Edgar hoover Çeviri Portekizce
100 parallel translation
Bu boş lafları, bırak sen, J. Edgar Hoover söylemiş olsa bile bizi etkilemez.
Não aceitaríamos esses de abuso da parte do J. Edgar Hoover, muito menos de si.
J. Edgar Hoover mı?
O J. Edgar Hoover?
- J. Edgar Hoover.
- J. Edgar Hoover.
- J. Edgar Hoover.
- É J. Edgar Hoover.
- J. Edgar Hoover da olabilirim.
- Eu até posso ser o Hoover.
Orada kim var? Şüphesiz, orada...
Quem está ali, o J. Edgar Hoover está ali?
Ve o da Edgar Hoover'a bulaştırdı. İşte aslında böyle yayıldı.
E ele pegou ao J. Edgar Hoover, e foi assim que a coisa se espalhou.
Bir keresinde Lyndon Johnson'ın sağ kolu bana J. Edgar Hoover'ın yerine birini aradıklarını söyledi.
Quando eu era repórter, o homem de confiança de Johnson... revelou-me que procurava um sucessor para J. Edgar Hoover.
FBI, CIA, J. Edgar Hoover petrol şirketleri, Pentagon, Beyaz Saray'daki erkekler tuvaleti görevlisi.
O FBI e a CIA e o J. Edgar Hoover e as companhias petrolíferas e o Pentágono e o contínuo da casa-de-banho na Casa Branca.
J. Edgar Hoover olmayabilirim ama Tarker Mills'de kanun benim.
Não sou J. Edgar Hoover, mas sou a lei em Tarker's Mills.
J. Edgar Hoover onun komünist olduğunu söylüyor.
O J. Edgar Hoover disse que ele é comunista.
FBI başkanı J. Edgar Hoover'ın bir açıklamasını okuyorum Hoover konuşmasında diyor ki :
Li um depoimento feito pelo director do FBI, J. Edgar Hoover, onde ele diz que :
Bu ortalık yerde uygulanan bir infazdı ve Dallas Polisindeki... Gizli Servisteki, FBl'daki ve Beyaz Saray'daki... benzer kafada insanlar tarafından örtbas edildi. Bu iş, olaydan sonra suç ortağı haline gelen J. Edgar Hoover'ı... ve Lyndon Johnson'ı da kapsıyor.
Tratou-se duma execução pública encoberta por outros correligionários da Polícia de Dallas, nos serviços secretos, no FBI e na Casa Branca, incluindo J. Edgar Hoover e Lyndon Johnson, ambos cúmplices após o facto.
Üstünde adres olarak J. Edgar Hoover yazılıydı.
- Dirigido a J. Edgar Hoover. - Olá, Jimmy.
J Edgar Hoover kötülerdendi.
o J. Edgar Hoover era um gajo bera.
Kimle gidersen git. J. Edgar Hoover'la bile gitsen öyledir.
Pode até ser o J. Edgar Hoover.
J Edgar Hoover'ın bile buzdolabı yoktu.
J. Edgar Hoover nem sequer tinha um frigorífico no seu gabinete.
Siz yazarken düşündüm, " J. Edgar Hoover :
E o teu artigo sobre o FBI? "Quando é que casa o Hoover?"
J. Edgar Hoover, 48 yıldır FBI'ın başı.
J. Edgar Hoover, chefe do fbi, 48 anos.
1946'da J. Edgar Hoover tarafından açılmış.
Compilado por J. Edgar Hoover em 1946.
Haklıysam fazla araman gerekmeyebilir J EDGAR HOOVER FBI Binası
Tens toda a razão : é uma busca infindável. EDIFÍCIO J EDGAR HOOVER.
Folsom, San Quentin ve Alcatraz hapishanelerinin yöneticisi ve J. Edgar Hoover'ın sağ kolu,... gururlu Müdür Humson birliğini tebrik ediyor.
O Sr. Humson, Director das prisões de Folson, San Quentin e Alcatraz, e confidente de J. Edgar Hoover, cumprimenta o seu esquadrão.
Niye J. Edgar Hoover Henri'ye olanlarla ilgileniyor?
Porque razão Hoover se importaria com o Henri?
Demek evden çıkar çıkmaz, J. Edgar Hoover'a dönüşüyormuş.
Mas, assim que sai de casa, transforma-se num J. Edgar Hoover!
Şu anda bayanın başına doğrultulmuş bir silah var. [br ] O nedenle hemen Washington'u ara ve onlara adamlarını esir [ br ] aldığımızı söyle ve adamların ben J.Edgar Hoover ile konuşana kadar [ br] hiç bir yere gitmeyecek.
Há uma arma apontada para a cabeça desta dama agora, então você chamará Washington e dirá a eles que estamos mantendo seu povo prisioneiro e que eles não irão a lugar algum até que eu fale pessoalmente com J. Edgar Hoover.
J. Edgar Hoover da, Mafya'nın varlığını asla itiraf etmemişti.
E o J. Edgar Hoover nunca admitiu a existência da Máfia.
Bulunduğumuz bina J. Edgar Hoover binası.
Estamos no edifício J. Edgar Hoover.
1962, J. Edgar Hoover...
Estávamos em 1962,
FBl'ın başındaydı, bazılarına göre Amerika'nın.
J. Edgar Hoover dirigia o fbi,
J. Edgar Hoover'ın araştırmasına engel olurken yakalanmıştı.
Ele foi despromovido por dificultar uma investigação do J. Edgar Hoover.
J. Edgar Hoover bir giysi giymişti değil mi?
- Genial. Essa foi boa. E J Edgar Hoover usava saias, certo?
Kızıl Avcıların şefi, senatör Joseph McCarthy ve FBI Müdürü J. Edgar Hoover, Birleşik Kuvvetler Kongre'de çalışıyorlar, Wisconsin'den senatör ve efsanevi kanun adamı...
O chefe dos Red Hunters, Senador McCarthy e o director do FBI, o Hoover, unem forças. No Congresso, o senador do Wisconsin e o lendário polícia juraram liquidar a ameaça Vermelha dentro do governo federal.
Viking, bizimkine benzeyen J. Edgar Hoover'ın bu kitabını yapıyormuş.
A Viking está a fazer um livro sobre o J. Edgar Hoover que se parece imenso com o nosso.
J EDGAR HOOVER FBI Binası
edifício J EDGAR HOOVER. fbi.
Edgar Hoover da elbise giyermiş.
O J. Edgar Hoover costumava vestir um vestido.
J. Edgar Hoover, FBI başkanı, Bugün bir yazıyla büronun Komünizmle savaşta, medyumları kullandığı yönündeki iddiaları yalanladı.
J. Edgar Hoover, o director do Gabinete federal de Investigação fez hoje uma declaração a negar que o gabinete esteve envolvido em recrutar videntes para a batalha contra o comunismo. "
J. Edgar Hoover ile aran iyi mi?
Concordas com o J. Edgar Hoover?
J. Edgar Hoover ile bittiğini sanıyorum.
Eu pensei que isso já não se fazia desde J. Edgar Hoover.
J. Edgar Hoover adını gazetelerde görememiş.
Nem Edgar Hoover acharia seu nome nos jornais.
Yeni kemerini sıkmaya çalışan J. Edgar Hoover gibi terliyorum burada.
Estou a suar tanto que pareço o J. Edgar Hoover a pôr uma cinta.
Walter Winchell, Edgar Hoover en güçlüsü de, Joe McCarthy.
O Walter Winchell, o Edgar Hoover, o Joe McCarthy acima de todos.
Walter Winchell, Edgar Hoover en güçlüsü de, Joe McCarthy.
O walter Winchell, o Edgar hoover, o Joe McCarthy acima de todos.
Unutmayın ki bu ülke, bütün işi, başarı kazanan bir siyahın itibarını yok etmek olan J. Edgar Hoover gibi bir adam yetiştirdi.
Lembrem-se que neste distrito havia um J. Edgar Hoover, cuja tarefa era destruir a credibilidade de qualquer negro que sobressaísse.
Nedense J. Edgar Hoover ondan nefret ediyordu.
J. Edgar Hoover odiava-o profundamente, não se sabe porquê.
Böylece annesine cazgır, uslanmaz ayyaş dediğimi ve yüzünü J. Edgar Hoover'ın kıçına benzettiğimi hatırlamazdı.
Assim, podia não se lembrar da vez em que chamei á mãe dela bêbada insuportável com uma cara igual ao cu do J. Edgar Hoover.
J EDGAR HOOVER FBI BİNASI
EDIFÍCIO DO FBI J. EDGAR HOOVER
Ayrımcılıkla, göçmen işçilerin sömürülmesiyle ırkçılıkla, J. Edgar Hoover'la özellikle de Senatör McCarthy'yle olan tarihi mücadelesi.
Segregação, exploração de emigrantes, apartheid, J. Edgar Hoover, e a não menos importante luta histórica com o senador McCarthy.
1938'lerde, FBI'ın başkanı J. Edgar Hoover Jeffersonian Enstütüsü'nün o zamanki kanuni temsilcisi olan Profesör Daniel Payne'e, Hoover'ın kesinlikle insan kalıntıları olduğunu düşündüğü örnekler hakkında değerlendirmede yardım için bir yazı yazdı..
Em 1938, o director do FBI, J. Edgar Hoover, escreveu ao conservador do Instituto Jeffersonian, Professor Daniel Payne, para que o ajudasse na avaliação de espécies que se julgava serem humanas.
Boş alanda huzurumla çürümek varken küçük Edgar Hoover'ın eline düştüm.
Isto é duro. Era melhor ter ficado a apodrecer no campo. Logo tinha de me calhar este tipo!
J. Edgar Hoover harika bir dansçıydı.
O J. Edgar Hoover era um dançarino fabuloso.
Bir şeyler yapacağız.
Chamaremos o J.Edgar Hoover logo em seguida.