English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Ilene

Ilene Çeviri Portekizce

70 parallel translation
- Seninle konuşmak istiyorum, llene.
- Quero falar contigo, Ilene.
İyi geceler, llene.
Até amanhã, Ilene.
llene!
Ilene!
- Selam, Ilene.
- Olá, Ilene.
Ilene, Rick söz verdi, güven dedi...
Ilene, confio no Rick. Ele prometeu...
Ilene.
Ilene.
Ilene, delirdin mi?
Ilene, estás doida?
- Umarım Ilene iyidir.
- Espero que a Ilene esteja bem.
Kalpten bahsetmişken, Ilene nasıl?
Aqui vamos nós. Por falar em corações, como está a Lin?
Tatlım, bize katılabilirseniz çok mutlu oluruz öyle değil mi Ilene?
Estamos muito contentes por te juntares a nós, não estamos, Eileen?
Ilena'nın kuzenini patakladıktan sonra onunla bir gün yine karşılaşacağımı biliyordum.
Depois de chutar o primo da Ilene daquele jeito, eu sabia que eu teria de lidar com eles algum dia.
Çoraba Boşalmak, Ilene'e Boşalmak,
'Regar os Peúgos''Molhar a Ilene'
Ilene Anderson.
Ilene Anderson.
Ilene Nathan aradı.
A Ilene Nathan ligou-me.
Biliyorsun, Bird'ün davası bir ay içinde başlıyor ve llene Nathan hazır olmak istiyor.
O julgamento do Bird é no mês que vem, e a Ilene Nathan queria estar preparada.
llene Nathan her gün sıkıştırıyor beni.
Tenho os dentes da Ilene Nathan marcados no rabo.
Ilene çıldırmak üzere.
A Ilene está a preparar-se para a guerra.
McNulty, çok sevgili arkadaşın llene Nathan.
McNulty, fala a sua querida amiga Ilene Nathan.
Bu seferki farklı, Ilene. O burada.
- Desta vez, ele está cá.
llene Nathan'a gelince, sana o kartı hafif suçlardan yırtman için vermişti.
No que diz respeito à Ilene Nathan, ela prometeu que não haveria pena por um ou dois delitos.
Peki ya llene Nathan?
- E a Ilene Nathan?
Hey, llene, her yerde seni arıyordum.
Ilene, procurei-te por todo o lado.
Charlie, ben Ilene.
Charlie, é a Ilene.
Benimki Ilene.
Sou a Ilene.
Ilene ve ben birçok kez gittik.
Ilene e eu temos feito isto muitas vezes.
Merhaba Ilene.
Olá Ilene.
Evet, Ilene!
Ah Ilene!
Ilene?
Ilene?
Bunun hakkında düşündün mü? Adın Ilene olabilir mi?
Estás a pensar em alguém com esse nome?
Ilene, o köpeği alamazsın!
Irene, não podem levar o cão!
Ben sağlık görevlisiyim.
Sou paramédica. Chamo-me Ilene.
Ilene Clarke.
Sou a Ilene Clarke.
Sizin işinizdeki insanlar hep böyle davranıyormuş diye duydum.
Ouvi dizer que isso é comum em pessoas como a Ilene.
Hey, Ilene balığını getirdim.
Ilene, trouxe-te a tua sandes de atum.
Her şey yolunda mı, Ilene?
Está tudo bem, Ilene?
Yani diyorsun ki geçirdiğin kazayla Ilene'nin bir ilgisi var, öyle mi?
Achas que a Ilene teve algo a ver com o teu acidente?
Bunu neden yaptın, Ilene?
Porque faz isto, Ilene?
Bu sahte alçakgönüllülük olayın artık eskimeye başladı, Ilene.
Sabe, essa falsa modéstia está a tornar-se repetitiva, Ilene.
Yani, Ilene işi icabı trafik lambalarını değiştirme yetkisine sahip, değil mi?
Portanto, a Ilene Clarke tem a capacidade de mudar as luzes graças ao seu emprego.
Luanne Clark, Ilene'nin annesi.
Luanne Clarke. É a mãe da Ilene.
Ilene'de kurbanlardan biriymiş.
A Ilene foi uma das vítimas.
Olay yerine ilk varan hep Ilene oluyor.
- A Ilene é sempre a primeira a chegar.
Ilene evde değil dedim.
A Ilene não está em casa.
Bunu Ilene mi yazdı?
Foi a Ilene que escreveu isto?
Seni ve Ilene'yi yetim bırakan kaza.
Aquele que o deixou a si e à Ilene órfãos.
Ilene iyi biri.
A Ilene é uma boa pessoa.
Teşekkürler, ayna. ... ben Mary Ilene Caselotti.
Obrigado espelho!
Adım Ilene. Acın var mı?
Está a sentir alguma dor?
Kazadan sonra buraya gelen ilk kişi oydu.
A Ilene foi a primeira a chegar ao local do acidente.
Ilene Clark, küçük kardeşi Kent'le birlikte burada yaşıyor.
- A Ilene Clarke mora em Washington com o irmão, Kent. Viveram na Costa Este.
Ilene evde değil.
A Ilene não está em casa.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]