Johns Çeviri Portekizce
267 parallel translation
Franco, Johns Hopkins, 1 922.
Franco, Johns Hopkins, 1922.
Çiftlik zengin olsa bile, asla hakkımızı Çiftçi Johns kadar alamayız.
A Quinta é rica, e nunca obtivemos o nosso legítimo quinhão do fazendeiro Jones.
Johns'dan kurtulduğunuz zaman onun yöntemlerini kullanmayın.
Quando se tiverem libertados do Jones. Não adoptem o seu sistema!
Tüm hayvanlar, Johns'un evinin onlara göre olmadığına karar verdiler.
Os animais todos concordaram que a casa do Sr. Jones não era lugar para eles.
Johns'un zamanında çok yoğun çalışırdı.
Ele tinha sido um trabalhador esforçado no tempo do Sr. Jones.
Johns'un evinde gecenin bu saatinde olanlar hızla Hayvan Çiftliğine yayıldı.
as notícias do que se passava à noite na casa de Jones... espalhou-se rápidamente na'Quinta dos Animais.
Baltimore'da Johns Hopkins'de.
Johns Hopkins em Baltimore, Maryland.
1954'te Johns Hopkins ödülüyle mezun olmuş.
Formou-se com distinção na John Hopkins, em 1954.
John Hopkins Bloomsborg Merkezi Başkanı ve salgın projesi ile laboratuarı yaratıcısı ve sorumlusu.
Chefe da Unidade Bloomsburg do Hospital Johns Hopkins... e Consultor Chefe e criador do laboratório e do "Projecto Wildfire".
Yüzbaşı W. E. Johns duysa ne derdi, soru işareti.
O que diria o capitão W. E. Johns, ponto de interrogação.
Harvard'a, sonra Bellevue'ye... ve Johns Hopkins'e.
Harvard, Bellevue, Johns Hopkins.
- O zaman John'u getir.
Renda-se, Johns, se não.
Johns Hopkins'in sınıfının birincisi.
Director de turma no John Hopkins.
Durun bir dakika, annem nerede?
Johns. Para onde o vão levar? Onde está a minha mãe?
Transexuallerin ameliyatıiçin üç merkez var : Johns Hopkins, Minnesota Üniversitesi ve CoIumbus Cerrahi Merkezi.
Existem três centros de cirurgia para transexuais : a Johns Hopkins, a Universidade do Minnesota e o Centro Médico de Columbus.
Johns Hopkins birkaç isimle geldi. Suçlular listesinde aradık.
A Johns Hopkins deu-nos nomes que cruzámos com a lista de crimes sexuais.
Oh, Johns Hopkins Tıp Okulu'ndan Dr. Hibbert.
Ele disse que o Bart está bem. Oh, o Dr. Hibbert, da Escola Médica Johns Hopkins.
Ağabeyin Dennis, John Hopkins'te profesör.
O teu irmão Dennis é professor no Johns Hopkins.
Onlar da hala kritik durumda. Johns Hopkins yanık tedavi bölümüne gönderdik.
Ainda estão em estado crítico, a caminho da unidade de queimados do Johns Hopkins.
St. John's'tan burs aldım.
... uma bolsa em St. Johns.
Johns Hopkins Üniversitesi?
Da Universidade de Johns Hopkins.
West Point, John Hopkins.
West Point, Johns Hopkins.
Lewis Johns.
Lewis Johns.
Öğrenci Johns?
Cadete Johns?
- Bunu edebiyatta mı öğrendin, Johns?
você aprendeu isto em literatura inglesa Lit, Johns?
Öğrenci Lewis Johns, 98.
Cadete Lewis Johns, 98.
Öğrenci Johns.
Cadete Johns.
Öğrenci Lewis Johns az önce size, Tuskegee'de öğreneceğiniz en önemli dersi verdi :
Cadete Lewis Johns está ensinando a lição mais importante que aprenderam aqui, em tuskegee.
Johns düşüp yandığında bir eğitmenimi kaybettim.
eu perdi um instrutor quando Johns caiu e explodiu.
Lewis Johns. İngiliz Edebiyatı.
Lewis Johns, literatura inglesa.
Lisansütü ve doktora Johns Hopkins.
Licenciatura e Mestrado em Artes pela Universidade de Columbia,
Johns Hopkins'ten Dean Adelstein-Fields geliyor...
Às 20 : 30 em ponto. Vai o Adelstein-Fields, do Johns Hopkins...
Eylemci Cyril Johns öldürülen çocukların aileleri ile buluştu. Yarın köprüde etten bir set yapmak için çağrıda bulundu.
O activista Cyril Johns falou com os pais dos adolescentes mortos e pede um bloqueio humano para amanhã, na ponte.
Eğitmen Johns, şu bir avuç yumuşağı gözümün önünden çekin.
Instrutor Johns... tire estes franguitos da minha frente.
Seni Johns Hopkins'e götüreceğim... En iyi tedaviyi görmen için.
Vou levar-te ao John Hopkins onde terás os melhores tratamentos.
Jasper Johns'a bak.
Olha o Jasper Johns.
Bu da sana kapak olsun Jasper Johns!
Toma lá, Jasper Johns.
Keşke Jasper Johns teknemi çalmasaydı.
Oxalá o Jasper Johns não me tivesse roubado o barco.
Bay Johns mavi gözlü şeytan.
Sr. Johns, o demónio de olhos azuis.
Bak, Johns'a bir şey duyduğunu söyledin.
Disseste ao Johns que ouviste algo.
Kahrolası güç bataryalarını buraya getir Johns!
Tragam apenas as baterias, Johns.
Onunla bir anlaşma yaptığımızı söyledin Johns.
Disseste que tinham um acordo, Johns.
Sadece anlaşmaya bağlı kalalım.
- Vamos manter o acordo, Johns.
Johns hakkında ne düşünüyorsun? Sence o doğru adam mı?
Achas... achas que o Johns é um homem de bem?
Johns bir polis değil.
O seu Johns não é um polícia.
Johns'ın neden bu kadar sallandığını merak ediyor musun?
Alguma vez te perguntaste porque é que o Johns treme assim?
Senin hakkında bilmem gereken başka şey var mı Johns?
Há mais alguma coisa que eu deva saber sobre ti, Johns?
Johns!
Johns!
Haydi gel Johns.
Vem, Johns.
Tamam Johns, birkaç işaret fişeği al.
Ok. Johns, tens alguns sinalizadores.
Biokimya, toksikoloji.
Professor Catedrático em Johns Hopkins...