English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ E ] / Enya

Enya Çeviri Portekizce

32 parallel translation
- Özür dilerim, Enya.
- Desculpe, Anneya. - É Anya.
Enya?
Enya?
Hoş bir müzik değil, Enya gibi.
Uma música pira, tipo Enya.
- Enya?
- Enya?
Enya için baktığım Napoli'deki telif hakkı davasında bunlarla uğraşmıştım.
Lidei com eles no caso dos direitos de autor, para a Enya.
Filarmonik. Klasik yapıyorlar. Beethoven, Mozart Enya falan.
Mozart... música dessa.
Diğer kadınsa Enya Pertaski muhtemelen takma ismi 2 yıldır orada çalışıyormuş.
Quanto à outra mulher, Enya Pertaski, provavelmente nome falso, ela está lá há cerca de 2 anos.
Enya Pertaski.
Enya Pertaski.
Enya Pertaski üzerine yoğunlaşmalısın.
Precisas de procurar pela Enya Pertaski.
Enya Pertaski?
Enya Pertaski?
Peki bu Enya denen kadın neden Brennan ve Overland'ı öldürdü?
Porque é que esta Enya matou o Brennan e depois o Overland?
Enya ve Bayan Jones aşk yaşıyor Overland'a onları tehdit mi ediyordu?
A Enya e a Sra Jones estavam a ter um romance, e o Overland ameaçou contar tudo?
"Solucan" Bayan Jones'u tahrik edip Enya'nın da yardımı ile klinikte kendi ruhundan bir parça yaratmış.
O Íncubus pai seduz a Sra. Jones e com uma ajuda da Enya, na clínica, implanta um pedaço da sua alma.
Enya bir akapunktur uzmanı iğnelerini Bayan Jones'un üzerine batırdığı zaman kadın hiçbir şey hissetmiyor.
A Enya é uma acupuncturista especializada, então as suas agulhas deviam adormecer a Sra. Jones ao ponto de não sentir mesmo nada.
Enya'ya hayalimi gerçekleştirmek için ihtiyacım var yani cinayetleri üzerine almalısın.
Preciso da Enya para me ajudar a cumprir um sonho, por isso, preciso que confesse os assassinatos.
Enya'yı ne yapacağız?
O que fazemos com a Enya?
Enya ve Jones Overland Kliniği'nde korkunç doğum yöntemleri uyguluyorlardı.
Bem, a Enya e o Jones estavam a liderar um bizarro esquema de fertilidade na clínica do Overland.
Enya Brennan'ı ve Overland'ı öldürdü, sende Enya'yı yakaladın.
A Enya matou o Brennan e o Overland, e tu encontraste a Enya.
Bianca buraya geldiğinden beri kafamın içi gökkuşağı ve Enya ile dolup taşıyor.
Desde que a Bianca chegou, a minha cabeça está cheia de arco-íris.
Eğer istersem, lise çağımdaki eski kotumu giyip, Enya eşliğinde rock yapabilirim.
Posso colocar as minhas velhas calças de ganga do liceu e arrasar a ouvir Enya se eu quiser.
- Biraz Enya * takayım da dinleyelim.
- Sim! - Vamos à Enya.
İkinizin ortak tek bir noktası bile yok tabii eğer sakladığın Enya albümleri yoksa.
Vocês os dois não têm nada em comum, a menos que tenha alguns álbuns da "Enya" por aí escondidos.
Ve herkes etrafta sanki Enya'nın klibindelermiş gibi dolanıyor.
E anda toda a gente por aí como se estivesse num vídeo da Enya.
Eğer huzurlu bir uyuklama için bir tarif olsaydı bu tarifte tok bir karın, iki uyku hapı ve Enya'nın hafifletici sesleri olurdu.
Se houvesse uma receita para um sono pacífico, seria um estômago cheio, duas pílulas para dormir e as suaves canções da Enya.
90'lı yıllarda Enya tarzında biriydi.
Bastante Enya. Eram os anos 90.
Bilgin olsun ilk başta önerisi Vanilya çekirdeği ve Enya CD'siydi.
Fica sabendo que a ideia original era baunilha e um CD da Enya.
Aklında bulunsun harika hiç kimse Enya dinlemiyor.
- É o objetivo. Fica sabendo que ninguém espetacular ouve Enya.
Prenses Enya, lütfen.
Princesa Enya, por favor.
- Cheddar Peyniri.
ENYA DIARRÉIA
Kusura bakma, masözüm bas bas Enya dinliyordu.
Muito relaxante...
simdi ne yapacaksin?
Desculpa, a minha massagista tinha a Enya a dar muito alto.
- Bedia mı?
- Enya?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]