Días Çeviri Portekizce
156 parallel translation
Geçen ay 5,000 dolarlık kürk ile buraya geldi.
faz poucos días. chegou a lhe pagar cinco mil dólares.
3-4 gün, belkide 1 hafta.
Tres ou quatro días. Uma semana talvez.
- Bir süre burada olmayacağım. Yolu kontrole gidyorum.
Estarei fora uns días, vou rastrear.
Coleman gideli 2 gün oldu.
Coleman se foi ha dois días.
Flack, kızılderililer günlerdir duman işareti gönderiyorlar.
Flack, os indios fazem sinais de fumaça ha días.
Konvoya sen izcilik et, ben bir hafta içinde dönerim.
Tú leva a caravana. Eu os alcançarei dentro de poucos días.
- Oh, 4-5 gün önce onlardan ayrıldık.
Não os vejo. Os deixamos faz tres ou quatro días.
Polise karşı gelmekten 30 gün hapis cezası veriyorum.
Também o condeno a 30 días por resistência às autoridades.
Onbeş gündür her akşam geliyor.
Tem vindo todas as noites desde há 15 días.
Chihuahua, ben Meksika'ya gidiyorum. Bir hafta ya da 10 gün kadar...
Chihuahua, vou ao México... por uma semana ou 10 días, e na minha ausência...
# - Buenos días!
- "Buenos días!"...
Günlerinin sayılı olduğunu söylemek için aradım.
Os seus días estão contados.
Her sabah aynaya bakıp,..
Todos os días faço a pergunta :...
" Böylece 7 0 gün sodyum karbonat banyosunda yattı.
" Ela repousa 70 días em um banho de natrão.
Buenos dias, binbaşı.
Buenos días, major.
Kiliseyi her gün temizleyeceksin ve Vogel'e de ailenden biriymiş gibi bakacaksın.
Varrerás a igreja todos os días. Darás de comer ao Vogel como se ele fosse um dos teus.
Buldum, aklına bir karatahta yerleştir... ve her günü... işaretle... 4, 6... 7 gün.
Já sei, imagina um quadro-negro em tua cabeça. Na metade... coloca um traço por dia... 4, 6... 7 días.
... son on gün içinde iki genç adamın ölümü ve her bir kurban şeytanın izlerini taşıyordu.
Morreram dois jovens nos últimos dez días. E cada vítima tinha a marca do Diabo.
Bununla gelmeyin.Satıldı 90 gün garantisi olduğunu söylemiştin.
Não venham aquí com isso. Este carro está vendido. O senhor disse que havia uma garantía de 90 días.
10 günlüğüne gitmesen olmaz mı? Bir günlüğüne gitsen?
Não quero que vás por dez días, só por um dia!
Buenos días'ın senin olsun.
Engula os seus "buenos dias".
Buenos dias, beyler!
Buenos días, rapazes!
Hatırlarmısın Amelia, manajer otel masraflarını ödememişti de... bizi otel odasına 10 gün boyunca kilitlemişlerdi?
Foi por culpa do empresário que não pagava a conta do hotel. Permanecemos encerrados dez días num quarto. Menos mal porque ela cozinhava.
- 45 gündür birşey yemiyor! - Niye?
Há 45 días que jejua.
Evine, çatıdan antenini sökmeleri ve televizyonunu kilitlemeleri için teknisyenler gönderdik. Evinde televizyon izlemesi imkansızlaştırıldı.
Assinou um contrato connosco... e, días depois, mandamos-lhe uns técnicos... que lhe selaram o televisor e procederam à inactivação... da antena do telhado da sua residência... isolando assím a casa de qualquier possivel contacto... com as imagens da televisão.
Benim daha fazla vaktim var, bir kaç gün daha Roma'da kalabilirim.
Se é por isso - até mais. Fico em Roma uns días.
Bunları her gün söylüyorsun.
Passas por isto todos os días.
İki gün içinde dönmem gerekiyor.
Estarei de volta dentro de dois días.
- Mitchie, buenos días.
- Mitchie, buenos días.
Son birkaç gündür o kadar sessizdin ki...
É só porque tens estado muito calada nos últimos días e...
- İsminiz nedir, bayım?
- Buenos días...! - Como se chama, señor?
Hoşgelmişiniz, komşilar.
Buenos días, vizinhos.
Hergün biraz erzak almayı planlıyorum.
Todos os días pretendo comprar coisas.
Maaş altı gün sonra.
Dentro de seis días nos pagam.
İki pazarla, çalışmadığınız dört günü çıkar.
Têm que ficar dois domingos mais quatro dias sem trabalho. Son nove días de trabalho.
- Günaydın Bay Wyatt.
- Buenos días, señor Wyatt.
Karşımıza sürekli yeni şeyler çıkıyor :
Todos os días aparecem novos conceitos que antes não conheciamos :
İsanın Son Günkü Azizleri kilisesindeniz.
Somos da Igreja de Jesus Cristo Dos Santos dos Últimos Días.
Biz İsanın Son Günkü Azizleri kilisesindeniz.
Somos da Igreja de Jesus Cristo Dos Santos dos Últimos Días.
Biz İsanın Son Günündeki Azizler kilisesindeniz.
Somos Santos dos Últimos Días.
Şey ah, İsanın Son Günkü Azizleri kilisesindenim.
Sou da Igreja de Jesus Cristo. dos Santos dos Últimos Días.
11 gün sonra çıkıyorum.
Sairei em 11 días.
Küp, yabancı bir gemiyi asimile ettikten 3 gün sonra enfekte olmuş.
O cubo foi infestado fazem tres días, pouco depois de haver infectado uma nave alienígena
Üç gün önce, onlardan hayatta kalan son bir mekik tespit edilmiş.
Fazem tres días que o coletivo detectou um de seus últimos trasportadores sobreviventes.
Geçen bir kaç gündür, sizi tedavi ediyoruz, hatırladınız mı?
O temos tratado durante varios días, se lembra?
Lütfen, üç yıldır ondan haber alamıyorum.
Por favor, não sei nada dele a tres días.
Günaydın!
Buenos días!
GUNAYDIN KOC, NASILSINIZ?
Bons días, bons días, Treinadores.
Üç gününüzü alır size 3 günümüzü ayırırız.
Tomará três días... atribuímos-lhe três dias.
Ben super kahraman değilim!
Sou um Santo dos Últimos Días.
Evet, ama bunun için, bir kaç güne ihtiyacım olur.
Sim, mas precisaria de varios días.