English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ J ] / Judah

Judah Çeviri Portekizce

518 parallel translation
Genç prens, Judah, Ben-Hur.
O jovem príncipe, Judá, Ben-Hur.
" Judah'i unutmadin degiI mi?
" De certeza que não esqueceste Judá?
Judah, Ben-Hur. "
Judá, Ben-Hur! "
" KabaIik etmek istemem Judah.
" Não quero ofender, Judá.
BöyIece, Judah ve Mary'nin ogIu iIk defa tanistiIar ve ayriIdiIar.
E assim, pela primeira vez Judá e o filho de Maria encontraram-se e separaram-se.
"Ben Judah, Ben-Hur!"
"Eu sou Judá, Ben-Hur!"
Lord Judah, Hur Prensi efendim. "
ele é o Senhor Judá, Príncipe de Hur meu mestre. "
"Ben babanin köIesiydim Lord Judah."
"O escravo do vosso pai era eu, Senhor Judá."
O Judah, Hur Prensi. "
ele é Judá, Príncipe de Hur. "
Judah, Ben-Hur yiIIar önce öIdü. "
Judá, Ben-Hur está morto há vários anos. "
"Yasamaya devam ettigim sürece, seni bekIeyecegim Judah."
"E esperei por vós, Judá, enquanto a vida me permitir."
" Judah!
" Ó Judá!
Judah biIseydi, hayati mahvoIurdu.
Se Judá soubesse, destruiria a sua vida. "
Sen Bethlehem Effrata, Judah'ın binlercesi arasında, çok küçüksün.
Tu, Belém Efrata, és a mais pequena entre as milhares da Judeia.
Toplan borusunu duyduğumuzda, hiçbir şey yokmuş gibi davranacağız.
Quando ouvirmos a corneta de Judah, agims normalmente.
- Judah, toplan borusunu iyisi mi şimdi çal.
- Judah, É melhor tocares para a chamada.
Judah Rosenthal'ın hayırsever çabalarıyla hepimiz gurur duyuyoruz. Ona, önce hastane ve sağlık merkezi, son olarak da bu yıla kadar sadece bir rüya olan optalmoloji bölümü için yaptığı çalışmalardan ötürü minnettarız.
Estamos muito orgulhosos... dos esforços filantrópicos de Judah Rosenthal... das longas horas investidas... para recolha de fundos para o hospital... o novo centro médico... e a ala de Oftalmologia... que, até este ano, era apenas um sonho.
Ve kadehlerimizi dostumuz Judah Rosenthal için kaldırıyoruz. Bir eş, bir baba ve kusursuz bir golf arkadaşı için.
Mas é o amigo Judah Rosenthal... que mais apreciamos... o marido, o pai, o parceiro de golfe.
Ama Judah'ı Paris'teki en iyi restoranı sormak için de arayabilirsiniz. Ya da Atina'daki. Veya Moskova'da en çok hangi otelde rahat edebileceğinizi.
Também se pode contar com Judah... para saber qual é o melhor restaurante em Paris... ou Atenas... ou em que hotel ficar em Moscovo.
Sahiden Judah, işten eve dönene kadar gayet iyiydin.
Verdade, estava bem até voltar do trabalho hoje.
Sorun ne Judah?
O que há de errado, Judah?
Ben oyun oynamıyorum Judah.
Eu não estou a brincar, Judah.
Ben de bunu söylüyorum.
É o que estou a dizer, Judah.
Hayır Judah.
Não, Judah.
Benimle oynama Judah.
Nada de truques, Judah!
Bunu ancak sen bilirsin Judah.
Só você pode saber isso, Judah.
Peki ya kanunlar Judah.
A lei, Judah.
Benim, Judah.
É Judah.
Judah, sana söylüyorum, hiçbir şey olmamış gibi hayatına devam edeceksin.
Judah, já te disse, é como se jamais tivesse acontecido.
Sen ne dersin Judah?
O que achas, Judah?
Judah, sen ne düşünüyorsun?
Judah, o que achas?
Beni dinle Judah.
Ouça-me, Judah.
- İyi misin Judah? - Evet.
- Você está bem, Judah?
Judah, rahatla. Bembeyazsın.
Judah, fica calmo.
Judah, senin de defalarca kez söylediğin gibi, insan dünyaya bir defa gelir.
Judah, tu mesmo disseste mil vezes. Só vivemos uma vez.
Halan çok zeki bir kadındır Judah.
A tua tia é brilhante, Judah.
Tanrı aşkına Judah! Sinir krizi geçiriyorsun!
Por Deus, vais ter um colapso nervoso.
Dinle Judah. Bu işte beraberiz.
Estamos juntos nisto.
- Kapa artık şu çeneni.
- Judah, queres calar a boca?
Judah, Bugünlerde neyin var bilmiyorum ama bambaşka biri oldun çıktın.
Judah, não sei o que há contigo. Pareces outra pessoa.
- Judah?
- Judah?
Judah, gelebilmene çok sevindim.
Que bom que veio. Queria muito a sua presença.
Judah the Pious?
Judah o Queixinhas?
Ha! Romen dağındaki Judah Ben-Hur gibi zarif bu modern araba sürücüleri şiddetli şekilde savaşıyor.
Como o elegante Romano em Judah Ben-Hur... estes modernos cocheiros batem-se ferozmente.
İç bunu, Judah Ben-Hur.
Bebe, Judah Ben-Hur.
Judah Earl'ün şehri.
A cidade de Judah Earl.
Karanlıkların arkasında kalma işini başardık Judah.
Somos bem sucedidos porque somos dirigidos pelo mundo das trevas.
Hey, şey, ben sana ihanet etmedim Judah.
Não te traí, Judah.
Yani Tanrı aşkına Judah ben onlara istediklerini verdim. Uzak dur benden.
Até lhes causava convulções.
Judah?
Judah?
- Judah, sakin ol lütfen!
- Acalma-te.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]