Groupies Çeviri Portekizce
41 parallel translation
Biz senin "groupies" leriniz.
Somos as tuas fãs.
Biz... kapatmaydık.
Não. Nós eramos... "groupies."
Siz kapatmaydınız ha?
Vocês eram "groupies?" tu eras uma "groupie?"
Groupies "R" Us'tan mı?
Da Groupies "R" Us?
Şimdi, hayranları geçin ve kendinizi savunun.
Agora, passem pelos groupies e estamos safos.
Onların groupies biri?
Você é uma fã?
Asıl sorun bu kızların bir seks objesi olarak kullanıldığının düşünülmesi.
O grande debate sobre este tema é que as groupies são objectos do sexo fraco...
Kurtlar, büyük başa ulaşmak için tek kurban seçerler.
As groupies dormem com todos para chegarem ao Mick Jagger.
Market hayranları.
Groupies de mercearia.
İlk grupçular.
As primeiras groupies.
Genelde beni seçen bayan hayranlar.
As'Groupies'é que me escolhiam, na maioria das vezes.
Övünmek gibi olmasın minibüste bolca grup yaptım.
Não quero parecer um homem atrevido Mas já fiz com groupies na minha carrinha de tour
Müziğin hiç susmadığı, groupielerin hiç yaşlanmadığı, sikinin hiç buruşmadığı ve belirsiz bir zührevi hastalıktan bozulmadığı uzun bir rock'n'roll içki âlemi.
Um bacanal longo de rock'n'roll em que a música não acaba, as groupies não envelhecem e o pénis não encolhe nem cai com uma doença venérea qualquer.
Grubun kraliçesi sen olursun, Sorrow Yakakaları'nın Kraliçesi.
Podias ser a rainha das groupies, a rainha das Chupa Sorrow.
- Belki de otele küçük bir grup falan alarak dönmüşlerdir.
- - Talvez eles tomaram algumas groupies voltar Para o hotel ou coisa parecida.
O seks düşkünü hayran kızlar ya da ne haltsalar, tanrı olduğuna zaten inanıyor.
Aquelas miúdas, "groupies", sexuais, ou que raio são, já pensam que ele é um Deus.
Hayranlarınız peşinizden geliyorlar mı? Memoşlarını size gösteriyorlar mı?
As groupies seguem-vos e mostram-vos as mamocas?
Onlar bana kapüşonu sadece siyah suçluların giymediğini ve hayranlarının memoşlarının çok güzel olduğunu öğrettiler.
Eles ensinaram-me que os capuzes não são só para as pessoas de côr, e que as mamocas das groupies são porreiras.
Hayranlarımız var.
Temos "groupies".
Yedek şarkıcılar, grup elemanlarıydık.
Éramos as vozes do coro, "groupies"...
Bir süre sonra yeni elemanlar geldi ama hiç takmadım.
Ao fim de um tempo, havia mais "groupies", mas não me importei.
Grupieler, rock star'ları için ne yaparlar bilir misin?
Mas sabes o que é que os groupies fazem pelas suas estrelas do rock?
Biz groupie miydik?
Éramos groupies?
Tamam öyleydik.
Ok, nós eramos groupies.
Jakuziler, striptizciler... Her maçtan sonra alem yapabilirsin.
Banheiras fumegantes, clubes de striptease e groupies depois de cada jogo!
Eminim, genç anneler ve hayranların için her türlüsünden eve ihtiyacın olacaktır.
Tenho certeza que precisas de muitas para tofas essas mães solteiras e "groupies".
Genç annelerin kendilerine göre daireleri var hayranlar da genelde yolda oluyor.
Não, as mães solteiras moram em condomínios, tipicamente, e as "groupies" gostam mais da estrada.
Hiç arkadaşı olduğunu sanmıyorum. Hayranları dışında tabi.
Amigos... acho que ela não tem amigos, além dos groupies.
Çılgın oldukları kadar, Joe Carroll'un grupları beceriklinin de ötesindeler.
Por muito dementes que sejam, os "groupies" do Joe Carroll são, muito para lá de engenhosos.
Rock yıldızları, uyuşturucu ve hayran kızlar.
Estrelas do rock, drogas e groupies. Falamos de uma combinação letal.
Tüm hayranları sizin tuttuğunuzu sanıyordum.
A sério? Pensei que era você que contratava todas as groupies.
Hayranları var.
Ele tem groupies.
Joan'la tanışabilmemizin sebebi hayranları olmamızdı. The Runaways'in bütün konserlerine gidiyor, gizlice kulise giriyorduk.
Conhecemos a Joan sendo basicamente groupies dela... ao irmos a todos os concertos das Runaways e... entrando à socapa nos bastidores...
Yolda stres atman için hiç hayran kız yok muydu?
Não há "groupies" na estrada para aliviar o stress?
Hayran kızlar rock yıldızlarının yalnız hissetmemesi için ne yapar biliyor musun?
Sabes como os groupies fazem para as estrelas do rock não ficarem sós?
Neden yüz yıldan yaşlı bir vampir birkaç cadı grubuyla birlikte Midlothian şehir haciz mallarında toz toplayan bir şeyi bulmak istesin ki?
Por que um vampiro secular com um monte de groupies bruxa ser tão desesperada para encontrar nada de coleta de poeira na impound Midlothian County?
Sonra onunla gezmeye başladık.
E, então, tornámo-nos groupies dele.
Bu hayranlar her şeye razılar değil mi?
Aquelas groupies estão mesmo à mão de semear.
Hayranlar her zaman çok hevesli oluyorlar.
Groupies.... Sempre tão desesperadas.
Merhaba.
Festas na suite, room service sem parar, jacuzzis de champanhe, groupies atreladas ao autocarro.
Bu yüzden de ona kız mıknatısı diyoruz.
É por isso que nós chamamo-lo de "o íman dos Groupies".