Dutton Çeviri Portekizce
135 parallel translation
Bay Dutton'a müziği başlatmasını söylesen iyi olur.
Diz a Mr. Dutton para começar a tocar.
Shinbone Star'ın kurucusu, yayıncısı ve yazı işleri müdürü Dutton Peabody beni kovmuştu.
porque Dutton Peabody, o fundador, editor e redactor do "Shinbone Star", me despediu no passado.
Bu "Shinbone Star," Yazı İşleri Müdürü Dutton Peabody.
É o "Shinbone Star", Dutton Peabody, Redactor-Chefe.
Dutton Peabody hakkını kullanıyor.
Dutton Peabody, a exercer o seu direito.
- Dutton Peabody.
- Dutton Peabody.
Dutton Peabody'nin seçilmesini isteyenler ellerini kaldırsın.
Os que são a favor de Dutton Peabody, levantem as mãos!
Başkanlık, eski arkadaşına, dördüncü kuvvetin... saygın üyesi, Shinbone Star'ın kurucusu, sahibi, yayıncısı... ve de editörü olan Bay Dutton Peabody'ye... söz veriyor.
O Presidente da mesa reconhece o seu velho amigo, esse distinto membro da lmprensa, fundador, dono, editor e redactor do "Shinbone Star", o Exmo. Sr. Dutton Peabody!
Araba Roger Dutton adına kayıtlı. Adam Donanma Albayı, Bn. Stewart.
Acontece que o carro pertencia a um certo Roger Dutton que é coronel dos Fuzileiros.
O da işimin bir parçasıydı. Neyse, şunu öğrendim : Bu Dutton İsviçre'ye sekizde kalkan uçağa bilet almış.
Seja como for, descobri que o coronel Dutton reservou passagem num voo para a Suíça às 20 horas.
Bakın, bu Albay Dutton Donanma Malzeme Kumandanlığında görevli. Yani satın alma subayı.
- Sabe, o tal coronel Dutton era do Comando de Materiais dos Fuzileiros, ou seja, um oficial de gestão e planeamento.
'Cesedin, Donanma Malzeme Biriminde görevli Alb. Roger Dutton'a ait olduğu teşhis edildi.
O corpo foi identificado como sendo o do Coronel Roger Dutton do Comando de Materiais dos Fuzileiros dos EUA.
'Polis, Alb. Dutton'un iki haftadır ortalıkta görülmediğini bildiriyor.
A Polícia diz que se desconhecia o paradeiro do coronel Dutton há duas semanas.
Albay Dutton mu?
O coronel Dutton? Sim.
İmalât şirketiniz Albay Dutton sayesinde bir sürü ihale aldı.
A sua empresa de construção conseguiu muitos contratos através do Cor. Dutton.
Teğmen, meslektaşlarınıza söyleyin Albay Dutton ve benim aramda bir ilişki olduğunu kanıtlamaları gerekir. O gün fiilen onunla buluştuğumuzu kanıtlayacak bir şey.
Tenente, devia dizer aos seus colegas que ainda têm de provar alguma ligação entre o coronel Dutton e eu, algo que prove que nos encontrámos, nesse dia.
Sizle Albay Dutton arasında bir bağlantı var.
Sabe, general, há uma ligação entre si e o coronel Dutton.
Albay Dutton diye biri. Size söylemiştim ya?
O coronel Dutton, o homem de quem lhe falei.
Albay Dutton diye birisi evime gelip beni ifşa etmekle tehdit etseydi kullanacağım tabanca bu olurdu.
E, quando um certo coronel Dutton viesse falar comigo e ameaçasse denunciar-me, é a arma que eu usaria.
Albay Dutton'un cesedi bulunduğunda, kim olsa...
Depois de encontrarmos o corpo do coronel Dutton, qualquer outra pessoa
Şunu söyleyeyim ki, Dutton'ın süpermarketlerimizdeki böcek ilaçlarıyla ilgili yaptığı araştırmadan çok etkilendim.
Deixem-me começar por dizer que fiquei muito impressionado... com aquela investigação que o Dutton fez... sobre pestícidas nos nossos supermercados.
Hoşça kal Dutton.
Fecha o teu cubículo.
Hâlâ burada çalışan herkese merhaba.
Adeus, Dutton. Olá, a todos os outros que ainda trabalham aqui.
Rigfort'un, Dutton'a ve kuzenine ne yaptığına bak. Endişelenme.
Olha só o que o Rig para fez ao Dutton lá dentro, e aquele tipo é sobrinho dele.
Eğilmeni istiyorum memur Dutton.
Quero que se apoie no carro, agente Dutton.
Ne düşünüyorsun memur Dutton, ha?
Que te parece, agente Dutton?
Dutton'un neden burada olmadığını biliyor musun? Hayır.
Sabem porque não está ele aqui?
Cesedi örtülü. 37 yaşındaki Philip Dutton'un görev başındayken öldüğü anlaşılıyor.
Parece que o Phillip Dutton, de 37 anos, morreu em serviço.
Dutton'u öldürdüler.
Mataram o Dutton.
Sen Dutton'u öldüren adamsın.
Foste tu que mataste o Dutton.
Şu polis Dutton'u sen öldürdün.
Mataste aquele agente, o Dutton...
Dutton ve Erlich!
O Dutton, o Erlich...
O yüzden Tommy Leonard'ı araştırdım. Leonard, Dutton, Erlich. Bunlar önemli değil.
O Leonard, O Dutton e o Erlich não interessam.
Mr. Dutton, canımı sıkmaya başlıyorsunuz.
Sr. Dutton, começa a aborrecer-me.
Bay Dutton, kovuldunuz.
Sr. Dutton, está despedido.
Daha işe yeni girdin. Hey, Dutton!
Ainda agora começaste a trabalhar aqui.
Seni mutlu etmekten başka hiçbir düşüncesi olmayan, senin için her şeyi yapmaya istekli güzel bir kız.
Um Warren Meers. Ando connosco no liceu durante um semestre, depois foi para a faculdade de Dutton.
Bay Dutton, burada ne olduğunu sorabilir miyim?
- O que sucedeu aqui, Mr. Dutton?
Dutton ve Howser, İplik Mart'ta greeter de Posta katip, okul öncesi yardımcısı.
Carteira no Dutton Howser, relações-públicas no Yarn Mart, assistente pré-escolar.
Dutton'ların çocukları. Burada büyümüşler. Kapı şifresi için yardıma çağırdık.
São os Dutton, cresceram aqui, vieram ajudar com o código do portão.
Biriniz Dutton tayfasıyla kalın.
Um de vocês devia ficar com os Dutton.
Dutton'ları ginş.. ... salonuna alır mısınız?
Podia acompanhar os Dutton à sala de estar?
Bay Dutton'ın dul eşini öldürmekle suçlanıyordu.
Ele foi acusado de matar a viúva de Mr Dutton.
Evet. O ve Dutton ailesiyle olan ilişkim.
Sim, com ele e com a família Dutton.
Dava tutanaklarına bakıyordum da, savcı senin müvekkiline karşı iyi bir iddianame hazırlamış gibi göründü bana.
A sério? Estive a ver as transcrições do julgamento e pareceu-me que o promotor tinha um bom caso contra o seu cliente. O Albert detestava a segunda mulher de Mr Dutton...
Bay Dutton'un son vasiyetinde herkes avucunu yaladı.
Todos perderam no testamento de Mr Dutton, devido a Angelina.
Angelina Dutton'ı müvekkilin öldürmediyse, kim öldürdü sence?
Se não foi o seu cliente a matar a Angelina Dutton, quem acha que foi?
- Dutton?
- Dutton?
Duymadın mı Dutton? Kovuldun.
Dutton, ouviste-me?
Dutton nerde?
Onde está o Dutton?
Sonra Dutton'daki teknik üniversiteye gitmiş.
Ela era bonita.
Seninle konuşmam gerek.
Acabámos de chegar. Porque não ficamos em Dutton?