Cheyenne Çeviri Portekizce
699 parallel translation
Bunlar Cheyenne'ler. Konuşmak istiyorlar.
São Cheyenes, querem conversar.
- Crow ve Cheyenne'lere benziyorlar, Zeke.
- Parecem Crow e Cheyenes. - Sím.
Eğer bu söz de bozulursa sadece Sioux'lar değil Cheyenne'ler, Oglala'lar Miniconjou'lar, Kara Ayak'lar, Şans Arc'lar dağlarla büyük sular arasındaki bütün kabileler savaşacak.
Se palavra quebrada agora... ... não só os Sioux, mas os Cheyenne, os Oglala... ... os Miniconjou, os Blackfeet, os Sans Arcs...
Sadece Sioux'ları değil, hepsini.
Não só os Sioux, mas os Cheyenne, os Blackfeet, e todos os demais.
"Cheyenne den ayrılıyorum dağların dışındayım."
Vou-me de Cheyenne, deixo a montanha.
"Hoşçakal, İhtiyar Paint ( Nebraskada bir kasaba ) Cheyenne den ayrılıyorum."
Adeus, meu bem. Vou-me de Cheyenne.
Bazı subay kardeşlerimiz büyük Kızılderili ulusları Siyu ve Çeyenler'le basının desteklediği savaşlarını sürdürürken bize sivrisinek ve pireleri savuşturma emredildi yani birkaç korkak, çapulcu kızılderili.
Enquanto alguns dos nossos irmãos Oficiais estão a conduzir... as suas muito publicitadas campanhas contra as grandes Nações Indianas... os Sioux e os Cheyenne... a nós é-nos pedido para nos protegermos das ferroadas dos mosquitos e picadas de pulgas... duns poucos covardes camponeses Indianos.
Sioux ve Cheyennes'ler savaş yolu üstünde.
Os Sioux e os Cheyenne estão em pé de guerra.
Sarı, beyaz ve kırmızı bantlı oklar... Güney Çeyenleri'ne ait.
Estas setas com marcas amarelas, brancas e vermelhas são dos Cheyenne do sul.
Bu bir Güneyli Çeyen köpek askerinin yayından çıkmış.
Veio do arco de um cão-soldado dos Cheyenne do sul.
"Bu araziye saldıran bir Çeyen grubu var."
Há um grupo de soldados Cheyenne neste território.
Düşünmek için para almıyorum, ama düşünüyorum da, ben Kırmızı Gömlek gibi... savaşçı Çeyenlere gösteriş yapmaya hevesli bir delikanlı olsaydım,
Não me pagam para isso. Mas acho que se eu fosse novo e vivaço como o Red-Shirt, ansioso por me exibir perante os soldados Cheyenne, ia ao conselho deles esta noite e convencia-os de que eu é que trouxera os búfalos de volta.
Custer'ı yenen Çeyen kardeşlerimizle birleşip, Kalan bütün yankileri de kovmamızı söylerdim.
e devemos juntar-nos aos irmãos Cheyenne que arrasaram o Custer e expulsaram o resto dos soldados Ianques.
Arapaholar, Kiowalar, Komançiler... ve Çeyen köpek askerleri. 80 = - 9 = 0 kadar. Saldırıya hazırlar.
Araphoes, Kiowa, Comanches e uns 800 ou 900 cães-soldados Cheyenne, prontos a atacar.
- Monahseetah bir Cheyenne dir.
Monahseetah é Cheyenne.
Hayır. O Cheyenne.
Não, é cheyenne.
Cheyenne bölgesinde değiliz sanıyordum.
Pensava que já estávamos fora do território Cheyenne.
Uzun bir yolu var, Cheyenne'a kadar.
Terá uma longa viagem até chegar a Cheyenne.
- Cheyenne'li bir silahşör.
Pistoleiro de Cheyenne.
Cheyenne okuyla sakatladım omzumu.
Sofro dum ombro por causa de uma flecha Cheyenne.
# From here to Xian
Daqui até Cheyenne
- Öyle mi? Ya Dodge City'deki, Cheyenne'deki, onlar da kuruntu muydu?
Imaginei coisas em Dodge City,
Öyleyse Cheyenne'de?
E em Cheyenne.
Simanız yabancı gelmiyor.
Não foi em Cheyenne! Seu rosto me é familiar.
Cheyenne'i terk ettiğimizde de ayni şeyi demiştin.
Cheyenne foi onde me prometeu na última vez. Cheyenne, no dia em que partimos para cá.
Buffalolar, Cheyenne bölgesinde.
Como daquela vez, em Cheyenne Wels.
Cheyenne'ler adamı nasıl asar duydun mu.
Soube de um enforcamento feito por Cheyennes.
Cheyenne'de çalıştın mı?
Já trabalhou em Cheyenne?
Cheyenne'deki demir yolu işinden beri... epey yol kat ettin.
Viajaste muito desde o tempo dos caminhos-de-ferro... em Cheyenne.
Bu eski bir Cheyenne tedavi yöntemi.
Este é um velho remedio dos indios cheyennes.
Cheyenne tedavi yöntemi!
Remedio indio cheyenne.
Bu "pembe taytlı tatlı bela"... Cheyenne'den Virginia City'ye herkesi hayran bırakmıştı... ve eski Batı'da bir efsane olmuştu.
Um "diabinho em collants cor-de-rosa", ela era celebrada em todas as colónias, de Cheyenne a Virginia City, e tornou-se uma lenda do velho oeste.
PlERCE KOMEDİ TİYATROSU CHEYENNE
TEATRO COMlQUE DE PlERCE CHEYENNE
Şimdi küçük hanım... eğer tiyatroyu görmek isterseniz, Cheyenne'in en iyisi benimkidir.
Agora, minha senhora, venha ver o teatro. Tenho o melhor teatro de Cheyenne.
O sadece Bonanza'nın patronu, Cheyenne'in değil.
E ele näo é dono de Cheyenne como é de Bonanza.
Cheyenne'deki en iyi oteldir.
É o melhor hotel em Cheyenne.
Cheyenne'den telgraf var Bay De Leon.
Um telegrama de Cheyenne, Sr. De Leon, do Mabry.
Hayır. Bu oyun Cheyenne'de tutmaz.
Näo. lsto näo vai resultar em Cheyenne.
Hayır, Cheyenne'de evlilikle dalga geçip... paçanı kurtaramazsın.
Näo, Healy, você näo vai conseguir... fazer pouco do casamento aqui em Cheyenne.
Ama Cheyenne'de adam öldürmek kolay, öyle mi?
Mas, em Cheyenne, pode-se matar pessoas?
Cheyenne'de bunu istiyorlar : Ucuz akrobatlar.
Isto é o que dá aqui em Cheyenne, acrobatas baratos.
O emri Cheyenne'de çıkardım.
Obtive-o aqui mesmo, em Cheyenne.
Hala Cheyenne'de, öbür silahı nereden bulduğumu düşünüyor.
Ele está em Cheyenne, a tentar ver como eu arranjei outra arma.
Cheyenne'deki adamları öldürdüğün için mi?
Por teres morto aqueles homens em Cheyenne?
Güneş, Amerikanın güneyinde kızılderililere tahsis edilen arazide, yer alan ve uçsuz bucaksız çorak topraklara sahip Cheyenne bölgesini her gün olduğu gibi aydınlatmaya başladı.
Amanheceu como um dia qualquer na reserva Cheyenne... nas vastas terras do Sudoeste da América... que era designado por Território Indígena.
Ancak bu Cheyenne'ler için sıradan bir gün değildi.
Mas este não era apenas outro dia para os Cheyennes.
Cheyenne'lerin nasıl unutulduğunu göreceği... ve dualarının kabul olacağı anı beklediler.
Quando os chefes brancos de Washington vissem por si próprios... como os Cheyennes tinham sido esquecidos.
Neden buraya getirilen yaklasık 1000 tane Cheyenne'den sadece 286 tanesinin hayatta kaldığını onlara izah etmenizi rica ediyorum.
Peço-lhe que os faça entender... que trouxeram mais de 1000 Cheyennes para aqui.... mas que só 286 continuam vivos.
Bir Cheyenne şefi vardı, Black Cattle ( Siyah Sığır ), Büyük bir şefti Beş altı yıl önce Amerikan hükümetiyle bir anlaşma imzaladı O Amerikan bayrağını, anlaşmayı koruyacağını göstermek için çadırının önüne astı.Ve Amerikan hükümeti anlaşmayı sürdürdü Sonra, dört yıl önce bir avuç serseri, başıbozuk tipler Kendilerine Kolorado Gönüllüleri diyen bu serseriler Çok cesur, kahramanlar!
Havia um chefe cheyenne... O nome dele era Cabeleira Preta, um grande chefe. À alguns anos assinou um tratado com o governo americano...
Yüzün ilk defa Cheyenne'de bu ifadeyi almıştı.
Eu vi lá fora na diligência.
Bela gelmeden evvel.
O mesmo que vi em Cheyenne, e em outros lugares, antes da confusão.