English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ J ] / Juro

Juro Çeviri Portekizce

16,081 parallel translation
Yemin ederim ki, kız çocuklarla ilgilenemiyorum!
Juro, não aguento com esta treta de universitários.
Onu hiç içeri almalıydık, yemin ederim ki Tanrı'ya.
Nunca a devíamos ter trazido, juro por Deus.
Yemin ederim babam iri yarı bir Britanyalı'nın dayanabileceği tüm hafif hastalıkları atlattı. Guttan tut ödeme kadar.
Juro-te, o meu pai sofre de todas as enfermidades que um inglês obeso pode suportar, das crises de gota à hidropisia.
Valla diyorum, etrafa bir şey atmam! Tanrım.
Nunca atiraria nada, juro por Deus!
Yemin ediyorum.
- Eu juro. - Óptimo.
- Yemin ederim Bayan Dunbar, hepsi doğru.
Juro por Deus, Miss Dunbar, é tudo verdade.
Yemin ederim ki...
Juro que não...
Yemin ederim ki Charlie frenlerle oynamadı.
Juro que o Charlie não mexeu nos travões.
Çünkü hatırlamıyorum, hiçbir şekilde.
Porque simplesmente não me lembro, juro pela minha vida.
Yemin ederim şu an yaptığım şey bu, Yo-Yo.
Juro que é isso que estou a fazer, Ioiô.
Bak, neyi neden yaptığını biliyorum ve sana yardım etmek için ne gerekiyorsa yapacağım.
Olha, eu sei porque fizeste o que fizeste e farei tudo o que for preciso para te ajudar. Juro.
Tek yol bu, yemin ederim.
É a única forma, juro.
Aynen bana söylediğiniz gibi mesajı Vali Feron'a verdim, yemin ederim.
Entreguei a mensagem ao Governador Feron tal como me pediu, juro.
Ben, Philippe Feron, Tüm Fransanın önünde, saf kanlı çoçuğa, sadakatimi taahhüt ediyorum.
Eu Philippe Feron juro a minha lealdade ao menino com o sangue mais puro em toda a França.
Fransanın gelecekteki Kralına sadakatimi taahhüt ediyorum.
Juro a minha lealdade ao futuro Rei de França.
Yemin ederim. O...
Juro-lhe que ela é.
Kimse bilmiyor, yemin ederim ;
Ninguém sabe, juro.
Etrafta başka bir kurt adam olduğunu bilseydim, bulaşmazdım, yemin ederim!
Se eu soubesse que havia outro lobisomem por perto, eu teria desaparecido, juro!
Tanrı'ya yemin ederim adamım, buralarda değildi!
Juro por Deus, ele não esteve aqui.
Sana yemin ederim!
Juro por ti.
Aletlerimi kurmam lazım.
Tenho de me preparar. Juro.
Ninemin hayatı üzerine yemin ederim.
Juro pela vida da minha avó.
Söyle hemen, yoksa yemin ederim ona acı çektiririm!
Diz-me já senão eu juro que a faço sofrer!
- Uzak dur benden. - Beni incitmeye çalışırsan, var ya...
Se tentares magoar-me, eu juro...
Başına kötü bir şey gelsin İstemiyorum yemin ederim.
Não quero que nada de mal te aconteça, juro.
Öldü zannetmiştik, yemin ederim.
Pensávamos que estava morto, juro.
Ya geri verirsin, ya da geri alırım yemin ederim bu ana pişman olursun.
Devolve-os. Ou eu tiro-tos e juro que lamentarás este momento.
Kol yemin ederim senin için döneceğim.
Kol, eu juro que voltarei para te vir buscar.
Bu öğleden sonra, yemin ederim.
- Esta tarde. Juro.
Spencer söz veriyorum, kafeininle arandaki iliskiyi bozmayacagim.
Spencer, juro que não me vou meter entre ti e a tua relação com a cafeína.
Yemin ederim boş bir tehdit.
Uma ameaça vazia, eu juro-te.
Ben, Oliver Queen, Star City'e kanunlarla destek vereceğime bağlılıkla ve tarafsızca belediye başkanlığı görevimi sürdüreceğime ve kanunlara uyarak elimden gelenin en iyisini yapacağıma yemin ediyorum.
Eu, Oliver Queen, juro solenemente apoiar as leis de Star City, e de fiel e imparcialmente desempenhar e cumprir os deveres da presidência, de acordo com a lei e com as minhas capacidades.
Yemin ederim... Anahtarı Crane'in boynuna bağlayacağım.
Juro que vou amarrar a chave ao pescoço do Crane.
Teğmenim, yemin ederim ki.
Tenente, juro por tudo o que é mais sagrado.
Hayır, halledebilirim. Düzeltirim, yemin ederim.
Não, eu arranjo isto, juro.
Evet, evet, içmiştim ama yemin ederim ki o ağaca tırmanmıştım.
Um pouco. Mas eu juro! - Tentei subir na árvore, mas...
Yemin ediyorum, canım çıkıyormuş gibi hissettim.
Juro, podia sentir a vida a ser tirada de mim.
Sen takılmaktan çok daha fazlasısın.
Tu és mais do que sexo casual. Eu juro-te.
Yemin ederim. Yemin ederim.
Eu juro.
- Özür. - Yemin ederim bunu bir daha yaparsan seni okyanusun ortasında bırakıp giderim.
Eu juro, se fizeres isso de novo, deixo-te no maldito mar.
Kutsal Babamız, yemin ederim size karşı komplo kuran yok.
Juro por Deus que não há conspiração contra o senhor.
Yemin ederim.
Juro!
Yemin ederim. Bu uçağa yerleştirdiğim bir silah seni öldürmek için tasarlandı.
Juro que tenho uma arma no avião feita para o matar.
Doğruyu söylüyorum yemin ederim. Göremeyeceksin.
Estou a dizer a verdade, juro.
Eksik olanı size verecek, söz veriyorum.
Juro que ele nos dará o ingrediente que falta.
Yemin ederim ki seviyordum.
Juro que amava.
Alan, yemin ediyorum ilk kez senden duyuyorum.
Alan, eu juro, esta é a primeira vez que sei disso.
Yemin ederim Kupa'nın nerede olduğunu bilmiyorum.
Eu juro que não sei onde está a Taça.
- Ama, yemin ederim...
- Mas juro por Deus...
Yemin ederim.
Juro.
Gerçekten ben değilim, gerçekten!
Não fui eu! Não fui eu, juro!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]