English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ G ] / Gitar

Gitar Çeviri Portekizce

2,236 parallel translation
Elektro gitar çalarım.
Guitarra eléctrica.
Joan Jett ise bir çeşit gitar tanrıçası olduğunu iddia ediyor.
A Joan Jett, que alega ser uma espécie de deusa da guitarra.
Gitarını da getir.
Traz a guitarra.
- Gitarın üstüne işeyemezsin.
Não podes mijar na guitarra!
Gitarı severim.
Gosto de viola.
Neyse ki okumama eşlik eden isimsiz Boccherini meleği gitarıyla, acımı biraz hafifletti.
Claro que não foi mau ler com uma linda música de Boccherini sendo tocada à viola por aquela mulher cujo nome ainda não sei.
Gitar çaldığını duymadan önce bir gece seni fark ettim.
Antes de te ouvir tocar viola, eu vi-te, um pouco antes de eu ir me deitar.
Gitarı niye yanına alıyorsun?
Para que levas a guitarra?
Sandalyem, valizim, gitar!
A minha cadeira, as malas e a guitarra!
Ben çanta ile gitarı alıp restorandan dışarı çıkacağım ilk önce.
Fico com as malas e a guitarra e saio do restaurante, primeiro...
Yolda kaldık ve gitarın sesini duyduk.
Estamos encalhados e ouvimos a sua guitarra.
Gitarın sesini duydu ve bu yüzden sizi yolladı.
Ele ouviu a guitarra, foi por isso que vos mandou.
1932 yılıydı ve genç Robert sırtında gitarıyla saatlerdir yürüyordu ve kayboldu.
Corria o ano de 1932 e o pequeno Robert caminhava há horas, com a sua guitarra às costas, perdido.
Yaratık uzanarak Robert'in gitarını aldı ve uzun, korkutucu parmaklarıyla daha önce hiç hayal bile edilemeyen bir melodi çalmaya başladı.
A criatura chegou ao pé de Robert e sacou-lhe a guitarra, e com umas unhas aterradoras e longas reproduziu um som jamais imaginado.
Ve gitarı Robert'in yanına bıraktı.
De seguida, largou a guitarra perto de Robert.
Gitar çalabilirim.
Toco na mesma.
Senle çaldığın gitarın insanların umurunda mı zannediyorsun?
Achas que as pessoas querem saber de ti e da tua guitarra?
Bayanlar, baylar meleklerin isteğimizi duymasını ve dualarımıza cevap vermesini bekliyoruz. Biraz gitarın size zararı dokunmaz.
Senhoras e senhores, enquanto esperamos que os anjos nos façam a vontade e ouçam as nossas preces, uma guitarrada não vos fará mal algum.
Aldous Snow'un iki gitar, bir bas davul ve kendi olağanüstü sesini kullanması gerekir.
O Aldous Snow precisa de ter duas guitarras, um baixo, uma bateria e a sua incrível voz.
Seninle gitar çalan adamla yattın mı hiç?
Nunca dormiste com esse tipo que toca guitarra contigo?
Rickenbacker marka bas gitarı tutarkenki duruşu bile beni heyecanlandırır.
A imagem da silhueta dele a segurar o Rickenbacker. Só isso dá-me arrepios.
Söylenene göre Tannoy dükkânında gitar çalıyormuş ama doğru mu bilmiyorum.
Parece que ele estava a tocar guitarra no tunel. Não sei se é verdade.
Gitarını amfisinin önüne götürüp resmen gitarı bağırtırdı.
Ele costumava ir para a frente do amplificador com a guitarra, fazer feedback. Fazia-a gritar.
Ziyarete gelmişti ve giderken gitarımı aldı ve kapının önünde sanırım mi majör akorunu çalmaya başladı.
Ele tinha vindo visitar-me e foi pegar numa guitarra. Entãõ começamos a tocar sempre a mesma nota. E flat major, ou assim.
Gerçekten bas gitar çalabilen biri lazımdı. Biz de Lemmy'e sorduk ve bize birkaç konserde çalabileceğini söyledi.
"Precisavamos de alguem que tocasse baixo." Perguntamos ao Lemmy
Ayarlarla oynamadan bas gitarımı masaya bağladım ve bok gibi bir ton aldım.
Então eu liguei o baixo nos mesmos canais que ele na mesa de mistura e soava uma merda.
Işıklar sönüp Motörhead sahneye çıktığında sigarasını atar ve bas gitarına sarılır.
Quando as luzes se apagam e aquele cabrão sobe ao palco e apaga o cigarro.
Bence en önemli etken Rickenbecker marka bas gitar ve Marshall amfisi.
A maior diferença é o Rickenbacker - através dos amplificadores Marshall.
Bas gitarı elektrik gitar gibi çalmaz ama çaldığı elektrik gitar gibi tınlar.
Ele não toca guitarra no baixo Mas às vezes soa mesmo como uma guitarra.
- Söyle. Modern 21. yüzyılda bas gitar çalışımın, karakterimi ve hayata karşı olan genel duruşumu yansıtması hakkında neler söylemek istersin?
Achas que a minha forma de tocar baixo reflecte a minha personalidade -
Kimler gitar çalmak istiyor?
Quem quer tocar guitarra?
Biraz gitar, lütfen.
Um acorde de guitarra.
Biraz gitar, lütfen.
E a guitarra, por favor.
Gelip gitarını al
Pega na tua guitarra
Ufak gitarı görebilirsin.
Não parece um violão.
Gitarına bakardı.
Olhava para a guitarra.
Sen de gitarına bak ve bir hikâye anlat.
Olha para a guitarra... e conta uma história.
Sorun gitar demek.
A respeito da guitarra...
Çünkü ben Rock yıldızı olacağım. Ve Rock yıldızları piyano çalmazlar, onlar gitar çalarlar.
Porque eu vou ser uma estrela de rock, e as estrelas de rock não tocam piano... elas tocam guitarra!
Çünkü ben Rock yıldızı olacağım. Ve Rock yıldızları piyano çalmazlar... onlar gitar çalarlar!
Porque eu vou ser uma estrela de rock, e as estrelas de rock não tocam piano... elas tocam guitarra!
Çok nadir bulunan kayıtlardan biri, Pete Townshend. Solo. Tek başına gitar çalıyor.
Esta é uma das muito raras gravações de Pete Townshend, a solo, sem acompanhamento, só ele mesmo e sua guitarra.
Plastik gitar çaldığının farkındamısın?
Você apercebe-se que está a tocar numa guitarra de plástico?
Gitar yada davul? Ne?
- Guitarra ou bateria?
Sen benim rock takımımla alay ediyorsun Sana gününü göstereceğim Gitar mı davul mu?
- O quê? Ou você toca na minha banda de rock ou eu dou-lhe um pontapé no cu.
Gitar
Guitarra?
Ben gitar çalmak istiyorum Davulları sen çalabilirsin
Eu quero tocar a guitarra. Você toca a bateria.
Hayır, Eddie'den gitarımı geri almama yardım etti Oyunumu biliyorsun Ve... hepsi bu
Não, quer dizer, ele ajudou-me a recuperar a minha guitarra do Eddie, sabes, o meu jogo, e... e é isso.
Hey, gitarına biraz ara versene.
Porque não largas a viola?
Biraz piyano ve gitar da çalıyorum.
Sim. Toco um pouco de piano e guitarra.
Taksiye binmeden önce Tatlı Gene'e gitarını kim vermişti?
E a quem entrega o Sweet Gene a sua guitarra naquela noite à porta do hotel?
Gitar mı davul mu?
- Guitarra ou bateria?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]