English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ E ] / Ederim

Ederim Çeviri Portekizce

119,902 parallel translation
Açın kapıyı, ateş ederim!
Abram esta porta ou disparo!
- Rica ederim.
- É um prazer.
- Teşekkür ederim.
- Obrigado.
Teşekkür ederim Şerif. Sağ olun.
Obrigada, Xerife.
Teşekkür ederim.
Obrigado.
Yeterince ayak parmağına basarsan seni temin ederim bir gün takılırsın, inan bana.
Se pisares pés suficientes, prometo-te que um dia tropeçarás.
Yakındık, teşekkür ederim.
Éramos, obrigado.
Onlara karşı mücadele etmezsek, sizi temin ederim, yabancılar bu boş koridorlarda virüs gibi yayılacak ve biz tepki göstermeye zaman bulamadan Alman fiziği yok olacak.
Se não lutarmos contra elas, prometo-vos... Os estrangeiros espalhar-se-ão pelos corredores sagrados como um vírus. Antes de podermos reagir, a física alemã deixará de existir.
Teşekkür ederim, efendim.
- Obrigado.
- Teşekkür ederim.
- Obrigada.
Teşekkür ederim.
- Obrigado.
Yemin ederim. Aklımdan muhteşem bir düşünce geçiyordu.
Tive um pensamento maravilhoso.
Ben tamir ederim.
Eu arranjo.
Teşekkür ederim, baba.
Obrigado, Pai. Como está a Marie, querido?
Anne, ilginiz için teşekkür ederim ve Marie'yi çok seviyorum ama evliliğe hazır değilim. Milano'ya taşınmayı planlamıyorum.
Mãe, agradeço o interesse e adoro a Marie, mas não estou pronto para me casar e não tenciono viver em Milão.
Bu güzel tatil için teşekkür ederim, anne.
Obrigado pelas boas férias, Mãe.
Teşekkür ederim, efendim.
Obrigado, senhor.
Her şey için teşekkür ederim.
Obrigado por tudo.
KAC, SIRBİSTAN – 1886 Teşekkür ederim baba.
Obrigada, Papá.
Teşekkür ederim.
Obrigada.
Teşekkür ederim ama efendim...
Obrigada, senhor, mas...
Belki bu teklifini kabul ederim.
Talvez aceite a oferta.
Dinle Albert. Bunu benden duymaktan bıktığını biliyorum ama yemin ederim, ben de söylemekten bıktım.
Albert, estás cansado que te diga isto, mas estou duplamente cansado de o dizer.
Teşekkür ederim!
Obrigado.
İhtiyacın olan oysa Mileva, gerçekten ihtiyacın olan oysa sana yardım ederim.
Se é disso que precisas, Mileva... Se é mesmo disso que precisas... Eu ajudo-te.
– Teşekkür ederim.
- Obrigado.
Harika. Teşekkür ederim.
Muito bem, obrigado.
Sana yardım ederim.
Eu ajudo-te.
Teşekkür ederim.
Agradeço.
Çocukluğu sonsuza dek sürecek diye düşünürsün ama seni temin ederim, bir salisede geçip gidecek.
Pensas que a infância dele durará para sempre, mas prometo-te que passará numa fracção de segundo.
Eğer ki bu yaratığın seni mutlu edebileceğini düşünüyorsan seni temin ederim oğlum, sefalet dolu bir hayatın olacak.
Se pensas que esta criatura te pode fazer feliz, prometo-te, filho, que terás uma vida de tristeza.
İçtenlikle tebrik ederim Pierre.
Muitos parabéns, Pierre.
"Salakça" yı tercih ederim ama maalesef!
Preferia "idiota", mas tem de ser assim.
Senin için tamir ederim.
Eu remendo-a.
Kokarca taşağı yemeyi tercih ederim.
Eu preferia comer os tomates de uma doninha fedorenta.
Rica ederim.
FORA DE SERVIÇO - Não tens de quê.
Hayır, yemin ederim silah gördüm.
Eu vi uma arma.
Rica ederim.
De nada.
Sizi temin ederim ki Dyer kardeşler bir Cehennem Silahı'na sahipler. Dur tahmin edeyim?
Garanto que as irmãs Dyers têm em posse uma máquina infernal.
- Teşekkür ederim.
Obrigada.
Teşekkür ederim Bertha ama ne yazık ki müsaadeni isteyeceğim.
Obrigada, Bertha. Receio ter de pedir licença.
Bana inandığın için teşekkür ederim.
Obrigado por acreditares em mim.
Bence idare ederim.
Acho que vai correr tudo bem.
Beni bulduğun için ben teşekkür ederim.
Obrigada por me encontrares.
Evet, ederim.
Sim, tomo conta disto.
Yemin ederim, çocuk altı ay uyumadı.
Juro que aquele miúdo não dormiu durante seis meses.
Bu kadar çabuk geldiğiniz için teşekkür ederim.
Obrigado por virem em tão curto espaço de tempo.
– Teşekkür ederim.
Obrigado.
Kumsallardan nefret ederim.
Odeio a praia.
Teşekkür ederim efendim.
Obrigada, senhor.
Teşekkür ederim efendim.
"Não significa sim" em quantidade.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]