Dima Çeviri Portekizce
129 parallel translation
Zamanı geldi Dima, gözcüleri koy
Está na hora. Dima, prepare as cargas.
Sokmuşum bu ülkeye.
Dima, por favor.
Genel amaçlı değil, tam olarak bir çocuk doktoru.
Queres falar sobre religião, Dima?
- Yaşlanıyor musun? - İyiki yeterince yaşlı ve tecrübeliyim.
Dima.
Çeneni kapat ve kovayı ver, Dima.
Cala-te, Dima e dá-me o balde.
Dima, lütfen, bana biraz yemek ver.
Dima, por favor. Dê-me comida.
Kuran'ı biliyor musun? Dinlerle ilgili sohbet etmek mi istiyorsun, Dima?
- Queres falar de religião, Dima?
Dima.
Dima.
Dima emekli olana kadar departmanda değişiklik olmayacak.
Podes ir. Enquanto o Dima não se reformar, o departamento ficará sempre na mesma.
Dima da taşralı.
O Dima também veio da província.
Dans et Dima!
Dança, Dima!
Bir şey mi kaybettin Dima?
Dima, perdeste alguma coisa?
Doğum günün kutlu olsun Dima!
Feliz aniversário, Dima!
Dima, dur.
Dima, espera.
Dima iyi görünüyor!
O Dima está com bom aspecto!
Dima, benim.
Dima, sou eu.
- Dima.
- Olá, Dima.
Dima?
Dima?
Dima!
Dima!
Dima, neredesin?
Dima, onde estás?
Dima, nanokatalizörü kapat!
Dima, desliga o nanocatalisador!
Dima, tercihlerden bahsetmiştin.
Dima, estavas a falar de opções.
- Dima, Nastya'yla nerede kaldınız?
- Dima, onde estás tu e a Nastya?
Dima, sezar salata veya ona benzer bir şeyler al.
Dima, compra uma salada ao Casear.
Ben Dima, bu da Tane.
Sou a Dima, e este é o Floquinho.
Gelip bizde oyun oynamak ister misin Dima?
Gostavas de brincar em nossa casa, Dima?
Eric, küçük Dima'yı evine davet ettiğini söyledi.
O Eric disse que você convidou a Dima para ir a sua casa.
Dima, yapay aile içi ilişkinin bir kurbanı.
Dima é vítima de um incesto artificial.
Dima, gidelim!
Dima, vamos!
Bu iş yarın akşamdan önce bitsin çünkü Bay Dima uğrayabilir.
Mas despacha-te. O Sr Dima talvez venha amanhã.
- Bay Dima'yla konuşayım mı?
Pergunto ao Sr Dima?
- Bay Dima'yı rahat bırak.
Deixa o Sr Dima em paz.
Bayan Dima geldi.
Da Sra Dima.
Siktir git, Dima.
Vai-te lixar, Dima.
Dima, sanıyorum bugün güzel görüntüler çekeceksiniz, ne dersin?
Dima, achas que tiraste algumas fotos boas hoje?
Bana ver...
Dima, é apenas...
Dima, eşyalarını topla.
Dima, arruma as tuas coisas.
- Sergei : Tanrı aşkına, Dima! - Söyle!
- Pelo amor de Deus, Dima.
Dima, dışarıda daha güvenli olursun.
Dima, será mais seguro lá fora.
Sen eğitimli bir adamsın, Dima.
És um homem educado, Dima.
Hayır, Dima bu delilik.
Não, Dima. É uma loucura.
Dima! Bunu bana bırak!
Dima, deixa isso comigo!
Dima! Dikkat et!
- Dima, cuidado!
Dima! Kamerayı aldım!
Dima, já tenho o camera!
Dima!
Dima! Dima!
Neden yoldaş Dima'ya sormuyorsun?
Porque não perguntas ao camarada Dima?
Çok dahice, değil mi, Dima?
Não tão brilhante, certo, Dima?
Dima, ciddi olamazsın.
Dima, não podes estar a falar a sério.
Şu an bu bölgede 500 asker filan vardır.
Cala-te, Dima, e dá-me o balde.
Yine mi Dima!
Não vais falar no Dima outra vez.
Hayır, hayır, bu taraftan!
- Por aqui, Dima!