Hara Çeviri Portekizce
573 parallel translation
Katie Scarlett, toprağın senin için bir anlamı olmadığını mı söylüyorsun?
Queres dizer-me, Katie Scarlett O'Hara que a terra não significa nada para ti?
Bayan O'Hara, nehir yatağını sürme işini bugün bitirdik.
Sra. O'Hara, acabámos de arar o fundo do córrego.
Bay O'Hara, Jonas Wilkerson'ı işten çıkarın.
Sr. O'Hara, tem de despedir o Jonas Wilkerson.
O'Hara? O, yörenin en iyi kahyası.
Ele é o melhor capataz do condado.
- Bunu sonra tartışırız.
- Falamos nisso mais tarde, Sr. O'Hara.
- Peki, Bn. O'Hara.
- Sim, Sra. O'Hara.
Scarlett O'Hara! 10'a kadar sayıyorum, inmezsen sensiz gideceğiz! - Geliyorum, baba!
Se não estiveres aqui quando acabar de contar até dez partimos sem ti!
Bayan O'Hara, niçin gelmedi?
Porque não veio a Sra. O'Hara consigo?
İşte, O'Hara kızları.
Chegaram as filhas do O'Hara.
Etmem Bn., O'Hara.
Nunca, Menina O'Hara!
İzin verin, Bn. O'Hara?
Permita-me, Menina O'Hara.
Teşekkürler, Bn.
Muito obrigado, Menina O'Hara!
O'Hara!
Obrigado!
Bn. O'Hara sizi seviyorum.
Menina O'Hara eu amo-a.
Bayan O'Hara!
- A guerra foi declarada! - Menina O'Hara!
Bn. O'Hara, üzülür müsünüz?
Menina O'Hara, vai ter pena?
Sizi sevdiğimi söyledim.
Menina O'Hara, eu disse que a amava.
Bayan O'Hara, "Benimle evlenir misiniz?" dedim.
Eu disse : "Quer casar comigo?"
Ah, Bn. O'Hara!
Menina O'Hara!
Genç kız fikirlerinizi suistimal etmeden duramam.
Não me posso aproveitar das suas ideias infantis, Menina O'Hara.
Bayan O'Hara'ya sormamız yeter.
Vamos perguntar à Sra. O'Hara.
Bn. O'Hara, ne yapılacağını bilir.
A Sra. O'Hara saberá o que devemos fazer.
Bunu Bn. O'Hara'ya söyleyeceğim.
Vou falar com a Sra. O'Hara sobre isso.
GERALD O'HARA 2 HAZİRAN 1801 - 14 KASIM 1865
GERALD O'HARA - NASCEU JUN. 2, 1801 FALECEU NOV. 14, 1865
Bu Memur O'Hara. Benim görevimi o devralacak.
O Agente O'Hara é que vai ficar com a minha ronda.
- Nasılsınız hanımefendi? - Mahallemize hoşgeldiniz.
Bem-vindo ao nosso bairro, agente O'Hara!
Bu Memur O'Hara, bu bölgenin yeni sorumlusu.
O Agente O'Hara é novo nesta ronda.
Bayan Martha, bu Memur O'Hara.
Apresento-lhe o Agente O'Hara.
İçeri gelin memur bey.
Entre, agente O'Hara.
Umarım mutfakta yemek yemekten rahatsız olmazsınız Bay O'Hara.
Espero que não se importe de comer na cozinha.
Bu son şansın. Sen buradan gidene kadar O'Hara'yı oyalayacağım.
Vou falar com o O'Hara para tu poderes fugir.
Eğer gitmezseniz, Bay Spenalzo'yu Memur O'Hara'yla tanıştırırım.
Se não fores embora, apresento o O'Hara ao Spenalzo.
Hemen geliyorum O'Hara. Hemen geliyorum.
Vou já para aí para ouvir a sua peça.
Mutfakta bir polis varken ve Spenalzo sandığın içindeyken mi?
Com o O'Hara na cozinha e o Spenalzo ali?
Pekâlâ, sen kendin kaşındın.
Muito bem. Então vou contar ao O'Hara.
- Memur O'Hara.
Agente O'Hara!
Eğer O'Hara'ya sandıkta ne olduğunu söylersen... ben de ona kilerde ne olduğunu söylerim.
Se lhe contares, eu digo-lhe o que está na cave.
Şimdi O'Hara'ya ne söyleyeceksin bakalım?
- O que vais dizer ao O'Hara?
- Onunla kilere in. - Evet, kilere inelim.
Veja o que se passa, O'Hara!
- O'Hara'yı öldürmek isteyen öteki kardeş.
Tentou matar o O'Hara.
Acaba Bay O'Hara diye birini bulmama yardımcı olur musunuz?
Será que poderia ajudar-me a encontrar um tal Sr. O'Hara?
- Michael O'Hara.
- Michael O'Hara.
- Mike O'Hara mı?
- Mike O'Hara?
Mike O'Hara'yı anons et.
Chama o Mike O'Hara.
Pekala Bay O'Hara, beni en yakın bara götürürsen... birlikte oturup çalışma koşullarını konuşabiliriz.
Se me mostrar o bar mais próximo, sentar-nos-emos a discutir o convite para trabalhar para mim.
Benim, Mike O'Hara'nın, lüks bir teknede, güneşli Karayib denizinde... bir yat yolculuğunda ne işi vardı?
0 que fazia eu, Mike O'Hara, a bordo de um iate de luxo, num cruzeiro pelo mar das Caraíbas?
Mike O'Hara gibi tescilli enayi olmak için... kendi kendinize uydurduğunuz bütün yalanları düşünmeden yutmanız gerekir.
Para se ser um verdadeiro imbecil como o Mike O'Hara, temos de engolir todas as mentiras que conseguimos dizer a nós próprios.
O iş için güzel bir gece... değil mi O'Hara?
- Está uma bela lua. Rica noite para o fazer, não é, Sr. O'Hara?
Bana cevap vermedin O'Hara.
Não me respondeu.
Katie Scarlett O'Hara, beni izliyordun demek.
Katie Scarlett O'Hara!
O'Hara, aptalca konuşma.
Não sejas parvo.