English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ E ] / Encantar

Encantar Çeviri Portekizce

193 parallel translation
... boş vaatlere karnımız doydu artık.
Nós já não acreditamos em histórias de encantar, entende?
İstediğini baştan çıkarabilirsin.
Podes encantar qualquer pessoa, se quiseres.
Bir hokus pokus yaptı... aslanlar, maymunlar donakaldı.
Tem um dom e uma treta qualquer... que pode encantar um leão ou chimpanzé.
Baloda dans ederken daha güzel olacak herkesten
E quando for dançar Vai ter um baile de encantar
Yüzbaşı John'u etkileyebilmek için gerekli olan sözleri O'ndan istemiştim.
Pedi-lhe que me desse as palavras para encantar o Capitão John.
# Ve eleştirmenleri büyüleyerek bulamayabilirsin bir lokma yiyecek #
" e encantar os críticos Mas não ter o que comer...
Size muhteşem kızartmalar yapacağım. Olur mu?
Vou preparar umas batatas fritas que os vão encantar.
Ben hoş ve güzel de olabilirim.
Posso ser linda, posso encantar
# Eşim olacaksın sonuçta #
Pois chegará o dia em que serás minha mulher E que para te encantar irei ao fim do mundo.
Resmi ziyaretler esnasında daha çok hayranlık görüyorum, ama onlar sadece birilerini cezbetmek için güzel olmamı istiyorlar.
Nas visitas oficiais sou admirada... Mas só me pedem que eu seja bela para encantar alguém... como tu terás que fazer aqui.
Kimi cezbetmeye bakıyorsun?
Quem queres tu encantar? O Czar?
Pazar günü şarkı söyleyip dans ediyorlar.
Oh, sim, sem dúvida isso deve encantar um bruto pagão como você, McTaggart.
Zengin bir prens gelip seni büyülemeyecek.
Não vai aparecer um príncipe rico para te encantar.
- Çok çekiciydim.
- Eu sabia encantar.
Annie çok beğenecek.
Annie vai te encantar.
Bunu seveceksin.
Vai-te encantar.
Şerifi cezbedeceğimi sanıyordum.
- Pensei que ia encantar o Xerife.
- İsterdim...
- Encantar-me-ia, mas -
Keline bir resim çiz ve sesini atmayı öğren.
Faz um desenho na parte careca e aprende a encantar com a tua voz.
Dünyalı erkeklerin şerefine,... tüm hatalarına rağmen, yine de... galaksinin her köşesindeki farklı ırklardaki kadınları etkileme gibi... eşsiz bir yeteneğe sahipler.
Um brinde aos homens Terrestres, que apesar dos seus defeitos, têm a capacidade única de encantar mulheres de todas as raças, em todos os cantos da galáxia.
Git hemşirelerle vakit geçir!
Boolie, vai encantar as enfermeiras!
- Hikâyesini duymayı çok isterim.
- Encantar-me-ia ouvir a sua história.
Arılara büyü yapan insanlar olduğunu duymuştum. Ama hiç yapıldığını görmemiştim... bugüne kadar.
Já tinha ouvido falar de gente capaz de encantar abelhas, mas até nunca tinha assistido, até hoje.
Hadi şu insanların sapına kadar büyüleyelim.
Vamos encantar estas pessoas.
" O canım harikalar diyarını
" Coisas de encantar
Philadelpia'nın en güzel radyosunda, güzel bir sabahta yine birlikteyiz.
Outra manhã de encantar Nesta rádio sempre no ar
Sonra bir kızıl saçlıya aşık olup transfer oldu.
Antes de se encantar por uma ruiva dos A.I. e pedir a transferência.
Tanrıları memnun edeceğim. Yolları aşacağım.
Os deuses hei-de encantar Hei-de sair-me bem
- Buraları seveceksin Tom.
- Este sitio vai-te encantar, Tom.
Mutluluk ve zevk veremeyecek tek aşk teknesi.
Ora aí está um Barco do Amor que não vai encantar e divertir.
Sihirli flütümü arıyorum ama.
Vim buscar a minha flauta de encantar.
Sihirli flüt falan değil ki bu. Bırak ya.
Isso não é uma flauta de encantar.
- Akıl almaz güçlerle...
Com o poder de encantar
Bize ne kadar cazip gelirlerse gelsinler.
Não interessa o quanto tentam encantar-nos.
Duloc'a hoş geldiniz Mükemmeldir şehrimiz
Bem-vindos a DuLoc Uma cidade de encantar
Kaynak tarafından kovalanmak Fury'lerle savaşmak ve psikopat bir iblis tarafından küçültülmek yatarken dinlediğim öyküler tarafından kovalanmayı saymıyorum bile.
Ser perseguida pela Fonte, escapar às Fúrias e ser encolhida por um psicodemónio, já para não falar em ser perseguida pelas minhas histórias de encantar.
Yılan oynatmak gibi.
É como encantar uma serpente.
Yılan oynatma alışkanlığım yok, sadece sana nazik olmaya çalıştım.
Pessoalmente não tenho o hábito de encantar serpentes. Apenas tento ser simpática contigo.
Nasıl aynı anda hem yaralı olup hem de şaka yapabiliyorsun?
Como podes encantar alguém quando estás ferido?
Bunu sana, orada büyümediysen bile yazlarını geçirdiğin belli olan yavru köpekçikler diyarında öğrettiler mi bilmiyorum ama şu an gerçek dünyadasın, tamam mı?
Não sei se te ensinaram isto lá na terra das fadas e das... histórias de encantar onde, obviamente, se não cresceste lá... pelo menos passaste a maior parte dos teus Verões... Mas agora estás no mundo real. Ok?
# Herkes görür gerçekleşmeyecek gibi düşler #
Todos podemos sonhar Mundos novos de encantar
Bence orayı seveceksin.
Ah... acredito que te vai encantar.
Seni yaramaz kız. Boş versene bu atlara fısıldama zırvasını.
Pára lá de encantar o cavalo!
Bunu o kızın gözlerinde gördüm.
Sabes encantar uma mulher.
İşte buna yılan dansı derim.
A isto é que eu chamo encantar serpentes.
Eminim yılan dansı epey para kazandırıyordur.
Encantar serpentes deve render bem.
Servis yapıp bundan zevk alacağız.
Vamos servir e encantar.
Baba, bana yatarken bir hikaye okur musun?
Pai, lês-me uma história de encantar?
Federalleri gülmekten öldürecek.
Ele vai encantar os Federais até à morte.
Onu seveceksin.
Vai-te encantar.
Bu ameliyata dahil olduğu için çok sevinecek.
- Lhe vai encantar tomar parte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]