English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ I ] / Imogene

Imogene Çeviri Portekizce

127 parallel translation
Bir şeyi düşürme Imogene.
Não largues nada, Imogene.
Hadi Imogene, bu iyi insanları bekletmek istemezsin.
Anda, Imogene, não faças esperar estas pessoas simpáticas.
Imogene, aptal şey.
Imogene, minha tonta.
Imogene eşyaları getir.
Imogene, traz tudo.
Imogene eşyaların taşınmasına yardım et.
Imogene, ajuda o rapaz com as coisas.
- Kapıda biri var, Imogene.
- Está alguém à porta Imogene.
Imogene bırak. Git hadi.
Imogene, deixa isso e sai.
Imogene Louise Threadgoode!
Imogene Louise Threadgoode? !
Bu lmogene.
Esta é a Imogene.
... lmogene'in vaftiz babası olmaya ne dersin?
Gostarias de ser o padrinho da Imogene?
Ben Imogene O'Neill.
É Imogene O'Neill.
Imogene.
Imogene.
Alo?
Estou. Imogene, é Nate Chetwyn.
Imogene, ben Nate Chetwyn. Daniel yanında mı?
o Daniel está com você?
Dr. Lehman, Imogene, Nate ben.
Dr. Lehman, lmogene... é o Nate.
Ya Imogene, asistanı?
E sobre a lmogene, a sua assistente?
Adım Imogene O'Neill.
O meu nome é lmogene O'Neill.
Dr. Chetwyn, Imogene O'Neill isimli biri sizi arıyor.
Dr. Chetwyn, a Imogene O'Neil na linha 2 para si.
- Imogene, çabuk.
- Imogene, agora, agora.
Imogene, hoparlöre aktarıyorum.
Imogene, eu estou pondo-a no telefone de alta voz.
Sonunun, Imogene Teyze gibi olmasını istemezsin.
Não queres acabar como a tia Imogene.
Imogene Teyze.
Tia Imogene.
Prens falan yok Imogene Teyze.
Não há príncipe nenhum, tia Imogene.
Sorun kızım, Imogene.
É a minha filha, a Imogene.
Bizimle kal Imogene.
Resiste, Imogene.
Imogene?
Imogene?
Dinleyin, sorun kızım, Imogene.
Ouve, é a minha filha, a Imogene.
Geçmişten hatırladığım kadarıyla Adam bize Imogene'e bir tedavi bulmamız için gelmişti, iki ay sonra.
No passado, lembro-me que o Adam veio pedir ajuda para encontrar uma cura para a Imogene, dois meses a partir de agora.
Biliyorsun, asıl benim ilginç bulduğum şey burada oturmuş Imogene ile gün batımına doğru koşmak yerine bu kodamanlarla oturup konyak içmen.
Sabes o que acho interessante? O facto de estares a beber brandy com estes sujeitos, em vez de te baldares a veres o pôr-do-sol com a Imogene.
Imogene'i öldüren kan hastalığını taklit etmek için.
Para estimular a doença de sangue que mata a Imogene.
Çok yaklaştım Imogene.
Estou muito próximo, Imogene.
Dr. Helen Magnus, bu kızım, Imogene.
Dra. Helen Magnus, esta é a minha filha, Imogene.
Nasıl hissediyorsun Imogene?
Como te sentes, Imogene?
Üzgünüm Imogene, ama bu adam senin baban değil.
Desculpa, Imogene, mas este homem não é o teu pai.
Imogene!
Imogene!
Imogene?
Imogene? Afasta-te dela.
- Imogene? Imogene?
- Lamento imenso.
Imogene...
Imogene?
- Yine ne oldu, Imogene?
O que foi agora, Imogene? Ok.
Imogene Duncan.
Imogene Duncan.
- Evet. Imogene orası senin okula gittiğin yer, değil mi?
Não foi lá que andaste na escola, Imogene?
- Imogene, ben... Çalışıyorum.
Imogene, eu...
- Imogene.
Imogene.
Imogene, kapını açık bırakmışsın.
Imogene, deixaste a porta aberta.
Imogene, sana ödünç verdiğim o Cartier küpeleri almak için uğramıştım.
Imogene, só passei aqui a buscar os brincos Cartier que te emprestei.
Imogene, beni duyabiliyor musun?
Imogene, consegues ouvir-me?
Aman Tanrım, Imogene.
Meu Deus, Imogene.
Imogene...
Imogene...
Imogene.
Imogene!
Uzaklaşın ondan. - Çok üzgünüm.
- Imogene.
- Imogene.
- Imogene, eu deveria sair.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]