu Akşam'da Britanya ve İmparatorluk Ağır Sıklet Şampiyonu Jack Bodell var.
Boxing Esta Noite é transmitido do Empire Pool, Wembley, e apresenta o combate de pesos pesados entre Jack Bodell, campeão britânico de pesos pesados.
- Tayland boksu. Hiç görmüş müydünüz?
Um combate de Thai-boxing.
Uh, ama April bu gece, Foxy Boxing'de sahne alıyor.
Mas a April está no Foxy Boxing esta noite.
All-StarBoxing'i size sunan...
All-Star Boxing, foi-vos trazido por...
BOXING HELENA
BOXING HELENA
"Boxing's Greatest Weigh-Ins" ve "Yentl."
- Boxing's Greatest Weigh-Ins e Yentl.
Aha, sarhoş boksu!
Ah, Drunken Boxing...
Genç adam sende fena dövüşmüyorsun ama sarhoş boksu diilmiydi
Jovenzinho, tu também não és muito mau. Mas o Drunken Boxing não era...
Sarhoş Box'u nasıl olur?
Que tal Drunken Boxing?
Sarhoş Boksu.
Drunken Boxing.
Duydumki sarhoş boksu en iyisiymiş.
Ouvi dizer que o Drunken Boxing é o melhor.
Sarhoş boksunu konuşuyorduk bizde.
Estamos a falar sobre Drunken Boxing.
Senin sarhoş boks'un Choy Li Fu ya uygun değil.
O teu Drunken Boxing não chega para o Choy Li Fu.
Benim Choy Li Fu ma senin sarhoş stilin.
O meu Choy Li Fu, e o teu Drunken Boxing.
Sarhoş boks stili yapıyor, değilmi.
Ele pratica Drunken Boxing, certo?
İyi O zaman belki bize sarhoş boks gösterisi verebilir.
Bem, talvez ele nos dê uma exibição de Drunken Boxing.
Tamam. Sarhoş boks u zamanı
Tudo bem... é hora de Drunken Boxing.
Sarhoş Boksu?
Drunken Boxing!
Sarhoş Boksu.
É Drunken Boxing.
Ve sen aptal herif Sarhoş boksu ve sokak kavgaları hakkında Ne söylemiştim ben sana
E tu, idiota, o que é que eu te disse sobre o Drunken Boxing e as lutas de rua?
Bundan da öte sarhoş boks u yokdemiştim!
E acima de tudo, não praticasses Drunken Boxing!
Sarhoş boksunu yasaklamak için iyi sebeplerim vardı.
Eu tenho razão para proibir o Drunken Boxing.
Sarhoş boksu ha
Drunken Boxing, ah?
"Boxing Day."
" Boxing Day.
Well, to use boxing parlance, if l may- - Bu çok basit olur.
Bem, se usamos termos de boxe é muito simples.
Burada. " Altı aylık bir zaman süreci içinde, dünya boks kurulunun...
Vês? "Num período de 6 meses, segundo os dirigentes da World Boxing..."
Haftaya diskoyu kapatıp kadın boksunu getiriyorlar.
Vão fechar a discoteca para a semana e começar a passar foxy boxing.
Boks yapıyor.
Boxing?
Bu aramayı yaparsan seninle Seksi Boks'a giderim.
Fazes esta chamada e eu vou contigo... ao "Foxy Boxing".
Ama her zaman Seksi Boks kızlarının ne seksi olduklarını, ne de boks yapmayı bildiklerini söylerdin.
Mas sempre disseste que as raparigas do "Foxy Boxing" não eram boas nem sabiam boxe. Estou preparado para que me provem que estava errado.
Rekabete dayalı kickboksing.
É kick-boxing de competição.
Ama benim Foxy Boxing'e biletim var.
Mas tenho bilhetes para "Foxy Boxing".
Üzgünüm, Foxy Boxing için dürbünlerimi unutmuşum.
Desculpem, esqueci-me dos meus binóculos para o "Foxy Boxing".
Erik, seni Vegas'ta Showtime Boks programında, Cumartesi gecesi maçtan sonra, Kid McCracken ile söyleşi yapmak üzere canlı yayına çıkarmayı istiyoruz.
Erik, quero experimentá-lo no "Showtime Boxing". Quero que entreviste o Kid McCracken depois do combate de sábado à noite, para emitir em Vegas.
Belki de her ay boxing e mektup yazmayı düşünmelisin.
Talvez devesse escrever uma carta ao "Boxing Monthly".
Bunu Başbakanın asla unutmayacağız bir boxing günü * yapacağız!
Faremos com que o primeiro ministro nunca se esqueça deste dia.
Pis boks. Yeni değil.
Chama-se dirty boxing.
Kick Box yapıyorum... Düşük derecede.
Eu faço kick boxing... um pequeno pontapé
Tobia benim kikboks hocam, Davide, onun arkadaşı, o bir emlakçı.
O Tobia é o meu professor de kick boxing. O Davide é amigo dele, é agente imobiliário.
Bara gelen kadınlar için bunu, erkekler için de "Belden Aşağı Boks" makinesini aldım.
Comprei isto para as mulheres que vêm ao bar, e "Low-Blow Boxing" para os rapazes. As minhas bolas!
Boks dünyası işte.
Mundo do Boxing, certo?
1M'i Boxing Day'deki hindi körisi gibi yapan şaşırtıcı şey ne derseniz?
E o que faz disso uma supresa é que o 1M é como a refeição a seguir ao dia de natal.
Ve Hristiyan bayramında nikah masasına oturacağız, nam-ı diğer Noel'de.
E vamo-nos casar na véspera do Boxing Day, mais conhecido como Natal.
Son durakları Los Angeles'taki Wildcard Boks Kulübü'ydü ve antrenör Freddie Roach ile tanıştılar.
A última paragem foi em Los Angeles, no Wildcard Boxing Club, onde conheceram o treinador Freddie Roach.
- Boks evet.
Boxing.
- Bu kadar.
- Isso, Boxing. E é isto.
Boks maçlarının olduğu gün, bütün günümü uydurma akrabalarla harcardım. sadece onu ensemden atmak için.
Passei um Boxing Day inteiro com familiares inventados só para a manter longe de mim.
Noel var ışık bayramı, Kwanzaa, Budist aydınlanma günü ve Hediye Açma günü.
Tem o Natal, o Hanukkah, o Kwanzaa, o Dia Budista da Iluminação e o Boxing Day.
Yarı finaller, Anaheim, Boxing Club Classic, 2009.
Sim. Meias-finais, Anaheim, Boxing Club Classic de 2009.
Cumartesi geceleri... ateşli boks maçların, Zumba derslerin veya her ay bana yüzlerce dolarlık ek masraf bindiren ne yapıyorsan biteli iki saat oldu ama Wendy hâlâ yok.
É sábado à noite e o teu foxy boxing ou Zumba ou o que quer que me custasse centenas de dólares por mês, acabara há duas horas e a Wendy ainda não tinha chegado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]