Enteresan Çeviri Portekizce
1,219 parallel translation
Shepard enteresan biri.
Shepard é um caso interessante.
Satış dünyasına enteresan bir girişimiz oldu.
Está a ir muito bem. Posso fazer-lhe uma visita guiada.
Enteresan bir şey buldun mu?
Encontraste alguma coisa de interessante aí em baixo?
Bana enteresan bir mesaj bırakmışsın.
- Que bela mensagem me deixaste.
Enteresan olacak.
Isto vai ser interessante.
Kanıtları, vaka için olan önemine göre değil de kendimize göre sınıflandırmamız ne enteresan.
Classificamos as provas pelo que significam para nós e não pelo que podem significar para o caso.
Asıl enteresan olan bunları, muayenehanesinde değil de kapının yanında tutması.
O estranho é que ela os tem á porta e não no consultório.
Kaybolmuş bir yürüyüşçü olabilir. Çok enteresan, hep en kötüyü bekliyorsun.
Eu não teria tanta certeza disso.
Enteresan bir durum.
A única coisa iluminada.
Enteresan bir soru.
Questão interessante.
Çok enteresan ama aptalca!
Eu... Muito interessante... porém estúpido.
Enteresan bir seçim
Escolha interessante.
Bu oldukça enteresan.
Conversando?
Enteresan bir türsün Grunschlk.
Você é de uma espécie interessante Grunschlk.
- Enteresan.
- Interessante.
Enteresan!
Hum, interessante
- Bence çok enteresan.
- Eu acho fascinante.
Enteresan bir yüzün var.
Tem uma estrutura facial intrigante.
Enteresan görünüyor.
Tem-me intrigado.
Fakat bu çıplak oldukların, çok daha enteresan, dostum.
Mas estas fotografias de ti nu são muito mais interessantes, meu.
Bayan Darby çok enteresan biridir.
A Sra. Darby ia gostar de conhecê-la.
- Enteresan. - Enteresan.
Fascinante.
Data, bunu çok enteresan bulsam da o kapıyı gerçekten açmamız gerek.
Fascinante, Data, mas precisamos abrir a porta!
Eldivenlerle daha enteresan olurdu.
Haveria mais golpes, com luvas.
- Bu oldukça enteresan...
- É curioso.
Çok enteresan.
É fascinante.
Herneyse beyler... davanız enteresan.
De qualquer forma, senhores... o seu caso é interessante.
Umutsuz, ama enteresan.
Impossível, mas interessante.
Onların marş ve müzik stillerini yeteri kadar enteresan bulmuyorum efendim.
Seu estilo de marchar e suas seleções musicais não são interessantes!
Senin yardım için bana gelmen enteresan.
Interessante que tenhas vindo até mim pedir ajuda.
Neyi enteresan bulduğumu bilmek ister misin?
Sabes o que eu acho interessante?
Burada enteresan birşey var.
Aqui está algo interessante.
Bu enteresan.
Bem, isso é interessante.
CÜRETKÂR Bir rahip için enteresan bir dergi.
Literatura interessante para um homem do clero.
Fazla kan fışkırmadı. Ama enteresan morluk şekilleri gördüm.
Não houve muito sangue, mas vi surgirem equimoses interessantes.
Kurbanınız enteresan bir adam. Ev adresi yok.
A nossa vítima era uma pessoa interessante.
Polisi arayacak diye korktum ve gittim. Çok enteresan.
Tinha medo que ela chamasse a polícia, por isso fui-me embora.
Enteresan oyuncaklar.
Que bela colecção de brinquedos.
Enteresan. Phoebe. Neler oluyor?
Interessante. O que é que se passa?
Siz ikiniz tahminimce enteresan iki gün geçirdiniz.
Vocês os dois devem ter passado dois dias interessantes.
Tek gözlü adamı görmek enteresan olur.
Vai ser fixe ver um tipo zarolho.
Enteresan bir sisteminiz var.
Pode fazer as malas e entregar as chaves para o novo inquilino.
Hayatın benimkinden çok daha enteresan.
Sua vida é... é tão mais interessante que a minha.
- Çok enteresan bir soru sordun, Chandler Bing.
Fazes uma pergunta deveras intrigante, Chandler Bing.
- Enteresan bir şey buldum. - O ne?
O que é?
Göğsünde enteresan ısırık izleri var.
- Tem dentadas de amor no peito.
Enteresan olan şu ; bu şişeden altı parmak izi aldım.
Isto é interessante.
Enteresan.
Que interessante.
Enteresan geldi de.
Considero isso interessante.
- Bu çok enteresan.
Este é muito interessante :
Enteresan.
Interessante.