Carpenter Çeviri Portekizce
318 parallel translation
Bayan Hunt'ın, Bay Carpenter ile yapacağı evliliği onaylıyor muydunuz?
Você aprovou o futuro casamento de Mna. Hunt com o Sr. Carpenter?
Bay Carpenter'la ilişkiniz nedir?
Não sei. Qual era a sua relação com o sr. Carpenter?
Bay Carpenter'ı oldukça severim tabi ki. - Herkes sever.
Eu... simpatizo com o Sr. Carpenter, claro.
Bay Carpenter'a para verdiniz mi? - Ne demek istiyorsunuz?
Deu dinheiro ao Sr. Carpenter?
1,500 $ çektiğiniz gün, Bay Carpenter kendi hesabına 1,350 $ yatırmış.
No dia que levantou 1.500 o Sr. Carpenter depositou 1,350.
- Burada olduğunuzu bilmiyordum Bay Carpenter.
- Como está, Tenente? - Não sabia que estava aqui Sr. Carpenter.
Yerinizde olsam bu konuda fazla endişelenmezdim Bay Carpenter.
Eu não me preocuparia com isso Sr. Carpenter.
Ben Shelby Carpenter.
Sou Shelby Carpenter.
Peki, bu nasıl bir his Bay Carpenter?
E como é que se sente Sr. Carpenter?
- İyi geceler, Bay Carpenter.
- Boa noite, Sr. Carpenter.
O değerli şahsiyet Bay Shelby Carpenter hakkında yaptığım özel araştırmamın sonuçları.
Os resultados da minha investigação particular... daquele caracter exemplar, o Sr. Shelby Carpenter.
Değişmiş Bay Carpenter'dan şimdiki zamanda söz etmişken kendisi şu sıralar senin şirketten bir modelle vakit geçiriyor.
Falando no presente do mudado Sr. Carpenter... ele anda agora envolvido com uma modelo da tua própria empresa.
Bundan sonra geçen sürede, Carpenter'ı bir daha gördü mü öğrenemedim.
Não consegui saber se entretanto ela viu o Carpenter.
- Bu amma da kalabalık bir delegasyon olmuş, ben sadece seni çağırmıştım Carpenter.
- É uma embaixada. Só chamei o Carpenter. - Eu sei.
Ya sen, Carpenter?
É ordinário, mas é forte.
Bu hafta Shelby Carpenter ile evlenecektiniz.
Você ia casar-se com Shelby Carpenter esta semana.
Shelby Carpenter'da bu dairenin bir anahtarı olduğunu biliyorsunuz.
Sabe que Shelby Carpenter tem uma chave deste apartamento.
Onun Carpenter'a aşık olduğunu ve Carpenter'ın sizin sigara kutunuzu ona verdiğini biliyordunuz.
Sabia que ela gostava do Carpenter, e ele lhe tinha dado a sua cigarreira.
Carpenter'ı kendi güvenliğinizi riske atacak kadar çok mu seviyorsunuz?
Ama tanto Carpenter que arriscava a sua segurança para o proteger?
Buradan, Shelby Carpenter ile evlenip evlenmeme konusunda kararınızı vermek üzere ayrıldığınızı biliyorum.
Eu sei que você foi para o campo para se decidir... se se casaria com Shelby Carpenter ou... ou não.
Onu oradan alıyor musun yoksa koyuyor musun, Carpenter?
Está a desmontá-la ou vai deitá-la fora, Carpenter?
Kararsız bir tipsin, değil mi, Carpenter?
Você é um tipo algo confuso não é, Carpenter?
İçinde bulunduğun durumun farkında mısın, Carpenter?
Você, já reparou na situação em que está, Carpenter?
- Hadi ama Carpenter. Anlat artık.
- Então, vá lá, Carpenter descosa-se.
Redfern, Carpenter'a aşıktı.
Redfern estava apaixonada por Carpenter.
Cuma gecesi o kapıyı senin açmamış olman çok kötü, Carpenter.
É pena que você não tenha aberto aquela porta na Sexta, Carpenter.
Asıl bilmek istediğim Carpenter konusunda bana niçin oyun oynadığın.
O principal que quero saber, é porque fez insinuações acerca do Carpenter.
Dün gece onu gördüğünde Carpenter ile aranda neler geçti?
Que aconteceu entre si e Carpenter quando o viu a noite passada?
- Adım Carpenter.
- Chamo-me Carpenter.
- Bay Carpenter, bu Bayan Benson.
- Esta é a Sra. Benson, Sr. Carpenter.
Bay Carpenter'ı sinirlendirmemeliyiz, aksi taktirde burada kalmayacaktır.
Não devemos incomodar o Sr. Carpenter, senão ele não fica cá.
- Evinizden çok uzaktasınız, değil mi, Bay Carpenter?
Está muito longe de casa, não está Sr. Carpenter?
Bu doğru mu, Bay Carpenter?
Não é assim, Sr. Carpenter?
Bay Carpenter, Tom Stevens.
Sr. Carpenter, este é Tom Stevens.
- Memnun oldum, Bay Carpenter.
Como está, Sr. Carpenter?
- Fazla şey hakkında bilginiz yok gibi, değil mi, Bay Carpenter?
- Parece desconhecer muita coisa.
Bay Carpenter, artık uzay gemisini görebilir miyiz?
Sr. Carpenter, agora podemos ir ver a nave espacial?
- Adım Carpenter.
O meu nome é Carpenter.
Teşekkür ederiz, Bay Carpenter.
Obrigado, Sr. Carpenter.
Bay Carpenter, atalet ne demek?
Sr. Carpenter, o que significa inércia?
Sevdim sizi, Bay Carpenter.
Gosto de si, Sr. Carpenter.
- Bay Carpenter eve geldi mi?
- O Sr. Carpenter já chegou?
- Adınız Carpenter mı?
- O seu nome é Carpenter?
- İyi akşamlar Bay Carpenter.
- Boa noite, Sr. Carpenter.
- Harika zaman geçirdik, öyle değil mi, Bay Carpenter?
- Tivemos um grande dia, não foi?
Yola çıksak iyi olur, Bay Carpenter.
É melhor irmos andando, Sr. Carpenter.
Bay Carpenter'ın niçin Bay Brady ile gitmesi gerekti?
Porque é que o Sr. Carpenter teve de ir com o Sr. Brady?
Yarın yine Bay Carpenter ile dışarı çıkabileceğimi umuyordum.
Estava a pensar em sair outra vez com o Sr. Carpenter.
Biz de tam senden bahsediyorduk Carpenter.
Estavamos precisamente a falar de si, Carpenter.
Carpenter ve gurur mu?
Carpenter orgulhoso?
- Sanırım idare etmek zorundayız.
E você, Carpenter?