Egoist Çeviri Portekizce
124 parallel translation
O zaman çok egoist olmalısın, her şeyinle bencil.
Então, é melhor aprenderes a ser uma tremenda egocêntrica, egoísta até ao âmago.
Tam bir egoist bakış açısı.
É um ponto de vista puramente egoísta.
Göç ^, yüreğinin gerçek bir egoist olduğunu ispatlıyor.
Essa história do Êxodo mostra que no fundo é um irgunista.
- Birkaç kelime degistirip bir seyler geveliyorsun sadece egoist piç!
Escreveste algumas alterações e murmuraste, seu sacana autocentrado.
Kariyerinden kalan son parçalara tutunan mutsuz, egoist, vasat bir aktör.
Um actor patético, egoísta, medíocre, a agarrar-se aos últimos vestígios da sua carreira.
Seni kaba, saygısız, egoist manyak.
És mal-educado, deselegante e egocêntrico.
Bu kadar bencil ve egoist bir düşünce tarzı duymadım!
Se é preciso para te salvar... eu faço-o.
Seni egoist kaltak!
Maldita cabra egoísta!
Seni şişko, egoist domuz!
És um javardo, um egoísta!
Ama, günü çelişkilerime göre planladığını düşünecek kadar egoist değilim.
Sim, mas ELE não quererá ver por muito mais, como eu me meto sempre em sarilhos.
Egoist, evet öylesiniz. Egoist.
Grande egoísta!
Yalnızca egoist!
Egoísta!
Bir bok göremediğini inkar eden kör, egoist, lanet herifin tekisin.
O imbecil de um cego egoísta que nega a sua cegueira.
Olmadım çünkü istemedin. Egoist!
Claro que não, porque tu nunca quiseste, és um egoísta!
"Deepak bencil, egoist, sahte bir adam."
O Deepak é um egoísta e um homem falso.
Adam bir egoist.
O homem é um individualista.
Lütfen! Senin egoist derin düşüncelerinin tarihteki merkezi rolü için beni bağışla.
Economize seus raciocínios egoístas sobre seu grande papel na história.
- Bu kadar egoist olma.
- Não sejas egoísta.
- Egoist mi?
- Egoísta?
Sen hayatımda tanıdığım... en egoist ve en kibirli adamsın.
Tu és a pessoa mais... egoísta e peneirenta que já conheci.
Bir egoist gibi, terkettiği bir kadını kullanmayı deniyor.
Ele espera que a mulher que abandonou atenda o seu pedido. Cretino arrogante.
O Kurnaz ve egoist bir kaltak.
Ela é uma cabra calculista, egocêntrica e egoísta.
Sadece anlamsız bir egoist değilsin,.. ... ayrıca kendine özgü bir kabalığın da var.
Você não é só convencido e egoísta... como também é genuinamente grosseiro.
Tembel, egoist ve şımarıksın.
És preguiçoso, egocêntrico e mimado.
Gayet egoist bir hâli var.
Sente-se radiante.
Biliyorum, Takıntılı bir egoist oldu ama onu hic bu kadar arzuladığım olmamıştı. Elimde değil!
Oh, Não consigo evitar!
Eskisi gibi bencil, egoist, alçak, iğrenç oldun!
Voltaste a ser o mesmo egoísta, egocêntrico, infame, nojento, odioso.
Sığ, kadın peşinde koşan ve muhtemelen fazlasıyla şanslı bir egoist.
É um egomaníaco superficial, que anda atrás de saias e que tem provavelmente mais sorte do que mérito.
Tam bir egoist olması seni rahatsız etmiyor mu?
Não o incomoda que ele seja totalmente egocêntrico?
Egoist ve inatçı.
Egoísta e teimoso.
Benimle ilgilenen bir aile istemem egoist bir davranış mı?
Francamente, é pedir muito uma família que goste me mim?
- O kadar egoist birisin ki.
- Tem um ego enorme.
- Egoist miyim?
- Um ego?
Kabarık tüy... seni bencil, egoist, ben merkezci küçük hükümdar. Pilot onu etrafta döndürenin sen olduğunu söyledi.
Você, Sparky egoista, egocêntrico, pequeno Dominário.
Senin gibi yeteneksiz, ahlaksız egoist biri için çalışarak boşa harcadığım her saniye için üzgünüm.
Lamento todos os segundos que perdi... a trabalhar para um egocêntrico sem talento e sem ética como você.
Egoist bir manyak tarafından yasa dışı intihar görevine yollandık.
Somos conduzidos para uma missão suicida ilegal por um maníaco egoísta.
Seni lanet egoist!
seu egoísta desgraçado!
Egoist birisi değilim.
Não sou uma pessoa propriamente egoísta.
- Egoist'in biriyim, sadece kendimi düşünüyorum
- Eu sou um egoísta, só me importo comigo...
- Yönetmen tam bir egoist.
- O realizador é egocêntrico.
Bir kadından emir alma konusunda aşırı egoist şövanist ve geri kafalı olduğun için.
Por seres um velho inseguro, que é egoísta demais, fraco de cérebro e chauvista... para receber uma ordem de uma mulher.
Anlaşılan birçok kişiye egoist göründün.
Parece que muitas pessoas te acham egocêntrico.
- Sen egoist, bencil, aptalın tekisin!
és um idiota egoísta!
Brett'in egoist olduğunu biliyordum.
Eu sabia que o Brett era egocêntrico.
Kaba, egoist ve ağzı ton balığı kokan birine ihtiyacım yok.
Eu não preciso duma intimidação rude, e egoísta dum mau hálito de atum!
Chico ; egoist, rasyonal ve her zaman hesap yapan : Bu da egodur.
Chico, o sujeito racional, egoísta, que calcula o tempo todo, é o Eu.
Fakat saf bir kötülüktür,... Sadece egoist, mücadele etmeye çalışan, karşısındakine zarar vermek isteyen ama suçluluk duymayan bir kötülük..
Eles são apenas egoístas, querem comer, sobrepujar os outros, mas não há propriamente culpa.
Sacks bencil, egoist pisliğin teki ama aptal değil. Anlar.
Sacks é um idiota egocêntrico, egoísta... mas não um idiota.
Eğer okul reformum hakkında egoist bir vızıltı daha duyarsam, bu konuda bir şeyler yapmayı daha da çok isteyeceğim.
Se tivesse de ouvir mais um egoísta a falar sobre a necessidade da reforma escolar em vez de fazer algo sobre isso...
Bu konuda tamamen egoist olabilirsin.
Não faça economia.
Seni egoist...
Egoísta...