English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ C ] / Country

Country Çeviri Portekizce

956 parallel translation
Onu Pecos Country'de tanıdım.
Eu conheci-o, em Pecos Country.
Sen sosyete kulüplerine aitsin.
And Country Club.
Daha bu tür müzik keşfedilmeden önce böyle şarkılar söylüyordum.
Cantava música country antes de que inventassem a palavra.
Eski bir folk şarkıcısı.
É um cantor de música country.
Bu gecenin oyununa gelince, adı "Kardeğim, Richard" ve oyun bir kır kulübünde başlar.
Quanto ao filme desta noite, chama-se "O Meu Irmão, Richard", e começa num "country club".
Şey, onu geçen hafta sonu Şehir Kulübünde görmüştün.
Tu viste-o na semana passada, no Country Club.
Aşağıda benim ihtiyarın dükkanı, nehrin karşı yakasında da kulüp var.
Ali em baixo é a mercearia do meu pai, e na outra margem está o country club.
Kulüpte ses ayarı yaptıklarını duyar gibiyim.
É melhor despacharmo-nos. Já os ouço a afinar os instrumentos no Country Club.
- Sadece ufak bir Martini, sonra da Kulübe gideriz, tamam mı?
- Já bebeste o suficiente, Alan. - Um Martini minúsculo e depois vamos para o Country Club, certo?
Çok hoş.
É mais bonito do que o Country Club.
Bir sonraki adım bizi kulüpten atmaları olacak sanırım.
A seguir ainda nos pedem que nos demitamos do country club.
- Ben Bend Country'de doğdum ve büyüdüm.
- Nasci e fui criado em Bend.
Sizin küçük şehir klübünüze gidelim de bir şeyler yiyelim, konuşuruz da.
Porque não vamos ao Country Club almoçamos juntos e conversamos.
Ehliyetim, nüfus cüzdanım, sigorta kartım, kulüp üyeliği...
Minha habilitação, meu documento, a carteirinha do country club.
Köy kulübünde yakında yoksul insanlar partisi var.
No clube Country vai haver uma grande festa para pobres.
Sanırım biraz "GOING UP THE COUNTRY" dinleyeceğiz şimdi.
Acho que tocaremos "Going up the Country".
Country Joe ile az sonra herşeyi kurup geri geleceğiz.
Voltaremos com o Country Joe assim que arrumarmos tudo.
Bayanlar ve baylar, huzurlarınızda Waters, Country Joe and The Fish!
Senhoras e senhores dêem as boas-vindas a Country Joe The Fish.
Bayanlar ve baylar, Lütfen Country Joe ve Fish'e, hep beraber hoş geldiniz diyelim!
Senhoras e senhores, por favor, uma salva de palmas... para Country Joe and the Fish.
Hepsi de kovboy müziği çalıyor.
Todas de country music.
Ben de batı tarafındanım Bay Atkinson.
Eu sou um homem de West Country, Mr. Atkinson.
Golf sahasının oradaki tepelere doğru git!
Tenta as colinas. Próximo ao country clube.
Bu country müziğinden nefret ettiğimi ne zaman anlayacaksın?
Quando é que tu compreendes que eu odeio essa tua merda de música!
İki geceliğine. Kırsal Yaşam'daki ilanımızı görmüşler.
Como vês, viram o anúncio na Country Life.
* Katılıyorum ülkemizin vecizesine *
I share our country's motto
Çok değil, ama burada daha çok Country müzik satarız.
Um pouco lento, mas vendemos sobretudo country.
Kırsal kesimdeki insanlar taban örgütlemesine hayrandır.
O que acontece com esta gente do country é que têm atrativo para o povo plano.
Kulağa biraz kendini beğenmiş gelecek ama Country müzik şarkısı veya yıldızı olmak için şehre gidiyorum, tabii oraya varabilirsem.
Bom, já sei que sonha alto, mas vou a caminho da cidade, se conseguir chegar, para ser uma cantora ou uma estrela country.
- Sen de Country şarkıcılarından biri değilsin değil mi? - Hayır.
Não será um desses cantores de country, não?
- Hayır, adını bile duymadım. - Country şarkıcısıdır.
Não, nunca ouvi falar dele.
* Bu şehir dışı yolda *
Down the country lane
- Basit taşra halkı.
- Simples country folk.
- Taşra magandaları. Evet.
- Lixo country.
Bu taşralılardan daha geniş bir dinleyici kitlen var.
E assim conseguem uma grande audiência dessa gente do country.
* Dalmışken kendi country havasına *
While he's plowin'to the country blues
* Ülkemiz ağlıyor *
Our country acredita
LA Şehir Kulübüne giden herkesi tanıyor musun?
Conheces mais algum que entre no L.A. Country Club?
Şehir kulübüne gidiyorum.
Pois, vou ao Country Club.
Şehir kulübüne.
Ao Country Club.
Akşam Bayan Jarevy'le ve bu gece şehir kulübünde.
Esta tarde com a Sra. Jarvey, e esta noite no Country Club.
Bob'un Country Sığınağı.
Bob's Country Bunker.
- Bob'un Country Sığınağı mı?
- Bob's Country Bunker?
Hem country hem de western.
Temos country e western.
- "La." Country müziği için iyi perde.
- "La". Uma boa nota de country.
Vay canına, size bir şey söyleyeceğim, Country Sığınığında... uzun zamandır duyduğumuz en iyi müzikti bu.
Caramba, tenho de vos dizer que foi da melhor música que ouvimos... no Country Bunker desde há muito.
Şimdi burada, DJ'iniz Bobby Day ile saat 6'ya kadar "Tri-State Country" dinliyorsunuz, millet.
Estão a ouvir country triestadual com o DJ Bobby Day aqui mesmo, até às 6 da tarde, vizinhos.
WTMT, ülkenin Kentucky Hazard'daki sesi.
A voz do country em Hazard, Kentucky.
Aranızda bir şeyler mi olmaya başlıyor?
Vou levar a tia Carolyn ao Country Club. Está a envolver-se com ela?
- Benimle gitmek istemiyor musun?
Carolyn, levo-te ao Country Club de carro.
Country Joe!
Country Joe!
Bakıyorum "country ve western" - kovboy türkülerini seviyor.
Reparei que ele gosta de country music.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]