Bridgeport Çeviri Portekizce
81 parallel translation
Sana bir işim var. Sahibi leoparını Bridgeport'a götürmeni istiyor. - Ne oldu?
Joe, o patrão quer que leves este leopardo até Bridgeport.
- Bridgeport neresi? Nereden bileyim?
- Onde fica Bridgeport?
Evet. Bridgeport yolunu biliyor musunuz?
- Sabe onde fica Bridgeport?
Ben Bridgeport'a gitmiyorum.
Não vou para lá.
"Bir zamanlar özel dedektiflik de yapan ve son dönemde Birdegeport'ta küçük bir benzin istasyonu işleten Jeff Bailey iki cinayetten aranıyor."
"Jeff Bailey, antigo detective privado " e agora dono de um posto de gasolina em Bridgeport "é procurado por dois assassínios."
Cooper rapor veriyor. Bridgeport'un 20 mil güneyinde yol tutulmuş durumda.
A estrada está bloqueada a 32Km para sul de Bridgeport.
"Bridgeport'a giden yoldan 100 yarda uzakta bulunan nokta, " Stanford'la orası arasında yarı yolda? "Sen sanıyor musun ki..." Yeter!
Ou um local a 90 metros da estrada para Bridgeport, a meio caminho entre Stamford e Bridgeport?
Ve tarih, Eylülün 1'i, ve Bridgeport'a giden yoldan 100 yarda uzakta,
Ou o dia 1 de Setembro? Ou um local a 90 metros da estrada para Bridgeport, a meio caminho entre Stamford e Bridgeport?
Kesişme ihtimali en yüksek olan iki yerin konumları birisi Cutters kavşağının 10.2 mil kuzeyinde, diğeri de Bridgeport kasabası denen yerin 6.7 mil kuzey-kuzeydoğusunda.
Os dois locais mais susceptíveis de intersecção é a 10.2 milhas a norte de Cutter's Crossing e a 6.7 milhas norte-noroeste de uma cidade chamada Bridgeport.
12. peronda bekleyen Amtrak Senator'un 176 numaralı treni 23.45'te kalkacaktır. Boston istikametine giden tren Stamford, Bridgeport...
Embarque na linha 12, reservas para as 23 : 45 na Amtrak Senator, comboio no 1-7-6... para Boston, passagem por Stamford, Bridgeport,
- Marsha Bridgeport adında çok zarif bir hanım sizi arayacak.
A Marsha Bridgeport telefona-lhe.
Şimdi, Marsha Bridgeport aradığında ona istediği bilgileri... verirsen ona çok yardımcı olmuş olursun.
Quando ela disser Marsha Bridgeport, é bom dar-lhe o benefício da dúvida.
Bridgeport Sahil Güvenlik!
Guarda Costeira.
Bridgeport Sahil Güvenlik cevap verin lütfen.
- Ainda não. Guarda Costeira, escuto.
Bridgeport telsizi. Cevap verin lütfen, Bridgeport.
Guarda Costeira, escuto.
Ben Bridgeport'ta büyüdüm. O yüzden pek yabancılık çekmiyorum.
Cresci em Bridgeport, não me sinto propriamente em país estrangeiro.
Onu bu akşam Corner Pocket de bulabilirsiniz Bridgeport da.
Pode encontrá-lo na esquina Pocket esta noite em Bridgeport.
Bridgeport'a tombala oynamaya gitti.
Ela foi ao bingo em Bridgeport.
Bridgeport mu?
Bridgeport?
Bridgeport adına çalışıyor.
Ela trabalha para Bridgeport.
Rory'yi Bridgeport Polis Karakolu'ndan şimdi aldım. Tekne çaldıktan sonra tutuklanmasının ardından oraya getirilmiş.
Acabei de ir buscar a Rory à Esquadra de Bridgeport, para onde ela foi levada... depois de ser presa por roubo qualificado de barco.
Evet, bütün federal postalar New Jersey, Bridgeport'taki İyon Işını tesisinden geçer.
É, isso mesmo. Toda correspondência federal é passada... pelo feixe de íons em Bridgeport, Nova Jersey.
Otel lobisini Connecticut'taki Bridgeport'a benzetmek istiyor.
ela tenta fazer o salão do hotel ser como no Bridgeport, em Connecticut.
Bridgeport, Connecticut, cankurtaranlık.
Bridgeport, Connecticut, nadador-salvador.
Bridgeport'ta bir kız kardeşi olduğunu söylemiş.
O Kevin disse que ela tinha uma irmã em Bridgeport.
Evet, son olarak saat 17.17'de sinyal alınmış. Bridgeport, Connecticut'taki limandan. O zamandan beri sinyal yok.
Ficou sem sinal às 17h17 ontem, perto de Black Rock Harbor em Bridgeport, Connecticut.
Selam, Jack. Bridgeport polisi sahilde Patricia'nın eşkaline uyan bir ceset bulmuş.
A Polícia de Bridgeport encontrou um corpo que corresponde à descrição da Patricia que deu à praia em Seaside Park.
Doğu Bridgeport'ta fakir mahallelerinde yaşadın, her seferinde daha kötü bir eve taşındınız.
Cresceu numa série de projectos a leste de Bridgeport, um pior que o outro.
Wally Purdue Bridgeport Akademisi, Altı üniversiteden teklif almış.
- Wally Purdue, Academia Bridgeport, 6 prémios de excelência académica.
- Bridgeport Emniyetinden Dedektif Winn.
- Sou o Detective Winn, de Bridgeport.
Bridgeport Lisesi.
Liceu Bridgeport?
Bridgeport Lisesi, sesini duyalım!
Liceu de Bridgeport, façam barulho!
Tebrikler Bridgeport Lisesi, 206 mezunu tebrik ediyorum.
Parabéns, Liceu de Bridgeport, aos 206 finalistas.
Merhaba. Ben Bridgeport Emniyetinden Dedektif Winn.
Sou o Detective Winn da Polícia de Bridgeport.
Bridgeport'da böyle parti yaptığınızı bilmiyordum!
Não sabia que arrasavam assim em Bridgeport!
Bridgeport'un en çok nesini özleyeceksin?
Do que sentirás falta em Bridgeport?
İşte başlıyoruz Bridgeport.
Aqui têm, Bridgeport.
Minik sıcak elimde Bridgeport Lisesinin Kral ve Kraliçesi var.
Tenho nesta minha mão o rei e a rainha do baile do Liceu de Bridgeport.
Bridgeport Lisesi balo kralı ve kraliçesi...
O rei e a rainha do baile do Liceu de Bridgeport são...
Ben Bridgeport Emniyetinden Dedektif Nash.
Sou o Detective Nash, da Polícia de Bridgeport.
Ajan Dunham. Ajan Broyles'ın size Bridgepoint otomotiv ölümünü araştırttığını duydum.
Agente Dunham, soube que o agente Broyles a mandou investigar a morte no stand de Bridgeport.
Bir dakika, kızıl kayalıklar var.
Há penhascos de barro a sul de Bridgeport.
- Bridgeport'un hemen güneyi.
Boa.
Andrew Carlin.
Andrew Carlin, de Bridgeport.
Bridgeport'lu, yaklaşık 5 hafta önce ölmüş ve önceden Grandview'da oturuyormuş.
Morreu há 5 semanas e antes vivia em Grandview. - Parece o fantasma?
Bridgeport, Connecticut'ta bir kadın Bethany Ann Gardner.
Aquela mulher em Bridgeport, Connecticut... Bethany Ann Gardner.
Marilyn Wolk 2 numaralı jüri güney Bridgeport'lu bir kuaför.
A segunda jurada é a Marilyn Wolk, uma cabeleireira do Sul de Bridgeport.
Bridgeport o kısmı kesiyor.
A Bridgeport é que vai fazer essa peça.
Bridgeport'u bulamıyorum.
- Não encontro Bridgeport.
Onu Bridgeport Karakolu'ndan almam gerekti.
- à Esquadra de Bridgeport.
Bridgeport'da en sevdiğin ders hangisiydi?
Qual foi a tua cadeira favorita em Bridgeport?