Fausta Çeviri Portekizce
77 parallel translation
Güven bana, Fausta, tamam mı?
Consegues confiar em mim, Fausta?
Ya Fausta, o iyi mi?
E a Fausta, ela está bem?
Fausta, esrarengiz bir şekilde saunada bogulmuş halde bulundu.
Fausta foi encontrada misteriosamente sufocada na sua banheira a vapor.
Fausta.
Fausta.
Fausta'nın dünyasına hoşgeldiniz!
Bem-vindo ao mundo de Fausta!
Kedici bayan Sonia, mutlu adam Danny Ryan, Fausta, Bay K Owen ve Yolanda.
Senhora dos gatos, Sonia. Tipo feliz, Danny. Ryan, Fausta, Sr. K,
- Fausta vurmak hakkında ne konuştuk?
Fausta, o que é que eu disse acerca de agressões?
Owen bana bira almak istiyor ve Fausta bacaklarını gerip topu atınca "İşte geliyor bebek." diyor.
O Owen obriga-me a comprar-lhe cerveja e a Fausta agacha-se enquanto espera o regresso da bola e grita : "Aí vem a bebé"
Alınma ama Fausta park işini alsa içim daha rahat olur.
Não é nada de pessoal, mas sentia-me melhor se a Fausta tratasse do estacionamento.
Telefon numarası yazıyor. Soy Fausta.
Está aqui o número de telefone.
Soy Fausta.
Soy Fausta. Soy Fausta.
- Soy Fausta.
- Soy Fausta.
Sonia, biraz kırıcı oluyorsun, ama Fausta senin de kendine olan hayranlığını belirtmeden geçemeyeceğiz.
Estás a ser um pouco intensa, mas, Fausta, a certa altura, teremos de falar acerca do teu narcisismo.
Merkezî arama alanımız, Fausta'nın evinin etrafının bir üçgeni olacak.
A nossa área central de procura será um triângulo à volta da casa da Fausta.
- Fausta'nın resmi ne arıyor burada?
Que desenho da Fausta é este?
Fausta, bu çok hoş.
Fausta!
Aslında nadiren bir tartışmada Fausta'nın tarafında bulunurum çünkü dediklerini anlayamama gibi bir durumum var.
Sabem, raramente estou do lado da Fausta numa discussão porque tendo a não perceber o que ela diz.
Neden Fausta'yla kuyumu kazıyorsunuz ki?
Porque é que tu e a Fausta têm sempre de me inferiorizar?
Sonia, Yolanda, Fausta siz de cehennemde nerede buluşacağınızı tartışın.
Sonia, Yolanda, Fausta, vocês deveriam combinar onde se encontrar no inferno.
Fausta, buraya kadar bebeğim!
Fausta, é agora!
Ve Fausta onu ne zaman çıkarmak istersen...
E Fausta, quando quiser tirar isso...
Fausta, yemek pişirmekte iyi misin?
Fausta, eras boa cozinheira?
Fausta, iyi bir anne olma doğrunla beslenme arasında bir bağ kurduğunu seziyorum.
Muito bem, Fausta, sinto que estás a ligar a nutrição à validação de que és uma boa mãe.
# Fausta bunu bana yaptı #
A Fausta cozinhou-me esta refeição
Fausta, tatlım, bir hata olmuş olmalı.
Fausta, querida, houve algum erro.
Fausta, yeğeninin partisine davet etmedi beni.
A Fausta não me convidou para a coisa da sobrinha.
Bence Fausta olaya bu açıdan yaklaşmıyor.
Acho que ela não acha o mesmo.
Neden Fausta'yı savunuyorsun?
Porque estás a defendê-la?
Fausta beni bundan ayrı tutamaz.
A Fausta não me pode excluir disto.
Fausta, aileni özlediğin için üzgünüm.
Fausta, lamento que sintas a falta da tua família.
Fausta'nın yeğeni kıyafet değişikliği yaptı ve bu boşaldı.
Sim, a sobrinha da Fausta mudou de visual, por isso, isto estava disponível.
Bence Fausta egosuna bir şeyler yapabilir.
Eu sinto que a Fausta podia trabalhar um pouco no seu ego.
- Ryan, sana ilk seansından sonra seni gebertmek istediğinde Fausta'ya verdiğim tavsiyenin aynısını...
Ryan, vou dar-te o mesmo conselho que dei à Fausta quando ela queria fusilarte a ti
Fausta, teselli ödülü olarak verdi.
Sim. A Fausta deu-mo como prémio de consolação.
- Fausta, bu pasta çok leziz.
Este bolo é delicioso, Fausta.
Fausta "Sırada ben varım" demeseydi ben de mutlu olurdum.
Eu podia ter passado sem a Fausta dizer "eu sou a seguir."
Fausta benimdir.
A Fausta é minha.
Fausta'nın bir planı olmak.
A Fausta tem um plano.
- Fausta, senin olayın nedir?
Fausta, o que tens?
Bugün Fausta'dan çok ilginç bir ders aldım ben.
Hoje, a Fausta ensinou-me uma lição preciosa.
- Bilgisayardan bile yazılsa Fausta'nın üstün dil yeteneği değerlendirmenin sahibini ifşa eder.
- Ainda que dactilografado, quando leres o da Fausta, em termos de linguagem, será óbvio quem escreveu.
- Fausta?
- Fausta?
Fausta neden fotoğrafta bu kadar seksi çıkmış?
Porque é que a Fausta está tão sensual na foto?
Bunu Fausta yapmadı ama bir şey yaptığı kesin.
A Fausta não fez isto, mas alguma coisa fez.
Fausta gerçek miydi yoksa tatlı bir sanal karakter miydi? " diye düşünürdüm.
A Fausta era real ou apenas um efeito especial? "
Fausta ne içiyor mesela?
O que toma a Fausta?
Wyatt'ı cidden seviyorsan, Fausta'yla birlikte olmasına izin verirsin.
Se realmente o amas, deixá-lo-ás ficar com a Fausta.
- Fausta, tatlım fikirlerin, yazıya dökülünce bir şekilde değerini kaybediyor.
- Fausta, querida. O poder das tuas ideias é algo diminuto na forma escrita.
Fausta benim yerime seviyor.
Então, Danny, quem é essa rapariga que amas?
Affedersin, ne dedin Walter?
A Fausta?
78'lik skor onunla Fausta arasındaydı.
Os 78 % eram para ele e a Fausta.