English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Bueller

Bueller Çeviri Portekizce

66 parallel translation
FERRIS BUELLER'LA BİR GÜN
E agora, no céu... - O Don Nelson a relatar. - Ferris?
Bueller?
Bueller?
- Katie Bueller.
Katie Bueller.
Bay Bueller, farkında mısınız acaba... Ferris'in daha önceki yoklamaları hiç de tatmin edici değil.
Também sabe, Sra. Bueller, que... o Ferris não tem aquilo que consideramos... um registo de assiduidade exemplar?
Uyanın ve kahvenin kokusu, sizi kendinize getirsin Bayan Bueller.
Tem de abrir os olhos, Sra. Bueller.
Ferris Bueller gibi bir kişinin yarattığı tehlike iyi çocuklara kötü örnek olmak.
Uma personagem como o Ferris Bueller é perigosa... porque dá más ideias a miúdos bons.
Kariyerimdeki bu noktada, ihtiyacım olan son şey... 1500 Ferris Bueller kopyasının koridorlarda koşuşturmasını görmek.
A última coisa que preciso nesta altura é... de 1.500 discípulos do Ferris Bueller por estes corredores fora.
Kendisini Ferris Bueller ile beraber sık sık gördüm.
Costumo vê-la com o Ferris Bueller bastantes vezes.
Merak etme, Clarice, bu Ferris Bueller.
Ed? Não te preocupes. É o Ferris Bueller, aquele verme.
Bay Rooney ile konuşabilir miyim lütfen?
Daqui fala o Ferris Bueller, posso falar com o Sr. Rooney?
Ferris Bueller.
Bueller, Ferris Bueller.
Ferris Bueller'i kurtarın.
Salvem o Ferris Bueller.
Ferris Bueller'a yeni bir böbrek almak için para topluyoruz.
Estamos a fazer um peditório para comprar um rim ao Ferris Bueller, eles custam cerca de $ 50.000, se puderes ajudar...
Ya bir gün Ferris Bueller'in yardımına ihtiyacın olursa?
E se alguma vez precisares... do Ferris? O que te vai acontecer?
Grace bunun arkasında Ferris Bueller'in olduğundan hiç şüphem yok.
Grace, o Ferris Bueller está por detrás disto. Não tenho dúvidas.
Bueller.
Bueller.
Hay anasını avradını!
Bueller, seu filho da mãe.
İsmim Bueller.
Sim, o meu... O meu nome é Bueller.
- Ferris Bueller, kahramanımsın.
Ferris Bueller, és o meu herói.
Eğer Ferris Bueller dersen, taşaklarından birini kaybedersin.
Se disseres "Ferris Bueller" perdes um testículo.
Selâm, ben Ferris Bueller.
- Olá, como estão? Sou o Ferris Bueller. - Olá.
New York'taki büyük apartmanlardan birinde oturuyorduk ve onun Ferris Bueller günlerinden konuşuyorduk.
Vivíamos em Nova Iorque num grande apartamento em Village... e falaríamos sobre os tempos do Ferris Bueller.
Belki Haydut kızı geri almak zorunda kalmazdı. Ama başka bir filmdeki erkeğin birinin kaldığını görmüştüm.
O Bandit nunca teve de recuperar a rapariga, mas já vi um filme em que o tipo do Ferris Bueller o fez.
Eğer kardeşin hakkındaysa hayır, Ferris Bueller.
Se for acerca do teu irmão baldas, é escusado.
Ben ise şehrin büyük bir oto parkında çalışan sıradan bir garaj görevlisiyim.
Senti-me como aquele gajo do "Ferris Bueller's Day Off".
"Ferris Bueller'le Bir Gün" deki gibi taklit.
Isto é um boneco no Dia de Folga Ferris Bueler.
Herneyse, demek istediğim eğer düşünürsen, aslında doğrusu Ferris Bueller'ın kaçamağı değil.
Em todo o caso, o que eu estava a dizer é, se pensares nisso, não devia ter sido o Feriado Ferris Buellerf. ( Dia-Em-Baixo )
Ferris Bueller'ın çalışması olmalıydı, Çünkü tüm yapmak istediği buydu.
Devia ter sido o Dia-Em-Cima do Ferris Bueller, porque isso era tudo o que ele queria fazer.
Bueller'e gidiyoruz.
Vamos a caminho de Beulah.
Bueller'deki ailemin yanına gidiyorduk.
Íamos a caminho de Beulah, a minha terra natal.
Bueller'de birçok aileyi tanırız.
Há muitas pessoas boas em Beulah.
Bueller?
Gazeteiro? Gazeteiro?
Ferris Bueller, onun evde ve yatağında olduğunu zannediyordum.
Pensei que Ferris Bueller estava em casa, na cama.
Artık Ballı'yım!
Sou o Bueller.
Ayrıca başka ne konuda yalan söylediğini de öğrenin... - Anladığım kadarıyla "Ferris Bueller" gerçek ismi değil.
Além disso, descubram sobre que mais mentiu, pois presumo que não se chame Ferris Bueller.
Her şey yolunda mı?
- O Mozzie fez um Ferris Bueller.
"Ferris Bueller'le Bir Gün" Bize sürekli ; "Anne, ben aptal değilim"
"Gosto da vida louca", ela... estava sempre a dizer, " Mãe, não sou uma idiota.
Annene, bu gece tek başına sinemaya gideceğini söylediğini biliyoruz. "Ferris Bueller"
Sabemos que contou à sua mãe que ia ao cinema hoje à noite, sozinha.
Ferris Bueller, kahramanım benim. Kapa çeneni.
- Ferris Bueller, és o meu herói...
Ferris Bueller filmi gibiydi okulum.
Parecia o Ferris Bueller na escola.
Bueller?
- Bueller?
- Ferris Bueller, tanıyor musun?
Ferris Bueller, conheces?
- Ed Rooney'nin Bürosu. - Merhaba ben, Ferris Bueller.
Escritório do Ed Rooney.
- Ferris Bueller ikinci hatta.
O Ferris Bueller está na linha dois.
- Bueller.
Bueller.
Ferris Bueller hazretlerini durdurmak imkânsız değil.
Eu podia ter-te impedido. É possível impedir o Sr. Ferris Bueller, sabes?
Kimse? Bueller?
Gazeteiro?
Bueller.
O que achas, Jackie?
- Mozzie, bize Ferris Bueller numarası çekti.
- Escapou?
Ferris Bueller's Day Off'u izlemeye çalıştığımız zamanı hatırlıyor musun?
Lembras-te de termos tentado ver "O Rei dos Gazeteiros"?
Bu Ferris Bueller'den mi?
perdes as oportunidades. - É do Ferris Bueller?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]