Hail Çeviri Portekizce
133 parallel translation
Sana beyanın için hoşgörü gösteren rahibe için... yemekhanede üç kez Hail Mary okuyacaksın.
- Repetirá três Aves Maria no refeitório... - para a irmã que tinha a caridade por proclamar você.
Ve her kusurun için üç kez Hail Mary okuyacaksın.
- E três Aves Maria para cada imperfeição.
SELAM SANA DOĞU ALMANYA
Hail, Hail, Alemanha Oriental
Daha geçen gün, caddede dolaşıyordum, halk "Seni seviyoruz Prens George!" diye şarkı söylüyordu.
No outro dia, estava eu na rua e cantavam, "Nós saudamos ( hail ) o Príncipe George!"
Hail Hitler!
"Heil Hitler!"
Pekala, iki kez Hail Mary ilahisi söyle tatlım, sabah beni ara.
Pois diz duas avé marias e liga-me amanhã, amor.
Yarın sizin için Three Hail Marys!
Três avé marias para ti, amanha!
Hail Koopa.
Salvé, Koopa.
- Üzgünüm, kaç tane Hail Marys?
- Quantas Avé-Marias?
Bir Hail Mary ama...
É um grande risco, mas...
Castle Rock, Büyük Göz Altı. Hail Mary'yle bağlantı yok.
Perdemos contacto com o Rêmora.
Belirsiz. Hail Mary kenetlenmeyi gerçekleştiriyordu.
O Rêmora estava a desembarcar quando perdemos o contacto.
Anladığım kadarıyla mesajın içeriği şöyle, "Hail Mary Alpha Bir 10 dakika."
Estou esquecido. A mensagem parece ser "Rêmora..." "...
Pedere benim için "Hail Mulders" mırıldat, olur mu?
O teu pai que diga alguns Avé Mulders por mim, está bem?
Hail Murray?
"The Hail Murray"?
Bush geldiğinde selamlama yapacağımızı öğrendim.
Acabo de saber que temos de tocar o Hail to The Chief quando o Bush chegar.
Selamlamada bol şans!
Boa sorte com o Hail to the Chief!
Evet, Başkanı Selamlama!
Sim, Hail to the Chief!
Sean, gölün kenarında atış yapacağız.
Sean, há Hail Marys ao pé do lago.
- "Caesar.!"
- Hail, Caesar!
- Caesar!
- Hail, Caesar!
Iyi isti. "-" Caesar.! "
Bom trabalho. - Hail, Caesar!
Caesar.!
Hail, Caesar!
"Kendi etrafımda döndüm, üç kez hail Mary duasını okudum."
"emendei minha vida, disse três Ave Marías".
Kısa atış numarası yap sonra beni son alanda Hail Mary'le vur.
Finge um passe curto, e depois lanças para mim para a zona final com um "Hail Mary".
- "Şefe selam duralım." "Şefe selam duralım."
Ele está aqui. - Al, "Hail to the Chief". "Hail to the Chief".
Selam sana Doucoure.
Hail, Doucouré.
Bunun gibi kaç tane Hail Marys söyleyebileceğimi biliyorsun değil mi?
Sabe quantas Avé Marias tive de rezar por causa disso?
Hail, senin ayağın, benim değil.
Hail, são os teus pés e não os meus.
Anlamadın mı? Bütün bu keşif insanlık tarihindeki en hail mary.
Toda esta expedição é a maior ave-maria da História.
Hail mary ne demek?
- O que é uma ave-maria?
İşte bu bir Hail Mary idi.
Isto foi uma ave-maria.
Sağol, Hail. Evet.
Obrigado, Hail.
Kutsal ördeğe selam olsun!
Hail, patinho!
Hail, sahil cadısı sipariş etmişmiydin?
Hail, não tinhas pedido uma sanduíche de bruxas?
Hails, Avustralya bizim için farklı bir macera olabilir.
A Austrália pode ser outra grande aventura para nós, Hail.
Asla olmaz, Hail.
- e damos uma olhada. - De jeito nenhum, Hail.
- Doğru değil mi, Hail?
- Certo, Hail?
Hadi, Hail.
Vamos, Hails.
Çabuk gel, Hail.
Ei, volta cedo Hails.
Hail.
Hail.
Burdayım.
- Hail! - Estou aqui!
Size hiç Hail Marys'den bahseden oldumu?
Têm rezado as suas Ave Marias?
1837'de Hail Cano boyundan büyük işlere kalkmış. Alamo'daki adamların ölmesiyle aynı gecede. Derler ki, Colt bir tabanca yapmış.
1835, quando o cometa Halley estava no ar, mesma noite em que aqueles homens morreram no Alamo, disseram que Samuel Colt fez uma arma...
Biraz Hail Mary, biraz da asiklovir.
Umas quantas Avé Marias, uns quantos remédios.
- Sana ne söylemelerini bekliyorsun ki?
É a isto que chama o passe Hail Mary?
- Seven Hail Marys'i söyle
- Espera. Espera.
Asilerin ve kırık kalplilerin partisini hatırlamıyor musun?
Não te lembras dos Hail Rasers na festa do "Partir-Corações"?
Bırak!
- Hail!
Haydi, Hail.
Vamos, Hail.
Bırakıp gitmek benim yapmadığım bir şey değil, Hail.
Há pessoas com telhados de vidro, Hail.